Hasidut ve Marksizm, Kutsalın Diyalektiği

Perspektif
29 Ekim 2025 Çarşamba

Avraham Zafer İşcen

Bir sonbahar akşamıydı, Göztepe sokaklarında rüzgarın taşıdığı hüzünlü bir uğultu vardı. Simhat Tora’dan sonraki akşam, elimde eski bir kitapla sessizliğe sarıldım.

Sararmış sayfalarda, madde ile ruh arasında salınan ince bir titreşim sezdim. O anda içimden şu soru geçti.

Bu yazımda bahsettiğim bazı hareketler ve kişiler hakkında kısaca bilgilendirme yapmayı yazımın en başında uygun buldum.

Hasidut, 18. yüzyılda Doğu Avrupa’da ortaya çıkan mistik bir Yahudi hareketidir. Kalpten gelen dua-tefila, neşe-Simha ve T-nrı’ya sevgiyle bağlanmayı vurgular. Kurucusu olarak genellikle Baal Şem Tov kabul edilir.

Baal Şem Tov 

Karl Marx, Yahudi kökenli Alman filozof, ekonomist ve devrimci düşünürdür. ‘Komünist Manifesto’ ve ‘Kapital’ eserleriyle modern sosyalizmin temellerini atmıştır. Yahudi kökenine rağmen dini değil, materyalist bir dünya görüşü benimsemiştir.

Breslovlu Rabi Nahman, Hasidik hareketin önde gelen mistik liderlerinden biridir. Dua-tefila, tevazu ve manevi yenilenme üzerine öğretiler geliştirmiştir. Öğrencileri aracılığıyla fikirleri günümüze kadar etkisini sürdürmüştür.

Rosa Luxemburg, Polonya doğumlu Yahudi asıllı Alman devrimci ve Marksist teorisyendir. Sosyal adalet, işçi hakları ve enternasyonalizm için mücadele etmiştir. 1919’da Almanya’daki devrim sırasında öldürülmüştür.

Rosa Luxemburg

Marksizm, Karl Marx’ın fikirlerine dayanan ekonomik ve toplumsal bir teoridir. Toplumdaki sınıf çatışmalarını, üretim araçlarının mülkiyetini ve kapitalizmin çelişkilerini analiz eder. Nihai hedefi sınıfsız, eşitlikçi bir toplum düzenidir.

Yukarıdaki tüm bilgileri bir tarafa koyarak, aşağıdaki soruyu okuyalım ve de cevap bulma yolculuğuna çıkalım hep beraber.

Eğer Baal Şem Tov ile Karl Marx aynı çağda yaşasaydı, birbirlerini anlayabilirler miydi?

Belki de evet. Çünkü her ikisi de durağanlığa karşı bir isyanın çocuklarıydı.

Biri T-nrı’yı göğe hapsetmiş dogmaya karşı, diğeri insanı toprağa zincirlemiş düzene, kapitalist sisteme karşı sesini yükseltti.

Biri “Her şeyde T-nrı vardır” dedi, diğeri “Her şey maddededir.”

Belki de ikisi aynı hakikati, iki farklı aynada seyrettiler.

Değişim kutsaldır.

Marx’a göre tarih, çatışmanın yasasıyla ilerler. Üretim ve sömürü, emek ve sermaye, tez ve antitez. Her şey zıddıyla vardır ve o zıtlık içinden doğar.

Hasidut’ta da karanlık, ışığın düşmanı değildir. Onun gizli suretidir. İnsan, karanlığın içindeki nitzotzu — T-nrısal kıvılcımı buldukça, hem kendini hem dünyayı dönüştürür. Böylece, iki zıt dünya aynı nefesi paylaşır.

Çatışma, doğumun rahmidir.

Hem Marx hem Baal Şem Tov bunu biliyordu.

Rosa Luxemburg zindan karanlığında “Ruhum özgür kalacak” diye yazarken,

Rabi Nahman Uman da “İnsanın en derin çukuru bile T-nrı’ya çıkan bir merdivendir” diyordu.

Biri sınıfların kurtuluşunu, diğeri ruhun kurtuluşunu aradı ama ikisi de aynı gerçeği fısıldadı.

Hayat, ölüme karşı bir devrimdir. Birinde devrim emekle olur, diğerinde dua-tefila ile.

Ama her ikisinde de merkezde insan vardır. Hem yeryüzünün hem gökyüzünün aynası olan o yüce mahlûk.

Hasidut der ki, “T-nrı’yı gökte değil, her yerde ara.”

Marx der ki, “T-nrı’yı değil, insanı özgürleştir.”

Ama belki de hakikat şudur. İnsanın içindeki T-nrı’yı özgürleştirmek.

Her iş, eğer sevgiyle yapılırsa bir avoda — bir hizmettir. Her hizmet, eğer adaletle yapılırsa bir devrimdir.

Baal Şem Tov’un dediği gibi, “Dünyevî olan, T-nrısal olana açılan kapıdır.”

İşte tam bu noktada materyalist diyalektiğin toprağı, Hasidik ışığın semasıyla birleşir.

Toprak ve gök adeta el sıkışır, insan aralarında yürür.

Marx, toplumu değiştirmeye çağırdı.

Hasidut, insanın kalbini değiştirmeye çağırdı.

Belki de gerçek devrim, her ikisini birden başlatabilenlerdedir.

Çünkü dünya sadece ekonomik bir yapı değil, ruhun laboratuvarıdır.

Her ter damlası, her adalet arayışı, her dürüst iş, bir dua-tefila, bir kıvılcım, bir kurtuluştur.

Ve belki de Hasidut ile Marksizm’in kesiştiği yerde şu cümle yankılanır.

 “Dünya kutsaldır, çünkü değişir.

Ve insan kutsaldır, çünkü değiştirebilir.”

 

Yehi Or — ışık olsun.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün