Tikkun Olam ve dünyayı onarma fikri

Tikkun Olam İbranice bir kavram olup ´dünyayı onarmak, düzeltmek, iyileştirmek´ anlamına gelir. Yahudi düşüncesinin en güçlü ve çok yorumlanan öğretilerinden biridir.

Sara YANAROCAK Kavram
17 Aralık 2025 Çarşamba

Tikkun Olam kavramı Talmud'da geçer; ilk anlamı toplumsal düzeni korumak için yapılan düzenlemelerdir. Örneğin boşanma belgeleri, borç yasaları, toplum düzenini bozmamak için alınan önlemler... Bu dönemde daha çok hukuksal ve toplumsal düzen demekti.

Kabalistik yorum

16. yüzyılda Isaac Luria kavramı mistik bir anlamla yeniden yorumladı.

Emanasyon-Kırılma-Onarım: Tanrı dünyayı yaratırken, ışığını kaplara doldurdu. Bu ışık kapları kırıldı. Kırılan parçalar ve saçılan ilahi kıvılcımlar bu dünyanın içine yayıldı.

İnsanın görevi: Emirler, iyilik, dua ve manevi niyetle bu ilahi kıvılcımları yeniden birleştirmek, ruhu ve dünyayı onarmaktır. Bu, Tikkun Olam'ın mistik, evrensel anlamıdır. Dünyanın ruhsal çatlaklarını kapatmak, Tanrı ile dünya arasındaki uyumu yeniden kurmak.

Etik ve sosyal yorum: Modern çağda kavram etik bir görev olarak yorumlandı. Adalet için çalışmak, yoksullara yardım etmek, ötekileştirilen grupları desteklemek, barış, eşitlik ve dayanışma, çevreyi korumak, sosyal sorumluluk.

Özellikle Amerika'da reform ve muhafazakâr topluluklarda Tikkun Olam terimi neredeyse ‘Yahudi Sosyal Adaleti’ ile eşanlamlı hale gelmiştir.

Günümüzde Tikkun Olam

Bugün bu kavramı üç düzeyde ele alabiliriz.

Kişisel onarım: İnsanın kendi karakterini, davranışını, ilişkilerini düzeltmesi.

Toplumsal Onarım: Adalet, merhamet, eşitlik, yardımseverlik.

Kozmik Onarım: İlahi kıvılcımları toplamak, dünyayı Tanrısal düzenine yaklaştırmak.

Sloganlaşmış modern anlamı: Tikkun Olam bugün özellikle şu cümlede özetlenir: “Dünya kusurludur, biz onu onarmakla yükümlüyüz. Bu hem etik hem ruhsal bir görevdir.”

Tikkun Olam Manifestosu

Tikkun Olam Manifestosu hem klasik-mistik köklere, hem de çağdaş etik sorumluluğa dayanan özgün ve güçlü bir metindir.

Dünyayı onarmanın sessiz yemini

Dünya kırılmıştır, hem görünür çatlaklarında hem görünmez yarıklarında. Bize emanet edilen görev onarmaktır, terk etmek değil.

Her insan Tanrı'nın ışığından bir kıvılcım taşır. Her karşılaşma o kıvılcımı uyandırma fırsatıdır. Bu yüzden hiçbir insan ‘küçük’ değildir, her iyilik kozmik ağı yeniden örer. Adalet gecikmişse, dünya eksiktir. Bir ses susturulmuşsa, bir kapı kapatılmışsa, bir çocuk ağlıyorsa Tikkun Olam'ın çağrısı oradadır. Onarım, yalnızca büyük devrimlerin değil, kırık bir kalbi dinlemenin, bir yabancıya selam vermenin, bir açın elini doldurmanın sessiz adımlarıyla başlar.

Dünya mükemmel değildir, çünkü insanın eli ona dokunsun diye böyle yaratıldı. Bizim dokunuşumuz yaratılışın son cümlesidir.

Nefret, öfke, kayıtsızlık, ‘Bana ne?’ duygusu. Bunlar kırılmanın dilleridir. Biz ise merhametin, dayanışmanın ve sorumluluğun dilini konuşacağız.

Her mitsva, her iyilik, her doğru niyet dağılmış ilahi kıvılcımları toplar, evrenin derinliklerinde titreşen bir bütünlüğe doğru adım atar.

Toplumu onarmak, ruhu onarmaktır. Yoksulluk, adaletsizlik, yalnızlık, bunlar yalnız sosyal sorun değil, ruhların dolaştığı yolları kapatan karanlıklardır.

Tikkun Olam, tek bir halkın değil, evrensel insanlığın görevidir. Farklılıkları zenginlik gören, ayrılıkları köprüye dönüştüren bir dünyayı inşa etmektir.

Bu manifesto bir çağrı değil, bir yemindir. Kırık dünyanın tamircileri olacağız. Hem içerideki hem dışarıdaki yaraları saracağız.

TİKKUN OLAM İLGİLİ KÜÇÜK HİKÂYELER

Kayıp parça ve fırıncı

Şehrin küçük bir mahallesinde yaşlı bir fırıncı vardı. Her sabah ilk ekmeğini pişirmeden önce hamurdan küçük bir parça koparır, sessizce “bu parça dünyada eksik olanın payıdır” derdi.

Bir gün genç bir öğrenci dayanamadı ve sordu: “Neden hamuru eksiltiyorsun? Böyle yapınca ekmek tamamlanmıyor.”

Yaşlı fırıncı gülümsedi: “Hiçbir şey tamam değil evlat. Görevimiz eksikleri fark edip, her gün küçük bir şeyle doldurmak. Tikkun Olam, dev bir mucize değil, küçük eksikleri gönüllüce üstlenmektir…”

Ve öğrenci yıllar sonra şunu fark etti: O fırıncıdan ekmek alan, nedense günlerine daha yumuşak başlamış oluyordu.

Dünyayı onarmak büyük sözlerle değil, küçük bilinçli jestlerle başlar.

Rüzgârın taşıdığı dua

Bilge Baal Shem Tov döneminde köylerin birinde okuma yazması olmayan genç bir çoban vardı. Başkaları dua kitabından okurken o sadece şunu söylerdi: “Tanrım, yazmayı bilmiyorum. Sadece alfabenin harflerini sana gönderiyorum. Sen onları kelime yap.”

Bir gün köyde yaşlı bir bilge ortaya çıktı. Çobanın duasını duydu ve gözleri doldu. Çobana şöyle dedi: “Sen farkında değilsin ama bu dua dünyayı ayakta tutan dualardan biri.”

Çoban şaşırdı: “Nasıl olur? Ben sadece harfleri söylüyorum.”

Bilge cevap verdi: “İnsan dünyanın bütün kırıklarını onaramaz. Ama samimiyet kırıkları birleştirir. Tikkun Olam bazen bilgiden değil, niyetten doğar.”

Onarımın özü teknik değil, içtenliktir.

Cam parçası

Bir Hasidik köyde çocuklar dere kenarında oynarken bir cam parçası bulur. Cam güneşte parlayıp bir kızın elini keser. Çocuklardan biri camı uzağa fırlatmak ister.

Tam o sırada köyün yaşlı hahamı gelir, “Fırlatma. Cam keser. Ama cam aynı zamanda ışığı da yansıtır. Onu keskin tarafından değil, parlak tarafından tut” der.

Haham camı alır, dere üzerindeki bir ağacın dalına kondurur. Güneş vurduğunda cam ışığı dağıtır, küçük bir gökkuşağı oluşur.

Haham gülümser: “Kırık şeyleri yok etmek kolaydır. Onarmak, onlara yeni bir anlam vermek ister.”

Dünyayı onarmak, kırıkları atmak değil, onları ışığa dönüştürmektir.

Minik tikkun önerileri

1-Dinleyip susmak: Bir arkadaşın konuşurken sözünü kesmemeye odaklan.

Tikkun: Sessizlik, kırık iletişimi onarır.

2-Küçük onarım defteri: Bir defter tut, “Bugün kimi onardım?” yaz. Günde sadece bir cümle yaz.

Birur: Işığı fark etme pratiği.

3-Kaybolanı yerine koy: Asansörde yanlış kat düğmesine basılmışsa düzelt. Masanın altındaki unutulmuş bir eşyanın yerini araştır.

Tikkun: Düzeni sessizce geri getirmek.

4-İyi niyetli mesaj

Haftada bir kişiye sadece şunu yaz: “Seni düşünüyorum, umarım iyisindir.”

Tikkun: Gecikmiş ilgiyi güncele çevirir.

5-Kırık nesneyi dönüştür: Atmadan önce düşün: “Bunu başka neye çevirebilirim?” Bardak-çiçeklik, tişört-bez çanta gibi…

Shevira-tikkun: Kırığı dönüştürmek.

6-Kimse görmeden temizle: Sokakta, parkta veya apartmanda bir çöp topla. Kimseden takdir bekleme.

Tikkun: Gizli iyilik yap, kayıp kıvılcımları toplar.

7-İnsanlara isimleriyle hitap et: Bakkal, kargo görevlisi, güvenlik, komşuya isim sormak bir onarım biçimidir.

Tikkun: Görünmeyeni görünür kıl.

8-Susayan bitki yasası: Susuz kalmış bir bitki görürsen su ver.

Birur: Hayata temas.

9-İade ritüeli: Bulduğun bir kitabı, eşyayı veya notu sahibine ulaştır. Küçük dedektiflik yap.

Tikkun: Kaybolanı evine döndürmek.

10-Bir dakikalık affetme: Trafikte biri hata mı yaptı, tam kızacakken bir dakika bekle.

Tikkun: Kırığı büyütmek yerine, durdurmak.

11-“İyiyim” demeden önce düşün: Biri nasıl olduğunu sorduğunda otomatik 'iyiyim' deme. Bugün neysen onu söyle 'yorgunum', 'huzurluyum', 'kafam karışık'…

Birur:  İçteki kırığı tanımak.

12-Gecikmiş teşekkür: Yıllar önce yardım eden birine teşekkür mesajı yaz. Asla geç değildir. İçeride kaybolmuş ışığı yüzeye çıkarır.

13-Sessiz dua: Metroda, kalabalıkta, içinden “Buradaki herkes en az bir kırık taşıyor. Işık bulsunlar” de.

Tikkun: Niyet, görünmeyen onarımı başlatır.

14-Küçük notlar: Evin duvarına, defterine bir cümle bırak: “Acele etme”, “nefes al”, “ışık kırıklardan sızar”.

Birur: Işığı taze tut.

15- Düzelterek terk et: Bir mekandan çıkarken küçük bir şeyi düzelt. Sandalye düz, gazete sıralı, masa temiz… Kimse bilmeyecek.

Tikkun: Dünyayı fark edilmeden iyileştirmek.

7 günlük mikro Tikkun programı

Pazartesi: Birine teşekkür et.

Salı: Kaybolmuş bir şeyi yerine koy.

Çarşamba: 5 dakika sessizlik pratiği.

Perşembe: Küçük bir çöp topla.

Cuma: Birini adıyla selamla.

Cumartesi: Kırık bir şeyi dönüştür.

Pazar: Sessiz dua.

Minik Tikkun, büyük projeler gerektirmez, yorgunluğu değil farkındalığı büyütür. Lurianik öğretiye göre, her küçük eylem, ışığın kıvılcımlarını toplar.

Günde üç dakika Tikkun meditasyonu

Dakika 1-Kırığı fark et. Gözlerini kapat. Derin bir nefes al.

Bugün seni kıran bir şeyi hatırla; bir söz, bir korku, bir hata, bir eksiklik olabilir. Sadece adını koy; “Bugün kırgınlığım şudur:…”

Önemli! Çözmeye çalışma sadece gör.

Neden? Luria'ya göre onarımın ilk adımı kırığı saklamak değil, fark etmektir.

Dakika 2-Işığı çağır. Nefes verirken şunu hayal et: “Kırığın içinden ışık sızıyor.” Bu ışığı bir renkle düşün. Beyaz, altın, gümüş, ne geliyorsa… İçinden sessizce şu cümleyi söyle: “Işık kırık yerden geçer.”

Neden? Tikkun Olam zihni-kırığın içindeki kıvılcımı görünce başlar.

Dakika 3-Minik onarım niyeti. Tek bir küçük eylem seç. Bugün mutlaka yapacağın bir tikkun; birine teşekkür mesajı, çevrende ufak bir şeyi düzeltmek, birini dinlemek, bir eşyayı yerine koymak, sessiz bir iyi dilek göndermek…

Ve içinden sessizce şunu söyle: “Bugün bir kıvılcımı toplayacağım.”

Neden? Tikkun, niyet ve minik hareket kombinasyonudur.

Ritüel: Sadece bir şey büyük değil.

Meditasyonun gizli sırrı

Bu üç dakika psikolojik olarak üç bölgeye dokunur:

Farkındalık: Neye kırıldığını bilmek.

Şefkat: Kırığı ışıkla görmek.

Sorumluluk: Küçük bir onarım yapmak.

Bu kombinasyon Lurianik öğretiyi günlük şehir ruhuna eşleyen mikro-ritüele dönüştürür.

Küçük teknik notlar

Zaman ölçme: Telefonun kronometresi 3 dakikaya ayarla.

Yer: Nerede olursan ol. İdeali, her gün aynı saatte olması.

Yasak değil: Konsantre olamazsan bile yeterli…

Bu meditasyon başarısız olmaz, sadece yapmak zaten Tikkun'dur.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün