Frankfurt am Main 1 Haziran Perşembe günü, küratörlüğünü Terry Katalan´ın yaptığı Türkiyeli Sefaradların çok çeşitli miraslarına odaklanan özel bir sergiye ev sahipliği yapacak.
‘Sefarad - Çok Kültürlü Bir Mirasın İzleri’ başlığı altında 70'den fazla sanat eseri 30 Türk Sefarad sanatçı tarafından sunulacak. Sergi, Frankfurt'ta bir yenilik olmakla beraber, ziyaretçilere kendilerini bu sanatçıların dünyasına kaptırmak ve eserlerini keşfetmek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Sergi, Sefaradların sanat ve kültürüne ve Türk kültürüyle bütünleşmelerinin uzun geçmişine ışık tutuyor. Türk Yahudi Toplumu, Osmanlı İmparatorluğu topraklarında uzun ve zengin bir tarihe sahip. 1492'de İspanyol monarşisi tarafından İspanya'dan kovulan yüz binlerce Yahudi, Sultan II. Beyazıt döneminde Osmanlı İmparatorluğuna girmişti. 531 yılı aşkın bir süredir Sefarad halkı, İspanyol köklerini unutmadan Osmanlı ve Türk kültürlerini kucakladı. Bu durum da, Türk Sefarad sanatına ve kültürüne yansıdı.
İber Yarımadasından sürülen Sefarad Yahudileri yüzyıllardır kültürlerini, dillerini ve tarihlerini korudu.
Sefaradların Osmanlı İmparatorluğuna entegrasyonu sadece insani bir jest değil, aynı zamanda stratejik bir karardı. Osmanlılar, Sefaradların kültürel ve ekonomik becerileri nedeniyle imparatorluğun gelişimine katkıda bulunabileceğine inanıyordu. Sefaradlar imparatorluğun kültürel yaşamına katkıda bulunmanın yanı sıra Avrupa ile Asya arasındaki ticari ilişkilerde de önemli bir rol oynadı.
Yahudiler Frankfurt'ta yaklaşık 900 yıldır kesintisiz olarak yaşıyor. Bu diğer Alman şehirlerinden daha uzun bir süre. Tarihsel olarak Frankfurt, Yahudi cemaatinin merkeziydi ve Holokost onları derinden etkiledi.
2023 senesi, II. Dünya Savaşı'nın sona ermesinin 78. yıldönümüne tanıklık edecek. Yunus Emre Enstitüsü, Sefarad sanatçılarının değerli eserlerinin sergilenmesi ve Ketuba (evlilik sözleşmesi), Blood Libel, Budin Tüzüğü ve daha birçok değerli emanetin korunması ve sergilenmesi için İstanbul'daki Türk Musevileri Müzesi ile iş birliği içinde çalışıyor. Sergi, Sefarad sanatının çeşitliliğini ve güzelliğini gözler önüne seriyor, farklı geçmişlere ve kültürlere sahip insanları bütünleştirmenin önemini vurguluyor.
14 Haziran’a kadar devam edecek olan ‘Sefarad - Çok Kültürlü Bir Mirasın İzleri’ sergisi, ziyaretçilerin Türkiye ile İspanya arasındaki derin kültürel bağı Türk Sefarad sanatçılarının eserleri aracılığıyla keşfetmeleri için değerli bir fırsat. Berlin Yunus Emre Enstitüsü tarafından sunulan sergi, Frankfurt'taki Türkiye Başkonsolosluğu tarafından destekleniyor. Serginin küratörü Terry Katalan, tamamı İstanbul'dan 30 Türk Sefarad sanatçının 70' den fazla eserinden oluşan bir seçki hazırladı. Aralarında dünyaca ünlü çağdaş sanatçı Habib Gerez'in yanı sıra sanat/fotoğraf alanında 2018 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi onursal fotoğrafçı İzzet Keribar da bulunuyor.
