Yeniköy´de yer alan Panayia Rum Ortodoks Kilisesi, ağustos ayı boyunca süren etkinlikler dizisiyle; mahalle kültürünü güçlendirmeyi, ortak hafızayı canlı tutmayı ve İstanbul´un çok kültürlü yapısını sanat aracılığıyla görünür kılmayı amaçladı.
‘Theotokia Kültür Festivali’ kapsamında, 10 Eylül Çarşamba günü, ünlü fotoğraf sanatçısı İzzet Keribar’ın Yeniköy fotoğraf sergisiyle festival sona erdi.
Tarihi kilisenin avlusundaki taş duvarlar, İzzet Keribar’ın gözünden Yeniköy’ü yansıtan birbirinden güzel fotoğraflarla süslenmişti. Keribar, konuklara ve etkinliği düzenleyenlere hitaben yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
“Saygıdeğer konuklar, sevgili dostlar,
1978 yılından bu yana İstanbul’un en güzel semtlerinden biri olan Yeniköy’de yaşıyorum. Eşim ve çocuklarımla birlikte bu mahalleye büyük bir sevgiyle bağlandık. Yıllar boyunca fotoğraf makinemle dört mevsimin tüm renklerini ve duygularını ölümsüzleştirme fırsatı buldum: Baharın yenilenmesi, yazın canlılığı, sonbaharın melankolisi ve karla kaplı kışın sessizliği…
Ancak sadece mevsimler değil; Yeniköy’ü eşsiz kılan her detay, benim için bir ilham kaynağı oldu. İnsanlarını, esnaflarını, parklarını, taksi duraklarını, denizini, dar sokaklarını, yalılarını, camilerini ve kiliselerini; bayramların sevincini ve ibadetlerin huzurunu yıllar boyunca defalarca fotoğrafladım. Böylece Yeniköy’ün hem ruhunu hem de hafızasını görsel bir arşivde toplamaya çalıştım.
Bugün, bu fotoğrafların sadece küçük bir kısmını, Meryem Ana Kilisesi’nin bahçesinde, Theotokeia Festivali kapsamında sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bu sergi benim için sadece bir fotoğraf sunumu değil, aynı zamanda yıllardır yaşadığım ve sevdiğim bu mahalleye küçük bir armağandır.
Bu vesileyle; daveti için eski dostum Lakis Vingas’a, fotoğrafların özenli baskısı için Diagonal Stüdyosu’ndan kıymetli dostlarıma, serginin kurulumundaki katkıları için sevgili dostum Michael’a en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca bizlere bu güzel alanı sağlayan Meryem Ana Kilisesi’ne ve bugün burada varlıklarıyla bana güç veren tüm misafirlerime şükranlarımı sunuyorum.”
Keribar, ayrıca bu serginin, yaklaşık yarım asırdır eşi Rozet ile birlikte yaşadığı Yeniköy’e kişisel bir katkı niteliğinde olduğunu da sözlerine ekledi.
Etkinliğin açılışını cemaat yöneticilerinden Michalis Channoutoglou yaptı. Ardından, Cemaat Kültür Komisyonu Koordinatörü Lakis Vingas, Keribar’a arşivindeki değerli materyalleri bu sergide sunduğu için teşekkür etti ve uzun yıllara dayanan dostluklarından anekdotlar paylaştı.
Daha sonra benim yanı sıra Nazan Tok ve tarihçi Prof. İlber Ortaylı İzzet Keribar’ın sanatı hakkında kısa konuşmalar yaptılar.
Ortaylı, Türkiye’nin yakın tarihini yalnızca tarihçilerin değil, fotoğrafçı ve sinemacıların da yazdığını vurguladı. Bu bağlamda, Keribar’ın fotoğraflarının önemli bir tarihsel katkı ve hafızayı canlı tutan bir emek olduğunu belirtti.
Son olarak, Boğaz Bölgesi Denetçisi Athenagoras, cemaat adına İzzet Keribar’a Skarlatos Byzantios’un İstanbul hakkında yazdığı ilk cildin çevirisinin bir kopyasını hediye etti.
Kalabalık bir davetli topluluğunun katılımıyla gerçekleşen etkinlik, ikramlar ve kutlama sohbetleriyle sona erdi.
