İstanbul'un Belleğinde Azınlıkların İzleri

Geçtiğimiz hafta sonu İstanbul´un kültürel belleğinde derin izler bırakmış Rum, Ermeni ve Yahudi toplumlarının somut ve soyut mirasları, ´Sohbet 2025´ etkinliğinde ele alındı.

Nisya İŞMAN ALLOVİ Toplum
10 Eylül 2025 Çarşamba

İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Müzesi’nin ev sahipliği yaptığı iki günlük buluşmada, farklı disiplinlerden uzman isimler şehrin çok katmanlı hafızasına ışık tuttu.

Etkinliğin moderatörlüğünü İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Dr. Ebru Thwaites Diken ve Bellek İstanbul’un kurucusu Defne Alara Kandil üstlendi.

5-6 Eylül Pogromunu hatırlamak için yapılan sohbet serisinin ilk gününde hafızadan gastronomiye kentin toplumsal belleğinde iz bırakan başlıklara odaklanıldı.

Prof. Dr. Ömer Turan, ‘6-7 Eylül ve Hafıza’ başlıklı konuşmasında Türkiye'nin yakın tarihindeki kırılma noktalarına değindi. Moshe Aelyon, ‘Adalar ve Azınlıklar’ sunumuyla Adalar’ın çok kültürlü dokusunu aktardı. Ersin Umut Güler, Gomidas’ın müziği üzerinden dinleme ve anlamanın yollarını tartıştı. Günün son oturumunda ise Sasun Estukyan, Ermeni mutfağı ve gastronomi geleneğini katılımcılarla paylaştı.

İkinci gün ise mekânlar ve kimlikler üzerine konuşmalar gerçekleşti. Pazar günü yapılan programda da kentin hafızasında yer etmiş mekânlar ve topluluklar öne çıktı. İlber Ortaylı'nın dinleyici olarak katıldığı toplantıda verdiği bilgiler sohbeti zenginleştirdi.

Laki Vingas, ‘Geçmişten Günümüze: Büyükada Rum Yetimhanesi’ sunumunda dünyanın en büyük ahşap yapılarından birini ve onun tarihsel önemini anlattı. Silvyo Ovadya, ‘Sefarad Yahudileri ve İstanbul’ başlıklı konuşmasıyla Yahudi toplumunun şehirle kurduğu köklü ilişkilere ışık tuttu. Hraç Arslanyan, Kapalıçarşı’daki zanaat kültürünü ve bu kültürün kuşaktan kuşağa aktarımını aktardı. Mois Gabay ise Beyoğlu’nun azınlıklarla örülü tarihini paylaştı  ilgi çeken konuşmada seyircilerden gelen soruların cevaplanması ile sohbet son buldu.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün