Tazria - Metsora - Az konuşmak

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
30 Nisan 2025 Çarşamba

Bu hafta Tazria ve Metsora peraşaları birlikte okunur. Açıklamalarımız ‘Tazria’ ile ilgilidir.

Tazria peraşasının önemli bir kısmı çeşitli biçimlerle gelen, kişinin kıyafetlerini, evini ve cildini etkileyen bir hastalık olan ‘tsaraat’ konusunu işler. Gelenek bu hastalığa yakalananların ‘laşon ara’ dediğimiz başkalarının hakkında konuşmak günahını işlediklerinden söz eder. Bu arada ‘laşon ara’ dediğimiz konuşmalar her zaman olumsuz konuşmalar olmayabilir. Çünkü bazen olumlu konuşmalar olumsuz durumlara da yol açabilir.

‘Tsaraat’ ile ‘laşon ara’ arasındaki bağlantı bizlere bu hastalıktan iyileştikten sonra yapılması gereken prosedürde karşımıza çıkmaktadır. Saflık sürecini yeniden kazanmak için iki kuşun getirilmesi gerektir ve bu kuşlardan biri ‘ola’ olarak korban edilirken diğeri canlı bırakılmakta ve cıvıldamaya devam etmektedir. Raşi kuşların önemini belirtirken aşırı derecede gevezelik eden kişilerin bu hastalığa yakalandıklarını öğretmektedir. İşte kuşlar her cıvıldadığında kişi kendi günahını hatırlamalı ve yaptığı teşuva sürecine bağlı kalmalıdır. Raşi’ye göre çok konuşan insan sıklıkla bu günahla karşılaşabilir. Kişinin söylediklerini kontrol etmesi ile ilgili olarak Raban Şimon ben Gamliel, Pirke Avot’ta şöyle demektedir: “Hayatım boyunca bilgelerin arasında büyüdüm ve beden için sessizlikten daha iyi bir şey bulamadım.” Bir anlamda Raban Şimon insanın sessiz kalmanın değerini anladığında sahip olduğu en önemli özelliği kazandığı kanısındadır.

Aşırı konuşan kişiler çoğunlukla sözlerinin eylemin yerini alabileceğini düşünür. Rol yapmak, bir şeyler yapmak ve başarmak yerine konuşurlar, konuşarak dikkatleri üzerlerine çekmeye ve insanları etkilemeye çalışırlar. Ancak sözler eylemin yerini tutamaz. Büyüklüğe konuşarak değil, çalışarak ve bir şeyler yaparak ulaşılır. Boş söylemler ve aşırı konuşmalar ile meşgul olan insanlar, genellikle bunu yeterince bir şeyler yapmadıkları, başaramadıkları için kullanır.

Evet, Raban Şimon hayatının tamamını büyük bilgeler arasında geçirmiştir. Başarılı insanların kelimelerden ziyade eylemlere odaklanan, sadece konuşmak yerine işin ağır yükünü üstlenen insanlar olduğunun bilincindedir.

Örneğin eşler arasındaki sözlü iletişim çok önemlidir ama yeterli değildir. İyi bir eş, diğeri için bir şeyler yapan, bağlılığını somut eylemlerle ifade eden kişidir. Aynı durum tüm ilişkiler için de geçerlidir. Nazik sözler elbette önemlidir, ancak iyi bir arkadaş her zaman oradadır, her zaman yardım etmek ve dostluğu geliştirmek için çaba göstermeye hazırdır.

Pesah sederinde Tanrı’nın Mısırlılara gönderdiği on ceza listelenir. Daha sonra Rabi Yeuda bu cezalara birer ‘siman / işaret’ verir. Rabi Yeuda aynı zamanda Masehet Berahot 63 B’de karşımıza çıkar. Burada Rabi “Roş amedaberim behol makom / her yerde ilk konuşan” bilge olarak tanımlanır. Anlaşılan Rabi Yeuda en iyi konuşmacıların başında gelmektedir. Bu konuşmacı özelliğine sahip olan Rabi bize bir şeyleri izah etmenin kısa yollarını da gösteren kişidir. Özellikle az konuşan, sözlerini nasıl kullanacağını bilen bilge baş konuşmacıdır.

Eylemler kelimelerden çok daha yüksek sesle konuşurlar. Gereksiz konuşmalardan kaçınmaya çalışarak bu günahın pençesine düşmekten kendimizi koruyabiliriz. Hedefimiz çalışmak, gelişmek, çaba harcamak ve hayatımızdaki insanların yanında olmaya odaklanabilmektir. Böylece fark yaratabilmek ve dilediğimiz büyüklüğe erişmek mümkün olabilecektir.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün