2019’un klavye falına baktım

Köşe Yazısı
3 Ocak 2019 Perşembe

Başlangıçlar nedense bana zor gelir. Okula başlamak, işe girişmek, yataktan kalkmak, özellikle de pazartesi sabahları... Yılın ilk yazısına başlamak da öyle. Hep hoş, güzel şeyler yazıp çizmek isterim, ama nedense kalemim tekler... Geçmiş yılı hatırlarım, sonra öncekiyle kıyaslarım, sonra daha öncekiyle... Bir kere olsun “Hah işte, bu yıl öncekinden daha iyi geçti” desem... Yok öyle bir şey!

Bu kez farklı bir yol izledim. 2018’de yaşadıklarımızı ay be ay sıralarken, 2019’un falına baktım. Dostlarım kahve falında başarılı olduğumu söylerler, bakalım klavye falım nasılmış:

OCAK

Zor bir aydı. Yaz saati uygulaması nedeniyle zifiri karanlıkta çocukları uyandırmak sorundu. Öte yandan Trump’ın ABD büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı, zaten uyku güçlüğü çeken küresel antisemitizmi büsbütün uyandırdı.

2019 yılı ocak ayının aynı performansı göstermesi beklenmiyor. Belki sarı yelekliler Fransa’da biraz daha katkı sunabilir...

ŞUBAT

Beklendiği gibi bir perşembe sabahı başladı ve bir çarşamba gecesi son buldu. Hızlıca geçiverdi. O kadar ki, ekonomik kriz beklentisi içinde olanlar mart ayını beklemek zorunda kaldılar.

Bu yıla gelince, Şubat yine 28 gün çekecektir. Ay sonuna doğru konkordato yasaklanabilir. Bu nedenle niyetlenen müteşebbislerin, ellerini çabuk tutmaları gerekiyor.

MART

Geçen yıl Dolara ve Avroya yatırım yapanlar, ay sonunu kârla kapattılar. Bu yıl aynı kazançları beklemek nafile. Seçim toto oynamak daha verimli olacaktır. Seçimler arifesinde Netanyahu ile Erdoğan’ın birbirlerini yüreklendirici beyanlarına dikkat!

NİSAN

2018’de pek çok kenti sular bastı. Araçlar sel sularına kapıldı, insanlar yaşamlarını yitirdi, hayvanlar telef oldu. Bu yıl, COP 24 iklim konferansındaki Polonyalı oturum başkanı sayesinde bilinçlendik, masaların üzerine sıçramayı, zıplamayı öğrendik. Can yeleği bulundurmayan toplu taşıma araçlarına, taksilere, Uberlere binmeyeceğiz.

MAYIS

2018’de 1 Mayıs layıkıyla kutlanamadı çünkü hava yağışlığıydı. Taksim Meydanı ise cami inşaatı ve AKM’nin yıkım işlemleri nedeniyle devre dışıydı. 2019 yılının mayıs ayına kadar Taksim Camiin inşaatının bitmiş olması bekleniyor. Allah’ın izniyle bu yıl Bahar ve Çiçek Bayramı, 3 Mayıs günü cuma namazından sonra coşku içinde Taksim’de kutlanacaktır.

19 Mayıs mı? O yüz yıl geride kaldı...

HAZİRAN

Geçen yıl haziranda seçimler vardı. Sonuç kimileri için hüsran, kimileri için zafer oldu. Bütün seçimler öyle değil midir? İnsanlar sevinirler, üzülürler... Buna bir de Rusya’da oynanan Dünya Kupasını eklersek, dünya genelinde üzülenlerin sevinenlere ağır bastığı bir haziran yaşadık diyebiliriz.

Bu yıl haziranda ne seçim var, ne de Dünya Kupası. O halde küresel ısınmadan istifade, ay boyunca bolca denize girin, ama güneşte fazla kalmayın, yanarsınız!

TEMMUZ

Hala sudan çıkmadınız mı? Haklısınız, küresel iklim değişikliği öyle bir şey, insanı bunaltıyor. Bilim adamları, geri dönülemeyecek noktaya 12 yılımızın kaldığını söylüyorlar. Yapabileceğimiz tek şey, günümüzü gün etmek. Haydi dans!

AĞUSTOS

Dans! Dans! Dans!

EYLÜL

Şimdi dansa ara verip okul hazırlıklarına girişelim. Geçen yıl okullar eylül başında açılmıştı. Bu yıl da öyle olabilir. 15 yaşındaki aktivist Norveçli Greta Thunberg’in bu yıl da okulu asması bekleniyor. Endişeye mahal yok, Greta’nın eylemleri tehlikeden bihaber veli ve çocuklarımızı kesinlikle etkilemeyecektir.

EKİM

2018’de ekim, çatışmalar, savaşlar, yangınlar ve sel felaketleriyle geçti. Ama dünyanın sonu gelmedi. Bu yıl gelir mi? Hayır, Yuval Harari bizi rahatlattı, “Üçüncü Dünya Savaşı olmayacak” dedi. Bizi yapay zeka yok edecekmiş, ama hemen heyecanlanmayın, bu sonu 2019’da görmeyeceğiz.

KASIM

Geçen yıl kasım ayı, yelek üreticilerinin yüzlerinin güldüğü bir aydı. Paris’ten lanse edilen sarı yelek modası Avrupa’nın diğer ülkelerine sıçramak istediyse de başarılı olamadı.

Bu yıl giysilerde sarı renk demode olacak. Fenerbahçeliler bile sarı formalarını naftalinleyip tavan arasına kaldırmak isteyebilirler...

ARALIK

2018’de piyango bileti almadığım için büyük ikramiyeyi kazanamadım. Ama hiç değilse “Bir amorti bile yok” diye hayıflanmadım. 2019 yılında da bilet almayacağım için büyük ikramiyenin bana çıkmayacağını, bilet alacakların fazladan bir şansları bulunduğunu söyleyebilirim. Bol şans!

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün