4 Şubat 1953 tarihinde yayın hayatına başlayan La Luz de Turkiya, Cumhuriyet dönemi Türk Yahudi basın tarihinin Ladino dilindeki önemli yayın organlarından biridir. Adı ‘Türkiye’nin Işığı’ anlamına gelen gazete, yalnızca haber iletmekle kalmamış, aynı zamanda İstanbul’daki Sefarad cemaatinin kültürel hafızasını koruyan, Ladino dilini yaşatan bir edebi ve toplumsal platform işlevi görmüştür.
Sütunlarında dönemin seçkin ve farklı üsluplara sahip kalemleri bir araya gelmişti: Moşe Levi Belman, İsak Misistrano, Moşe Benbasat, Habib Gerez, Yaakov Perahya, Margrit Cohen, Aron Çiğ, Jak Dassa, Naftali Nathan, Pepo Farsi, A. Papuşado, Jozef Hazan, M. Malki, Hayim Abravanel gibi isimler, hem edebi yazılar hem de cemaat içi haberlerle gazetenin içeriğini zenginleştirmişti.
Gazete, yalnızca İstanbul’la sınırlı kalmayıp, yurt dışındaki Sefarad cemaatleriyle de kültürel köprüler kurmuştu. Bu bağlamda Latin Amerika, özellikle de Arjantin, okuyucu kitlesinin bir parçasını oluşturmuştu.
Ne var ki, gazetenin yayın serüveni uzun sürmemişti. 1 Ocak 1957 tarihli, gazetenin altıncı yılını kutlayan özel sayıda, kurucusu ve başyazarı Robert Ballı “Alegria i Tristeza” (Sevinç ve Hüzün) başlıklı yazısında okuyucularına veda etmişti.
Naim Güleryüz'ün ‘Türk Yahudi Basını Tarihi: Süreli Yayınlar’ adlı kitabından dönemin farklı gazetelerin görmeniz mümkündür.