Fenerbahçe'nin en büyük düşmanı - SOSYAL MEDYA

İgal MEVORAH Köşe Yazısı
15 Ekim 2025 Çarşamba

Herkese çok güzel bir hafta dileyerek başlamak isterim yazıya. Ortadoğu’da savaş bitti, haftaya nispeten güzel başladık diyebiliriz, umarız böyle devam eder. En kötü barış bile en iyi savaştan iyidir. Barışın daim olması ümidiyle köşeye biraz sinirimi kusmaya başlayayım.

Bildiğiniz gibi geçtiğimiz ay Fenerbahçe’de olağanüstü kongre oldu ve Ali Koç’un yedi senelik başkanlığı 400 küsur oy farkıyla Saadettin Saran’a kaybederek bitmiş oldu. Saran seçildiği günden sonra resmi değişiklikler ancak geçtiğimiz perşembe günü olabildi ve radikal kararlar alınmaya ancak ve ancak bu hafta başlanabildi.
Seçildiği günden bu yana X platformunda kulübe yön vermeye çalışan bir dolu hesap oldu. Ki ne yazık ki Ali Koç’un yedi senelik başkanlığı süresince de sosyal medyadan çok fazla kulübe müdahil olundu. Bana kalırsa Fenerbahçe’nin en büyük düşmanı ne olduğu iddia edilen yapıydı ne de TFF veya Türk hakemleri. Tamamen en büyük düşman sosyal medyadaki, her gün başka bir şey yazan, ilk mağlubiyette hoca kellesi almak isteyen ergence tavırlar sergileyen Twitter fenomenleri ve bunların gazına gelen taraftar kitlesiydi.

Ne yazık ki bu tarz paylaşımları Saran seçildiği günden beri de görmeye devam ediyoruz. Kasımpaşa ve Dinamo Zagreb maçlarında puan kaybeden Fenerbahçe’de, bütün suç bir ay önce gelen Tedesco’ya yıkılmış hatta Devin Özek ile birlikte kellesi isteniyordu Saran tarafından. Saran Tedesco’yu kovmayıp arkasında durunca da “Saadettin Koç” lakabı takan çakma fenomenler türemiş ve binlerce beğeni almışlardı. Şimdi de, her puan kaybında Ersun Yanal ve Aykut Kocaman görüntülerinin arkasına acıklı müzik koyarak edit yaparak sosyal medyaya salıyorlar.
Tedesco gidince ne olacak? Aykut Kocaman geldi diyelim. İlk puan kaybında bu sefer Tedesco’nun hakkı yendi diyecekler. Veya ilk puan kaybında “İsmail Kartal’ı istiyoruz” diyecekler. Ki tam da bu samimiyetsiz, karaktersiz insanlar 99 puan toplanıp üç puan farkla şampiyonluk kaçırdığımız sezon, Mourinho editleriyle İsmail Hoca’yı resmen yemişlerdi. Ne yazık ki Ali Koç yönetimi de bu sosyal medya algılarına çok fazla kandılar.

Bakın, bu insanlar ne Samandıra’da bulunmuş ne de takımla bir antrenman izlemişlerdir. Bir ay önce gelen hocayı yemeye çalışıp bundan prim kasan tipler. Ne yazık ki bu tarz insanlar kulübe yön vermeye çalışıyor dışardan. Çıkarları nedir, inanın bilemiyorum. Çok çeşitli yerlerden fonlandıkları söylenir hep fakat isim bilemediğimizden ötürü hedef göstermek doğru olmayacaktır.

Ali Koç ve yönetimi yukarda da dediğim gibi bu sosyal medya oltalarına çokça geldi. İki sene önce Galatasaray’ın oynadığı rakip takım Dursun Özbek’in otelinde kalıyor diye sosyal medya galeyanıyla paylaşım yapılmıştı. Çok utanılası bir paylaşımdı. O gün sosyal medyanın ne kadar fazla dinlendiğini anlamıştım.
Mourinho’nun gönderildiği zaman bile sosyal medyanın bağırıp çağırdığı zaman oldu. Yani Benfica maçı kaybedildikten hemen sonra…
Peki gelelim bugüne. Saadettin Saran ve yönetimi bildiğiniz gibi bu hafta başında Cenk Tosun ve İrfancan Kahveci’nin kadro dışı bırakıldığını bildirdi. Bütün sosyal medya bu haberle çalkalandı pazar akşamüstü.
Bugün Pazartesi, 13 Ekim (yazıyı kaleme aldığım tarih). Ne göreyim... Twitter’da İrfancan editleri dönüyor. Hakkı yenmiş, Tedesco gitmeliymiş, Saadettin Saran’ın da Ali Koç’tan farkı yokmuş. Bu editleri Twitter’a salanların hangisi soyunma odalarında veya Samandıra’da takımla bulunmuş? Veya hangisi Tedesco’nun tazminatını cebinden ödeyecekmiş?
Bakın daha bir ay oldu geleli Saran. Resmen görevi kucağında buldu ve şimdilik sosyal medyaya kulağını kapatmış gibi gözüküyor ki henüz Tedesco görevde ve buna ek olarak iki tane kadro dışı geldi.

Umarım Saadettin Başkan sosyal medyaya böyle kulak tıkayarak kararlar almaya devam eder ve sezonu Tedesco ile noktalar. Sosyal medyadan kulüp yönetilmedikçe Fenerbahçe iyileşecek ve sözde fenomenler kuduracak. Umuyorum.
Bu Twitter’a kalsaydık daha bu milli maç arasında iyileşti diye oyuna alınan ve 6 dakikada sakatlanıp tekrar oyundan çıkan Bissouma Fenerbahçe’nin orta sahasıydı.
Rezil utanmaz bir kitle bu sosyal medya.

Ama alışacaksınız. Fenerbahçe sosyal medyadan, sizin şımarık isteklerinizle yönetilmeyecek. Yönetilemeyecek değil, yönetilmeyecek!

O zaman başarı gelecek ve siz o gün de yönetime övgüler dizeceksiniz fakat herkes kim ve ne olduğunuzu hatırlayacak. Umarım o günler yakındır.

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün