Müzikal filmlere gitmeyi pek tercih etmem fakat geçtiğimiz hafta, bir arkadaşımın ısrarıyla ‘Wicked: For Good’ filmini görmeye gittik.
İlk Wicked filmi 2024 yılında gösterilmiş ve tabii ki, ben onu da görmemiştim. Stephan Schwartz ve Winnie Holzman’ın ünlü ‘The Wizard of Oz’ filminin ön hikayesi olarak tasarladıkları bu film, ilk olarak 2003 yılında aynı isimle sahnelenen Brodway müzikalinin sinemada uyarlaması.
‘Wicked’da (Kötü) geçen olaylar, ünlü ‘The Wonderful Wizard of Oz’ kitabının film uyarlaması olan 1939 yapımı ‘The Wizard of Oz’daki cadıların hikayesi. Yeşil tenli kötü cadı olarak tanıdığımız Elphaba ve iyi cadı olarak karşımıza çıkan Glinda’nın arkadaşlıklarını, çatışmalarını, bakış açılarını, aynı kişiye aşık olmalarını ve de Oz Büyücüsü'nün yönetimine karşı çıkışları ekrana geliyor.
Film fantezi ve bir çocuk filmi gibi görünse de mesajları kanımca her yaşa fazlasıyla hitap ediyor. Filmde, iyi ve kötünün doğasını sorgulamak, herkesin kendi hikayesini anlatma hakkı verildiğinde, doğruyu ‘gerçeğin’ gözünden görmek gerektiği anlatılıyor. Bu ikinci filmde yanlış karakter: Batı'nın Kötü Cadısı Elphaba işin aslını, bu duruma neden ve nasıl geldiğini kendi bakış açısından anlatır. Film, iyi ve kötünün sorgulanmasını yaparken, iyi ve kötünün relatif olduğunu ve bir karakterin toplum tarafından ‘kötü’ olarak damgalanmasının, onun gerçekte kötü olduğu anlamına gelmediğini de anlatır. Bir başka bakış açısıyla, toplumun alışagelmiş olduğu önyargılara karşı aldığı duruşu ve Elphaba'nın zümrüt yeşili rengi teni yüzünden ve zihinlerde kötüyü çağrıştıran bu renk nedeniyle çıkan önyargıyı yansıtması, filmin önemli mesajlarından biri. İşte böylece, önyargının insanları nasıl yanlış anlaşılmalarına ve dışlanmalarına yol açtığına şahit oluyoruz. Film korkutucu ve kötü cadı olarak bilinen Elphaba'nın asıl hikayesini kendi bakış açısıyla anlatması, ‘gerçek’ diye sunulanın her zaman doğru olmayabileceği fikrini açıkça sergiliyor. Son olarak da, dostluk, affetmek, tabiat ve hayvan sevgisi konuları ele alınmış. Aynı genci seven, üniversitede tanışan Elphaba ve Glinda arasındaki bu eskiye dayanan arkadaşlığı, zamanla bu arkadaşlığın nasıl tekamül ettiğini ve birbirlerini affedip bağışlayabildiklerini anlatarak dostluğun da önemi vurgulanıyor. Film, şarkılar eşliğinde fantezi bir dünyanın yanı sıra derin duyguları da işliyor. Bence de çoğu kez bir hikayenin aslı, anlatıldığı gibi olmayabilir. Gerçek her insanın yüreğinde yaşar, söylentilerde değil. İyiliklerle dolu günlerimiz olsun.