Hassas dengeler: İsrail´de Karay olmak-4

Selin SÜAR Köşe Yazısı
6 Mart 2024 Çarşamba

Geçtiğimiz ay ‘Hassas Dengeler’ dizisinin üçüncüsü yayınlandıktan sonra farklı kesimlerden farklı sorular/eleştiriler aldım, ancak bunların çoğunun cevabına ben de sahip değilim. Şüphesiz ki en büyük itiraz Haredi liderlerin Karayları, standart Yahudi topluluğundan ayrı oldukları düşüncesi nedeniyle ‘kâfir’ olarak yorumlama eğilimlerinin bulunması ve İsrail’in önde gelen ruhani liderlerinden Haham Ovadya Yosef’in Karay cemaatine mensup kişilerle evlenmenin yasak olmadığına dair 1970’lerde verdiği fetva üzerineydi. Birçok kişi Karayların İsrail’de ne işlerinin olduğunu, onların asıl olarak Türk olduğunu belirtiyordu. Ancak bunun yanı sıra literatür taraması esnasında eserlerinin bir kısmına ulaşmış olduğum ve yazı dizisi sayesinde bizzat tanıma şansına eriştiğim Ardahan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Altınkaynak gibi çok değerli kişilerle de iletişime geçme şansına eriştim. “Akla uyan dine uyar akla uymayan dine uymaz” düsturuna bağlı kalan Karay düşüncesinin, ilk olarak Ebu Hanifi ile Abbasi zindanlarında yatan Anan ben David ile ortaya çıktığını, Karayların Maturidilikten etkilendiğini, Türk felsefesine uygun hareket ettiklerini karşılıklı olarak konuştuk.

Karayların ‘every day life’ olarak adlandırabileceğimiz ve gündelik yaşamlarına yönelik akademik çalışmaların oldukça az oluşu, aslında Karaizmin orijini veya inançla ilgili kısımların oldukça fazla oluşuyla karşılaştırıldığında bence büyük bir eksiklik. Yalnızca İsrail’de değil, birçok yerde cemaatin ne olduğu, ne yaptığı, kim oldukları, nereye mensup oldukları bilinmiyor. Karaylar kendilerini Yahudi olarak tanımlıyor[1]. “Toplumun genelinin Karaimleri benzettiği dinsel ve/veya etnik bir sınıf/ topluluk var mı?” sorumuza “Genelde cemaatimizi ve ibadethanemizi ziyarete gelen misafirler ibadet şeklimizi gördüklerinde ‘A! Siz demek ki Müslümanlar gibi ibadet ediyorsunuz’ diyerek toplumumuzu oranın anlayışına yaklaştırmaya çalışmaktalar. Bunun dışında Samiri Cemaati ile de bir benzetme ve yakınlaştırma, hatta karıştırma bile yapılmaktadır. Aslında Karay cemaatinin Sina Çölü çıkışında başlanılan Allah inancı ibadetini daha ileride oluşan İslam topluluğuna öğreten halk olduğunu çoğu aydın bile bilmez veya bilmezlikten gelirler” cevabı verildi.

Kendilerine ait mahkemeleri, düğün ve cenaze ritüelleri, ibadet şekilleri olan Karaylar için çoğunlukla dinsel uygulamaları nedeniyle toplum tarafından azınlık olarak tanımlandıkları belirtiliyor. Dünya Karaim Cemaati Merkezi ve İsrail Karay Cemaati Başkanı Şlomo Gaver, Yahudi cemaatinin, Karayları kâfir olarak tanımlanmasının iki halkın arasını çok fazla açtığını ve Rabbani anlayışın zarar görmemesi için toplum içinden ciddi ve belirgin dışlanmalar ile dışarı itildiklerini söyledi. Gaver, “(..) Hatta Rabbani Yahudilerin geleneksel alışkanlıklarını yerine getirmeyip onlardan farklı geleneklerle yaşayanları kendi içlerindeki casus olarak kabul edip yaşam tarzlarından dolayı tekrar dışlamaya yönelmişlerdir. Örneğin Rabbani Yahudilerde ısıtma tablası için bir gün öncesinden pişmeye bırakılarak ağır ateşte Şabat akşamı yenilen Hamin adında özel bir yiyecek vardır (Sefaradlarda hamin, Aşkenazlarda ise Çunt olarak geçer). Karay toplumunda Şabat günü hiçbir şekilde ne ısıtma ne ateş ne de üretim yapılmadığı için sıcak yemek yenmez. Ve bu yemeğin yenmemesi iki taraf üyelerinin de kendilerini ve kendi kimliklerini telaffuz etmeden oturdukları bir Şabat yemeğinde ortaya çıktığında adeta bir casusun yakalanması sahnelerinde görebileceğimiz toplum dışlanması ve etiketlenmesi ile karşı karşıya kalırlar.”

Aynı şekilde cemaatteki gençlerin, toplum içerisinde ikileme düştüklerinden bahseden Evrensel Karay Yahudiliği Organizasyonu Başkan Yardımcısı Oşra Gezer de bunun özellikle yetişkinlik çağındaki genç Karay nüfusunun hiçbir şeyden habersiz, kendi Yahudi arkadaş toplumu içinde farkında bile olmadan dışlanmasına sebebiyet verdiğini belirtti. Bu yüzden Karay gençlerinin topluma karışmadan evvel toplumun içinde alabilecekleri ve almaları muhtemel soruları gerektiği gibi cevaplandırmaları, ayrıca girecekleri toplumun kültür, gelenek ve göreneklerini en iyi şekilde bilmelerini sağlayan bir ön hayat hazırlık eğitiminin cemaat içinde verildiği belirtildi.

Zorunlu askerlik hizmetinin olduğu, ancak zorunluluktan öte askerliğin büyük bir sorumluluk ve vatani görev addedildiği İsrail’de Karay gençlerinin askere gitmeden önce aldıkları eğitim ve daha fazlasını bir sonraki yazımızda paylaşacağız.



[1] Türkçedeki Yahudi-Musevi farklılığı veya aynılığı tartışması konumuz dışında olduğundan ırkı değil, inancı kastederek Yahudi olarak belirtmek istedim.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün