'İlk'ler daha başarılı olur

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
22 Ekim 2025 Çarşamba

Bir yazar, özellikle de köşe yazarı, kendini tekrarlamaya başlayınca, artık kenara çekilmelidir, diye düşünürdüm.

Aşkenaz Cemaati Yönetim Kurulu’nda görev aldığım dönemde, her bayramda başkanın kutlama mesajı ile başlayan birkaç sayfalık tebrik kartları hazırlanırdı. Konuyla ilgili olarak da genelde hep aynı insanlara yazı yazdırılırdı. Her bayram hafif bir sıkıntı alırdım. Maksat bir farklılık getirerek içeriğe bir canlılık sağlamak, okurun ilgisini çekmek, aidiyeti bir kez daha hatırlatmaktı. Ancak, bayramların özü hep aynıydı. Binlerce yıl nesilden nesle aktarılan öykü, her yıl bir kez daha yineleniyordu. O anda, “Kendini tekrarlamaya başlayan yazar kenara çekilmelidir” cümlesi zihnimde belirir, kendi kendime kızardım. Öte yanda aynı konuyu güncelle harmanlayıp ortaya yeni bir bakış açısı yansıtmak zor değildi. Ve her seferinde, kısa yazmanın uzun yazmaktan daha zor olduğunun bilincine varırdım.

Tebrik kartı farklı bir disiplindir. Şablonun dışına taşamazsınız, kullanabileceğiniz kelime sayısı bellidir.

Gazetelere gelince… Yılların deneyimi ile belli bir formatın dışına çıkan, ‘uzun’ köşe yazılarının çok daha fazla bilgi içermediğini, kimi zaman ‘arkası yarın’a dönüşerek okurun dikkatini dağıttığını söyleyebilirim.

↔↔↔

Her değişim iyi sonuç verir diye bir kural yoktur. Kentsel dönüşümün hayatımıza girmesiyle sokak ve caddelerin haritası değişti.

Aslında bu dönüşüme ‘ilk’ başlayanlar, çoğu ‘ilk’ler gibi daha başarılı oldu. İnşaat firmaları henüz yoğunlaşmadan apartmanlar istedikleri şirketi ve koşulları seçme hakkına sahip oldular. İzinler daha kolay alındı; inşaat bitene kadar mülk sahiplerine kira bedeli ödendi. Gördüklerim arasında her açıdan düzgün olanlar da onlardı. Sonra yavaş yavaş işin rengi dönmeye başladı. Sunulan şartlar değişti. Bazı kat malikleri inşaat şirketleri ile davalık oldu. Çalışmalar durdu. Caddede yürümek zorlaştı. Bina yerine çukuru kapatmak için yüksek tahta perdeler kondu. Görüntü şahken şahbaz oldu.

Aynı sıradaki diğer bina sahipleri/ yöneticiler herhangi bir araştırma yapmadan, “1999’daki depremde bile hasar olmadı” diyerek konutlarının çok sağlam olduğuna karar verdiler. Söz konusu değişimin içindeki tek değişiklik, yıllardır kendi içlerinde bir yönetici ile idare edilen apartmanlarda oldu. Ekonomik koşullardan etkilenince bina içinde huzursuzluk başladı. Sonuçta dışarıdan bir firma ile anlaşılarak yönetim onlara devredildi. Bütün ‘ilk’ler gibi önceleri belirli sayıda apartmanlara hizmet veren yönetici firmalar giderek hızlandılar; kapasitelerinin üstünde iş almaya başladılar.

Caddede kentsel dönüşüme girmeyen tüm binalar gibi bizim apartman da bu güzel (!) değişimden payını aldı. Ekimde havalar soğumaya başladığında veya mevsimin ilk karı yağdığında kalorifer kazanı arızalanır, ustanın keyfi gelene kadar soğukta kalırdık. Ardından bir sürpriz daha… Eskiyen su borularından biri patlar, sular tekrar boşaltılırdı. “Dış cephe mi boyansın, yoksa hem iç hem dış cephe mi?” konuşulurdu.

Bu ve benzer sorunları yıllar boyunca vakti, sabrı çok olan yöneticimiz rahmetli Fikriye Hanım güler yüzle çözdü.

Şimdilerde yönetici firmamız var. Belli aralıklarla çok şık çizelgeler yolluyor. Fikriye Hanım zamanındaki sorunlar katlanarak devam ediyor. Yine ekimde veya kışın ilk kar yağdığı günde kalorifer kazanı bozuluyor veya bir boru patlıyor. Gelen ustaların hasarlarını başka ustalar gideriyor. Böylelikle şık çizelgelerin haneleri artıyor. Güçlendirme çalışmaları ise ‘yamalanma’ yöntemiyle devam ediyor.

↔↔↔

Beşiktaş ile Maçka arasında bulunan, Mimar Sarkis Balyan’ın tasarladığı Akaretler Sıra Evleri şehrin en sevdiğim özgün binalarındandır. 1875’te yapılmış, 1996-2006 yılları arasında yenilenmiştir.

1954-55’lerde Mimar Nişan Yaubyan’ın inşa ettiği, zamanın modern mimari örneklerinden olan apartmanımızdan tüm arızalarına rağmen vazgeçemiyorum.

Aynı sıradaki evlerin çoğu aynı dönemlerde aile apartmanları olarak yapılmış. Kentsel dönüşüme girmeyenler bizimkisi gibi ayaktalar.  ‘Kırkyama Evleri’ onlar; sağlamdırlar.

Sağlıkla kalın.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün