Köklerini bilen rüzgardan korkmaz

Aylin GERON Yaşam
15 Ekim 2025 Çarşamba

“Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin ise kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.”

Tolstoy’un kült romanı Anna Karenina bu sözlerle başlar.

Her mutsuz ailenin kendine özgü mutsuzluğu olması şaşırtıcı değil ama gerçekten mutlu aileler birbirlerine benzer mi? Teoride ya da uygulamada ‘mutlu’ aileleri ayrıştıran nedir?

Var mıdır bunun bir formülü?

Amerikalı yazar Bruce FeilerMutlu Ailelerin Sırları kitabında bazı yöntem ve uygulamalar paylaşmış. O kadar ki kitabı New York Times Çok Satanlarda uzun süre yerini korumuş; sanki Feiler bir formül bulmuş gibi, ne dersiniz? Sorgulayıcı yapım gereği kuşkuyla yaklaştım Feiler’ın sırlarına ve işte bu konuda benden dökülenler:

“Mutlu aile” ne demek? Nasıl bir aile beliriyor gözünüzde?

Kahkahaların uçuştuğu, anne, baba ve çocuğun/çocukların doğanın içinde (orman ya da deniz kenarı) koşuşturduğu, eğlendikleri gözlerinden belli olan google görseller mi? Belki de silüet halinde bir günbatımı? Ya da sadece ellerin göründüğü birbirini sıkı sıkı tutan eller mi?

Mutlu aile aslında iki ayrı kavram; hem aile hem mutluluk olgularını irdeletiyor insana…

Mutlu aile deyince illa çocuk var mesela… Aile olmak için çocuk şart mı? Çocuksuz mutlu aile olur mu? Ona mutlu evlilik mi denir? Yakın geçmişte siyasi arenada tartışmaları yapıldı diye hatırlıyorum ve buraları es geçiyorum.

Gençlerle ve ailelerle çalıştığım için çocuklu aileler üzerinden yazıma devam ediyorum.

Mutluluk ise herkesin dileği, arzusu ve ‘hedefi’.

Yazımın başında eserine atıfta bulunduğum Tolstoy’un da bu konuda çok bilinen bir anekdotu var:

Leo Tolstoy kardeşi ile Rusya’da yemyeşil bir vadide oyun oynuyorlarmış. Birkaç yaş büyük ağabeyi Nikolay ormanın derinliğinde bir yerlerde bir yeşil dalın gömülü olduğunu anlatmış: “Dünyadaki tüm insanların mutlu olmasını sağlayacak sır bu yeşil dalın üzerinde yazılı.” Leo bu hikâyeye inanmış ve yıllarca o yeşil dalı bulmayı hayal etmiş.

Leo hayatı boyunca bu yeşil dalı aramış ve tahmin edebileceğiniz gibi bulamamış. Belki de çıkartılması gererken ders mutluluğun arayarak bulunamayacağı elde avuçta olandan yaratılacağıdır, ne dersiniz?

Feiler’e dönersek sunduğu yöntemlerin birçoğunun Amerikan aile yapısına daha kolay uygulanacağını düşünüyorum. ‘Mutlu Ailenin Sırları’ vesilesiyle öğrendiğim “Bunları biliyor musun?” testi ise dikkatinizi çekmek istediğim nokta.

Emory Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde Marshall Duke ve Robyn Fivush, aile hikayelerinin çocuklarda etkilerini araştırdı ve şaşırtıcı sonuçlar elde ettiler: Aile bireyleri arasındaki duygusal bağların gelişimine, zorlu durumlarla başedebilme, sosyal yeterlilik, özgüven, sağlıklı ilişkiler, arkadaşlık kurma becerileri, farkındalık, gibi birçok kazanım göze çarpıyor. Feiler da kitabında bu araştırmaya atıfta bulunuyor ve diyor ki Duke ve Fivush’un geliştirdiği “Bunları biliyor musun?” testi (Do You Know Scale) ile çocukların ve dolayısıyla ailelerin duygusal sağlığı ve mutluluğun doğru orantıdadır.

Test 20 sorudan oluşuyor. Soruları paylaşıyorum ve dilerim ki önce kendiniz ve hayatta olan aile büyüklerinizden kendi aile hikayenizi tamamlayın; ardından çocuklarınızla bu sorular doğrultusunda paylaşımlar yapın. Ailesini iyi tanımak ile ben farkındalıklarını besleyin. Güçlü bağları, nesillerden aktarılan birçok zenginlikleri ve farklı farklı hikayelerle dolu olduklarını hatırlasınlar, bilsinler gençler. Kuşaklararası benlik böyle gelişiyor.

  1.     Anne ve babanın nasıl tanıştığını biliyor musun?
  2.     Annenin nerede büyüdüğünü biliyor musun?
  3.     Babanın nerede büyüdüğünü biliyor musun?
  4.    Anneanne/babaanne ve büyükbaba/dedenin nerede büyüdüğünü biliyor musun?
  5.    Anneanne/babaanne ve büyükbaba/dedenin nerede tanıştıklarını biliyor musun?
  6.    Anne ve babanın nerede evlendiğini biliyor musun?
  7.    Doğumun sırasında neler olduğunu biliyor musun?
  8.   Adının kaynağını biliyor musun?
  9.   Kardeşlerin doğarken neler olduğu hakkında birşeyler biliyor musun?
  10.   Ailende en çok kime benzediğini biliyor musun?
  11.   Davranışlarının ailende en çok kimin davranışlarına benzediği biliyor musun?
  12.   Anne ve babanın gençken yaşadığı bazı hastalıkları ve yaralanmaları biliyor musun?
  13.   Anne ve babanın iyi ya da kötü deneyimlerden aldığı bazı dersleri biliyor musun?
  14.   Annenin veya babanın okuldayken başına gelen bazı şeyleri biliyor musun?
  15.   Ailenin etnik kökenini biliyor musun?
  16.   Anne-babanın gençken yaptığı bazı işleri biliyor musun?
  17.   Anne-babanın gençken aldığı ödülleri biliyor musun?
  18.   Annenin gittiği okulların isimlerini biliyor musun?
  19.   Babanın gittiği okulların isimlerini biliyor musun?
  20.   Yeterince gülümsemediği için yüzü huysuz bir pozisyonda donan bir akrabanı biliyor musun?

Artık sorular sizde. Hemen harekete geçin çünkü bu testte skorunuz ne kadar yüksek ise…

  • Özgüveniniz
  • Özdenetiminiz (başına gelenleri kontrol edebilme, sorumluluk alma)
  • İşlevsel aile ortamı
  • Akademik/duygusal/davranışsal zorluklar karşısında başedebilme beceriniz o kadar yüksek…

Bonus olarak kaygı seviyeleriniz daha düşük ve daha az davranışsal sorun yaşıyorsunuz …

Yazımın başında sihirli bir formül  var mı diye çıktık yola. Bu 20 sorunun cevabını bilmenin yeterli olacağı sonucuna varılmasını istemem.

Aile geçmişini öğren, daha güçlü ve mutlu bireylere dönüş! Keşke o kadar basit olsa… Aslında aile tarihini bilmek, o ailenin içinde bazı sağlıklı süreçlerin işlediğini gösterir. Bu süreçlerin başında kuşaklar arası iletişim gelir.
Peki, bu bilgiler kim tarafından aktarılmalı, ne zaman paylaşılmalı?

“Böyle bir yazı okudum; hadi gel evladım bak ben babanla şöyle tanıştım… Anneannen aslında göçmendi…dayın doğarken şöyle olmuştu” gibi bir yüklemeden istediğimiz kazanımları elde edemeyeceğimiz aşikar.

Emory Üniversitesi Aile Anlatıları Projesi’nin araştırmasında, aile hikâyelerinin çoğunlukla anne ve büyükanneler tarafından, aile yemeklerinde, tatil ve bayramlarda aktarıldığı görülmüş. İlginç olan, bu düzenli yemekler, tatil ve kutlamalar; birbirine bağlı, dayanışma içinde olan ailelerde daha sık yaşanıyor. Bu ritüeller, ‘kuşaklar arası benlik’ dediğimiz duygunun gelişmesine katkı sağlıyor.

Kuşaklar arası benlik, bireyin kendi yaşam öyküsünü ailesinin hikâyesiyle birlikte anlamlandırmasıdır. Köklerini, nereden geldiğini bilmek; insana pusula, dayanıklılık ve içsel güç kazandırır. Araştırmalar da gösteriyor ki, bu bilinç; zorluklar karşısında daha dirençli olmayı, uyum becerisinin artmasını ve daha olumlu psikolojik sonuçlar elde etmeyi kolaylaştırıyor.

Mutlu aile bir araya gelen, anlatan, paylaşan aile. Umarım Anna Karenina’nın da birbirine benzer bulduğu bu özelliktir. Mutsuz olmak inanın daha kolay…

Köklerini bilen rüzgardan korkmaz çünkü aile hikayeleri geçmişin yankısı değil geleceğin rehberidir.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün