Nasıl ödenecek bu özel okul paraları?

Mois GABAY Köşe Yazısı
22 Mayıs 2025 Perşembe

2025-2026 yılı açıklanan ve daha açıklanmamış ama beklenen yeni kayıt ücretleri: Robert Kolej; ortalama 40.000 USD

 Koç Okulu; ortalama 38.000 USD

Hisar Okulları; ortalama 38.000 USD

Fransız Okulları; ortalama 32.000 USD

Işık Okulları ortalama; 710.000 TL.

Farklı yaş aralıklarında ve özellikle yuva-1-5. ve 9.sınıf yeni kayıtlarda liste bu mimvalde uzayıp gidiyor…

Gelelim şimdi azınlık okullarına…

570 yıllık Fener Rum Lisesi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Ortodoks Hristiyan çocuklara ücretsiz.

Ermeni Okulları için her vakıf okulunun belirlediği ücret velilerle konsensüs içerisinde ödeyebildiği kadarı kadar alınmakta… Öncelik, her Ermeni gencinin kendi cemaat okullarında eğitim alması.

Ulus Özel Musevi Okulları fiyatları da maalesef önemli oranda artmış durumda. İhtiyaçlı ailelere sağlanan imkanlar, Türk Yahudi Toplumu ve vakıf fonlamaları ile her Yahudi gencin kabulü için büyük bir çaba yıllardır sarf edilmekte…

Her azınlık toplumunun mal varlığı, dinamikleri, üstüne üstlük her okulun hedeflediği eğitim sistemi, kadrosu farklı…

Ancak tüm özel okullar için değişmeyen ve azınlık okullarının da daha derinden hissettiği bazı gerçekler var.

COVID19 salgını döneminde özel okullara maksimum yüzde 35 fiyat artışı izni verilmesi, öte yandan gerek öğretmen maaşlarının gerekse de diğer giderlerin bu sürede bu rakamın en az iki katı kadar artması dengeyi bozmuştur. Öte yandan, bu sürede devlet okullarının öğretmenlere sağladığı imkânlar gittikçe artmış ve cazip duruma gelmiştir.

Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’in biz velileri korumaya yönelik ücret artışlarının enflasyon oranına göre sınırlanması gibi uygulamaları etkili olsa da bu durum okullara özellikle yeni kayıtlarda ileriki yıllarda kendilerini döndürebilmek için yüksek bir bedel isteme zorunluluğuna itmiştir.

Peki, biz ne yapabiliriz?

Diğer özel okullar bir yana, kendi toplumumuz için acilen aksiyon alınması gereken bir gerçeklikle baş başayız.

Burada sorumluluk sadece okul yönetimimize değil, başta toplum yönetimimiz ve tüm sinagog vakıflarımız ve kurumlarımıza düşmektedir.

Hiç hesapta olmayan COVID19 süreci bizlere belki 10-15 sene sonra konuşacağımız konuları, 5 senelik bir dönemde masaya getirmiştir.

Toplumumuz adına gurur kaynağımız, başarılarını her daim arttırmasını hedeflediğimiz okulumuzun eğitim kalitesini düşürmesini, imkânlarının azaltmasını asla beklememeliyiz. Amacımız mevcut gerçekliklerimizle bizim bu eğitim için kaynağı nereden yaratacağımızdır.

Bugün pekala fena bir maaş almayan, beyaz yakalı bir anne babanın insani şartlarda yaşayıp, mutlu bir aile kurup aynı zamanda da destek almadan belirtilen meblağları ödemesi mümkün değildir. Hele hele iki veya daha fazla çocuğu olan ebeveynler için durum daha da vahimdir.

Bu süreçte sinagog vakıflarımızın başkanlarının ellerini vicdanlarına koyup bir kez daha düşünmesi gerekmektedir.

Bulundukları bölgede yaşayan aktif bir cemaate sahip olan Kemerburgaz, Ortaköy, Şişli, Caddebostan, Yeniköy ve manevi değeri yüksek Neve Şalom dışındaki tüm sinagoglarımızın giderlerini, harcamalarını tekrardan düşünmemiz gerekir.

Kendi kira gelirleri ile kendi yağında kavrulma ve belli dönemlerde ve belli kalemlerde destek olma dönemi sona ermelidir. Kültürel mirası korumanın ne derece önemli olduğunu bilen ve yıllardır savunan bir Şalom yazarı olarak, biz Yahudilerin her daim yatırımı taşa değil yaşayan toplumumuza yapmamız gerektiğini hatırlatmak isterim.

Bu sinagoglarımızı açık tutmak adına yıllardır mücadele veren, her Şabat günü büyük bir özveri ile bu sinagogları açık tutan ağabeylerime büyük bir saygı içerisinde, bir yandan o sinagoglarımızın varlığı için mücadele verirken, şapkalarımızı önümüze alıp ellerimizi vicdanımıza koyarak önceliklerimizi tekrardan birlik içinde görebileceğimizi umuyorum.

Toplum yönetiminin de var olacağı bir toplantıda, okul vakıf yönetimimizin tüm şeffaflık içerisinde biz genç velilerle gerek yakın dönem 5 yıllık gerekse de 10 yıllık geleceğe yönelik aksiyon planlarını paylaşmasını, fikir alışverişi yapılmasını talep ediyorum.

Bu süreçte en zor kararları cesaretle alan, özel yaşamlarından çaldıkları vakitlerle gençlerimizin eğitimi, okulumuzun geleceği için canla başla çalışan, yeri geldiğinde kendi cemaat bireyleri ile bizleri korumak adına mücadele etmek zorunda kalan tüm vakıf yönetimi kadrosuna gönül dolusu teşekkürlerimle.

İlerde isimlerini okul panomuzda her daim en başta fedakârlıkla anacağız.

Kimse kusura bakmasın. Bizim gerçek gündemimiz ne Linet ne de Yasmin Levy… Burada kalmayı seçmiş kardeşlerimizin geleceğini güvenle inşa edebilmek…

Asıl sorunun ‘Yahudi’ olduğunu her daim zaten biliyoruz…

Mucizeler yaratan öğretmenlerimizi ve yetiştirdikleri başarılı öğrencilerimizin akademik başarılarıyla hep gurur duyabilmek dileğiyle…

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün