2011 öğretileri

(...)*Hayat istediğimizi zannettiğimiz şeyi bize sunmayabiliyor! Ancak sunduğu gerçekten ruhumuzun ihtiyacı olan şey olduğu kesin... Başında hoşumuza gitmese de sonradan dönüp baktığımızda bize sunulanın bizim için en uygun olan olduğunu görüyoruz. O yüzden gelene direnmek yerine teslim olmak hayatımızı kolaylaştırıyor… Bizim için bizden daha iyisini bilen ve bize onu sunan bir gücün varlığına güvenmek"(...)

Violet ALALOF Köşe Yazısı
21 Aralık 2011 Çarşamba

2011 yılının sonuna yaklaşırken bu yıl içinde deneyimlediğim, deneyimlendiğini gözlemlediğim bazı konulara tekrar bir bakış atmak, bu muhteşem yıla bize kazandırdıkları için teşekkür etmek ve onu uğurlamak istedim…

*Hayat istediğimizi zannettiğimiz şeyi bize sunmayabiliyor! Ancak sunduğu gerçekten ruhumuzun ihtiyacı olan şey olduğu kesin... Başında hoşumuza gitmese de sonradan dönüp baktığımızda bize sunulanın bizim için en uygun olan olduğunu görüyoruz. O yüzden gelene direnmek yerine teslim olmak hayatımızı kolaylaştırıyor… Bizim için bizden daha iyisini bilen ve bize onu sunan bir gücün varlığına güvenmek…

*Bütün cevaplar bizde… Her şeyden önce özümü dinlemeyi ve beni yönlendirdiği hayatı yaşamayı seçiyorum. Korkuların, endişelerin beni durdurmasına izin vermeden tek gerçeğin eylem olduğunu bilerek yoluma devam etmeyi seçiyorum. Yaşamımda gerçekleştirdiğim her şeyin beni heyecanlandıran, tutkuyla yaptığım şeyler olmasını seçiyorum. Ve ben böyle yaşamayı seviyorum…

*Cesaretle yapılan her eylem bizi bir adım öne atar. Herkes aynı yoldan gidiyor diye peşlerine takılmak sonsuz potansiyellerle dolu olan bizi küçücük bir odaya hapseder. Hatta herkes sağa giderken sen sola gitmek istiyorsan ve kendini dinleyip sola gidebiliyorsan senin için en doğru yoldasın demektirJ. Devam et, cesaretle adım at, uyan, uyandır ve yaşamaya başla!...

*İhtiyaçlar karşılanmalıdır… Karşılanmayan ihtiyaçlar bastırılarak bizi sinirli, gergin, bezgin, yılgın yapar. İhtiyaçlarımızın farkında olmak kendimize karşı bir sorumluluktur. İhtiyaçlarımızı başkalarını mutlu etmek adına bastırmak, görmezden gelmek veya ertelemek bizi mutlu etmeyeceği gibi, sonunda etrafımızı da mutsuz etmemizi sağlar. En büyük sorumluluğumuz önce kendimizedir. Kendimizin farkında olmak, kendimizi tanımak ve istediğimiz bir hayatın içinde olarak mutlu olmak bizim kendimize karşı olan sorumluluğumuzdur. Kendimizi yok sayarak başkalarını mutlu edemeyiz. Kendimiz var isek etrafımız da var olur ve mutlu olur!...

*İfade edebilmek… Gerçek duygularını, rahatsızlıklarını, sevincini, sevgini, istediklerini… Gerçek özgürlük budur. Kim ne der düşünmeden; kaybetme korkusunu, sevilmemeyi göze alarak kendi gerçeğini ifade edebilmek gerçek özgürlüktür. Bazen bir şeyleri değiştirmek istiyorsan o şeyleri kaybetmeyi göze alman gerekmektedir. Bunu göze alamazsan değişim gerçekleşemez. Önce sen değişmelisin ki, karşındaki de değişsin… Ve çok da zor değil… Sadece adım atmak gerekiyor. Bazı şeyler zannettiğinden daha kolay gerçekleşiyor…

*Kendini rahatlatmak uğruna karşındakini yönetmek, manipüle etmek, yönlendirmenin kaynağı senin kendi korkularındır. Hiçbir canlının başka bir canlıya bunu yapma hakkı yoktur. Bu gerçek sevgi değildir. Bu korkuların sana hükmetmesidir.

*İstediğimize sahip olmak için pek çok şartın olmasını bekleriz. Ancak o şartlar gerçekleşirse istediğimize sahip olacağımıza inanırız. Oysa bilmeyiz ki biz istediğimiz “o şey” olunca, onun gerçekleşmesi için gereken şartlar bir bir kapımızı çalmaya başlar. Başarılı olmak istiyorsun ama bunu hissedebilmek için terfi etmen, maaşının artması ve sana sunulacak diğer fırsatları görmeye ihtiyacın var. Oysa sen başarı ol; kendini bütün bunlar sana sunulmadan başarılı hissetmeye başla. Başarılı hisseden birinin işyerinde nasıl farklar yaratabileceğini deneyimle. Hemen fark edileceksin ve beklediğin terfiyi, maaşı ve fırsatları ayağına getireceksin. Para isteriz güçlü olmak için... Sevgili isteriz âşık olmak için... Terfi isteriz başarılı olmak için... Oysa gerçekten OLDUĞUMUZDA elde etmek istediğimize kolayca sahip oluruz...

Güle güle 2011... Bize çok şey kattın. Her gününü sevgiyle, neşeyle, nefes aldığımızın farkındalığıyla, bize sunduğun mucizelerle, yaşamın, kendimizin ve birbirimizin değerini bilerek geçiremediysek eğer senden özür diliyorum... İnsanlara 2012’nin de bir şans vermesini diliyorum. Bu defa olacak biliyorum...

2012 seni karşılamaya hazırız...

Bu defa olacak...