Bu ay Ramazan, Paskalya ve Pesah bir arada!

Mois GABAY Köşe Yazısı
20 Nisan 2022 Çarşamba

Nisan ayının ilk günlerinde birçok semtte billboardlarda gördüğümüz Kahve Dünyası’nın reklamı içimizi ısıtmıştı. Reklamda tam da dinlerin ayrıştırıcı değil inancın birleştirici özelliğine vurgu yaparak, İbrahim Peygamber’in çocuklarına “Bu Ay Ramazan, Pesah ve Paskalya bir arada! Hepimize kutlu olsun” denilmekteydi.

Twitter üzerinden gelen onlarca olumlu yorumun arkasından Star Gazetesi köşe yazarı, editör Mustafa Sabri Beşer’in Kahve Dünyası’na hitaben, İletişim Başkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nı da belirterek attığı tweet kimilerinin bizlerle aynı duygularda olmadığını maalesef gösterdi. Beşer attığı mesajda “Bunu yapmak zorunda mıydınız? Bu kampanya ‘Dinler arası Diyalog çağrışımı’ yapan bir işgüzarlıktır! Yaptığınız reklam, bu coğrafyanın toplumunu hiç alakadar etmeyen bilgi paylaşımıyla zihinleri bulandırmaktan başka bir şeye yaramıyor!” sözleriyle bu topraklarda yüzyıllardır yaşayan Rum, Ermen, Yahudi, Süryani başta olmak üzere onlarca farklı Hristiyan ve Yahudi toplumunun paylaşılmaya değer olmadığını da belirtmiş bulunuyordu…

Sayın Beşer, bir gazeteci olarak bu tweet’i atarken Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettikten hemen sonra Patrik Gennadius Scholarius’la görüşüp Ortodoks Hristiyanlığı himaye altına alması, yeni bir Patriklik Kilisesi göstermesi bunun yanında Bizans’ın son Hahambaşısı Moşe Kapsali’yi Edirne’den getirip gerek Balkanlar’dan Yahudi göçünü teşvik etmesi gerekse de Anadolu Yahudilerini İstanbul’a davet ettiğini bilmez midir? Fatih Sultan Mehmet o dönem mektubunda Yahudilere şu sözlerle seslenir: “Tanrı bana birçok ülke bahşetti ve hizmetkarı Hazreti İbrahim ile Yakup'un sülalesine sahip çıkmamı, kendilerine yiyecek vermemi ve onları himayeme almamı bana emretti. Aranızdan kim, Tanrının yardımıyla İstanbul'a, başkente gelip yerleşmeyi, incirin ve bağın gölgesinde huzur içinde yaşamayı, serbest ticaret yapıp mal mülk sahibi olmayı arzular?” Osmanlılar gittikleri yerlerde var olan düzeni yıkıcı yöntemlerle değiştirmekten özenle kaçındı. Eski alışkanlıkları, gelenekleri ve yüzyıllardan beri gelen ‘Kanunukadim’i özellikle korudular. Gazetelerin köşe yazılarına ‘kadim’ kelimesini gelişigüzel kullananların kelimenin anlamını bilmeden ayrıştırıcı mesajlar atması ne Osmanlı mirasına ne de günümüz Türkiye’sine yakışır bir örnek vermemekte, yönetici kadroların kapsayıcı anlayışına da bir o kadar ters düşmektedir.

***

Terör saldırılarını övebilecek kadar ruhunu kaybetmek…

 Her yıl maalesef aynı dönemde şiddetini arttıran İsrail’deki terör saldırılarına, bu yıl da maalesef geçtiğimiz hafta Tel Aviv’in en işlek caddelerinden Dizengoff Caddesinde gerçekleşen terör saldırısı ile bir kez daha terör en çirkin yüzünü gösterdi. Acılı ailelerin, gencecik canların fotoğraflarını gören ve insanlığını kaybetmemiş herkes dünyanın dört bir yanından teröre ortak tepki gösterdi. Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçiliği saldırının ardından Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Tel Aviv’de 7 Nisan gecesi gerçekleştirilen terör saldırısını kınıyoruz. Bu tür saldırıların son dönemde artış göstermesini endişeyle karşılıyoruz” mesajını yayınladı.

Bu esnada maalesef kimi yerel basının haberlerinde yaşanan terör eylemini “Direniş tokadı, şehadet eylemi” gibi sözlerle överek sunulması, mevcut gazete yazarlarının alışılmış retoriğin içinden ‘insan olma’ görevi ile dahi asla çıkamadıklarını bize gösterdi. Onlarca yıldır terörden dolayı masum canlar, şehitler vermiş bir ülke olarak halbuki terörün ne demek olduğunu en iyi biz biliriz. Bu tip haberler maalesef iki ülke arasında samimi bir ilişki kurmaktan uzak, ruhunu kaybetmiş birer gazetecilik örneğidir. Gazetelerde her gün onlarca rastladığımız nefret içerikli haber unsurlarına gerekli cezalar verilmediği sürece benzer haberleri daha çok göreceğiz…

Dileriz, şiddetin, terörün sesi değil yaşanan tüm kışkırtmalara rağmen sağduyunun sesi galip gelir ve üç semavi dinin kutsal günlerinde tüm dünyanın aynı anda yaşadığı Korona cehenneminden ders alınarak tek çarenin ‘barış’ olduğu tüm liderlerce anlaşılabilir…

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün