Hitler'in eski röportajları gün yüzüne çıktı

Unutulmuş bir röportajda Hitler, İsa´nın Alman, kraliyet ailesinin de Yahudi olduğunu iddia ediyor…

Janet MİTRANİ Dünya
19 Kasım 2025 Çarşamba

Medya tarihçisi Lutz Hachmeister'ın eseri 'Hitler'in Röportajları: Diktatör ve Gazeteciler' Hitler'in muhabirlerle olan ilişkilerini kapsamlı bir şekilde anlatan ilk kitap.

Adolf Hitler'in gazetecilerle olan ilişkilerini konu alan yeni bir Alman araştırması, Nazi lideriyle yapılmış, sağlam kalan en rahatsız edici iki röportajı çarpıcı bir şekilde aydınlatıyor. Bunlardan biri Hitler'in İsa'nın "Cermen" kökenli olduğunu ve Avrupa'daki kraliyet ailelerinin "aslında Yahudi" olduklarını iddia ettiği 1922 tarihli bir magazin haberi, diğeri ise 1942'de Finlandiya'da bir tren vagonunda kaydedilmiş olan ve Hitler'in özel bir ortamda konuştuğu, bilinen tek gizli kayıt. 

Medya tarihçisi Lutz Hachmeister tarafından yazılan 'Hitler's Interviews: The Dictator and the Journalists/Hitler'in Röportajları: Diktatör ve Gazeteciler' adlı kitap, 1920'lerden II. Dünya Savaşı'na kadarki dönemde Hitler'in gazetecilerle ilişkilerinin ilk kapsamlı anlatımı olup yerli ve yabancı gazeteciyle gerçekleştirdiği 100'den fazla görüşmeye dayanıyor. 

Ağustos 2024'te hayatını kaybeden Hachmeister, kitabında gazetecilerle gerçekleştirilen bu görüşmelerin Hitler'in propaganda içgüdülerinin yanında, onu derinlemesine incelenmesi gereken tehlikeli bir kişi olarak değil de bir "ödül röportajı" olarak değerlendiren medya dünyasının zaaflarını da ortaya çıkardığını savunmakta. 

Hachmeister'ın ele aldığı en çarpıcı olaylardan biri, Nürnberg ve Münih merkezli akşam gazetesi 8-Uhr-Blatt'ın bir gazeteciyi Bavyera'da yükselmekte olan bir radikali ziyarete gönderdiği 1922 sonbaharında geçiyor. O dönemde, İtalyan faşist lider Benito Mussolini henüz Roma'ya yürümüş ve uluslararası gazeteler birdenbire "bir Alman Mussolini" aramaya başlamıştı. 

Macar gazetesi Pester Lloyd ziyareti birkaç gün sonraki Berlin baskısında özetleyerek yayınlamasaydı, bu ziyaret arşivlerde kaybolup gidebilirdi. Hachmeister'ın eserinde alıntılanmış olan bu kısa telgrafta Hitler, uzun boylu, otuzlu yaşlarının ortasında sinirli bir adam ve kesik cümlelerle konuşurken büyük ölçüde söz sanatlarına dayanan eski bir poster sanatçısı olarak tasvir ediliyor. Hitler'in programı ise açık açık "belirgin antisemitizm" olarak tanımlanıyor. 

Bu habere göre Hitler kendisini ziyaret eden gazeteciye kesinlikle bir darbe yapmaya niyeti olmadığını fakat Yahudilerin asla anlayamayacağı bir "toplumsal temel" üzerine yeni bir devlet kurmak istediğini anlatıyordu. Hitler, sözde "dünyayı yozlaştıran" bir güç olarak gördüğü Marksizm'e öfkeleniyor ve hem genç Alman Cumhuriyetinin hem de eski Wilhelm monarşisinin "Yahudileştiğini" iddia ediyordu. 

Ardından da en kışkırtıcı sözler geliyordu. Belirtildiğine göre, aynı konuşmada Hitler, İsa'nın Cermen kökenli olduğunu iddia ederken, Papa VI. Alexander, Kaiser II. Wilhelm ve İngiltere Kralı VII. Edward'ın da "Yahudi" olduğu konusunda ısrar ediyordu. Edward'ın Yahudi olduğunun sözde kanıtı ise Kraliçe Victoria'nın "Wolf adında bir adam" olan doktoruyla ilişkisi olduğu söylentisi idi. 

Hachmeister'a göre yıllar önceki bu röportaj bir merak konusu değil, Hitler'in iktidara gelmesinden on yıl kadar önce, kırmızı alarm ışığı saçan bir uyarı işareti idi. İsa'nın ırksal olarak garip bir şekilde yeniden yorumlanması, Avrupa elitleri arasında gizli bir Yahudi kökenine duyulan saplantı ve tüm bir siyasi düzenin "Yahudileştirilmiş" olarak tasvir edilmesi, ileride Nazi politikasının ve en sonunda da soykırımın temellerini oluşturacak olan komplocu dünya görüşünün habercileriydi. 

Ancak hikaye medyanın bu konuya nasıl tepki verdiğini de ortaya koyuyor. Fransa'nın milliyetçi gazetesi Action Française, 8-Uhr-Blatt'ın haberini fırsat bilerek Hitler'i okuyucularına "Bavyeralı Mussolini" olarak tanıtırken, onu marjinal bir kışkırtıcıdan ziyade karizmatik ve güçlü adamlar grubunun yeni bir üyesi olarak ele almıştı. Belli ki yabancılar için renkli betimlemeler ve filtresiz söylemin birleşimi Hitler'i endişe verici olmak yerine ilgi çekici kılmıştı. 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün