101. yıl…

Joelle PİNTO Köşe Yazısı
1 Kasım 2023 Çarşamba

Çocukluğumdan beri Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını çok severim. Günümüzde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adını anmaktan sakınanlara inat, Cumhuriyet’in önemini bilen, çocuklara bütün bayramları anlatan ve öğreten, laik, Atatürkçü bir sınıf öğretmeniyle eğitim alma şansına sahip oldum; Asiye Öğretmen. Asiye Öğretmen tonton babaanne görünümünün ardında, tam bir öğretmendi. Sınıfındaki üç değişik dinden öğrencilerinin hiçbirini farklı hissettirmez, hepsinin bayramını kutlar, hatta bize bayramlarımızın anlamını anlattırırdı. Cumhuriyet Bayramı’nı ise gerçek anlamda coşkuyla kutlardı. Başta sınıfımızı beraber süsleyerek başlardık. Tüm sınıfların katıldığı 29 Ekim gösterilerimiz de olurdu. Hatta bazen kardeş okullardan öğrenciler gelir, okulumuzun yeşil alanında gösteriler yapardık. Asiye Öğretmen’in en sevdiği kâğıttan yapılmış Ata Bayraklarının aynısını ilk defa, neredeyse 40 yıl sonra Hacıosman metrosunun içinde gördüm. Gözlerim doldu. İlkokuldan sonra Asiye Öğretmen’den haber alamadıysam da bugün hayatta olduğunu sanmam. 100 yaşını geçmiş olması gerekir. Onu saygıyla anarken, Cumhuriyet’e ve Atatürk’e bağlı bir sınıf yetiştirdiği için hep minnet duyarım.

***

Geçtiğimiz pazar günü de aynı coşkuyla 100. yıl kutlamalarını izlemek için Boğaz’a doğru yola çıktım. Kutlamalara giderken bir miktar trafiğe takılabileceğimi tahmin ederken, kendi arabalarını almakta inat edenlerin doğal olarak park yeri bulamaması yüzünden kutlamaların yarısını felç olmuş bir trafiğin içinde geçirdim. Seyretmek istediğim Türk Yıldızları ve Solo Türk uçuş gösterilerini maalesef bir taksinin içinde mahsur kaldığımdan seyredemedim.  Makul bir yere kadar varabilince, arabadan inip Boğaz’a doğru yürüdüm.  Akşam 19.00’dan sonra ise denizin ortasından drone gösterileri ve havai fişekleri seyretme şansım oldu, çok güzeldi. Gönül isterdi ki, İzmir’de olduğu gibi, İstanbul’daki drone gösterilerinde de gökyüzünde Atamızın yüzü belirsin.  100. yıla çok yakışırdı.

***

101. yıla girerken, Cumhuriyetimizin kıymetini daha iyi anlamalı, her zamankinden daha çok sahip çıkmalıyız. Bir Türk kadını için Cumhuriyet’in ve Atatürk’ün anlamı başkadır. Cumhuriyet, kadın için özgürlüktür. Batı ülkelerinde bile kadınların oy verme hakkı yokken, bize oy hakkı veren Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği en büyük armağan olan Cumhuriyet’i kutlamanın en güzel yolu, bence kız çocuklarını okutmak için çabalamaktır. Atatürk’ün adını kullanmaya imtina edenlere, Türk Kadın Voleybol Milli Takımının başarılarıyla gurur duyacakken şortlarıyla uğraşanlara, kız çocuklarını okutmak için çaba göstermeyenlere inat, Atatürk’ün kızları akıllıdır, eğitimlidir, güçlüdür. Yeter ki eğitim şansları olsun. 

Bir Türk kadını olarak, Atatürk’e ne kadar teşekkür etsem az. Bugün iyi bir eğitim alma şansına sahip olduysam, bir meslek sahibi olduysam, erkeklerle eşit kanuni şartlara sahipsem, hepsi Atatürk sayesindedir. 100 yıl evvel bize güvenip, armağan ettiği ve emanet ettiği Cumhuriyet sayesindedir.  Cumhuriyet’in 101. yılına girdiğimiz bu hafta ve yaşadığımız her gün, bunu unutmamak gerekir…

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün