NFT ve Purim…

Joelle PİNTO Köşe Yazısı
23 Mart 2022 Çarşamba

NFT yani ‘non fungible token’ hala anlamadığım bir konu. Türkçe karşılıksız, değiştirilemez sadece size ait olan dijital bir varlık olarak adlandırabileceğimiz NFT konusunda gazetemizde de açıklayıcı yazılar okumuş, o anda çok da ilgi alanımda olmadığı için kafamın içindeki raflardan birine kaldırmıştım. “Bir şey ücretsiz ise ürün sizsinizdir” lafını unutmayarak, neden resim, grafik, fotoğraf tarzı eserlerimizi ücretsiz bir şekilde NFT’ye dönüştüren platformlara yükleyebilme şansımız olduğunu tam anlamasam da, bir dijital varlığın eşsiz olma, tek size ait olma düşüncesi hoşuma gitmişti. Eski çağlardan beri en ünlü ressamların eserlerinin birebir kopyalandığı, üstümüze giydiğimiz bluzdan kolumuz taktığımız çantaya kadar her şeyin replikası yapılan bir dünyada bir ürünün kodlanarak bize ait olduğunun ispatlanabilir olması kulağıma hoş gelmişti.

***

Geçtiğimiz günlerde yoğun kar yağışına maruz kaldığımız zamanlarda çekilen ‘İstanbul city anlık’ adlı bir fotoğrafın NFT’ye dönüştürülüp 863 dolara satıldığını okuduktan sonra konuyu biraz araştırsam da, kara gömülmüş bir martı fotoğrafına (kuş değil, ulaşım arası olan martı) neden 863 dolar ödeneceğinin mantığını anlamadım. Üstelik milyon doların döndüğü NFT piyasasında, 863 dolar okyanustaki köpekbalıklarının yanında minik bir Nemo gibi. NFT olayının nasıl değerleneceğini tam anlayamasam da, şu anda bana NFT’lerini satabilenler çok şanslı geliyor. 

***

Geçtiğimiz hafta kutladığımız en neşeli bayramımız olan Purim bayramını konu alan bir sürü NFT de dijital platformlarda mevcut. İlk Yahudi NFT projelerinden biri olan The Kiddush Club NFT’nin twitter hesabında renkli Hamantaschenler (Aman’ın 3 kulaklı şapkası veya Aman’ın kulakları olarak da adlandırılan tatlı) hemen Purim ruhunu yansıtıyor. Kendi ilkokul senelerimi düşündüm. İlkokul öğretmenimin benden bütün sınıfa Purim bayramımı anlatmamı istemesi, benim Purim’in hikayesini sınıfa anlatmak için iyice öğrenip anlatmam, dedemin her Purim bize hediye ettiği kırmızı beyaz Purim şekerleri bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti. Öğretmenimin benim kültürümü de sınıfta tanıtmak istemesi, her dinin bayramlarından öğrencilerini haberdar etmesi, bugün baktığımda da çok güzel bir davranış. Birkaç sene sonra belki çocuklar Purim’i anlatırken, kendi NFT’lerini de gösterecek

***

Dijital yolculuk çocukluğum hatta gençliğimden beri çok değişti. Kitapların yerini tabletler, siyah beyaz tüplü televizyonların yerini inanılmaz renk ve netlikteki led TV’ler, ağır ve yavaş çalışan beyaz eşyaların yerini süpürge robotlar, uzaktan cep telefonumuzdan kumanda edilebilen fırın, çamaşır ve bulaşık makineleri, buzdolapları aldı.

Bilgisayar dünyam siyah beyaz, minik ekranlı, hafızası bir seneyi bulmadan dolan bir bilgisayardan, elle dokunulabilen rengârenk tabletlere ve elle taşınabilecek kadar hafif dizüstü bilgisayarlara geldiyse, cep telefonum tuğla kalınlığında ve ağırlığında, sadece telefon açmaya yarayan uzun antenli bir icatken, şimdi cebe sığan bir bilgisayar gibi olduysa, belki bir gün NFT dünyasındaki Purim şekerlerine de alışabilirim. Şimdilik hala pastaneden gelen, dokunulabilen, yenilebilen, kopyalanabilen kırmızı beyaz Purim şekerleri favorim…

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün