Yaz sezonu devam ederken, Pitta´nın beden üzerindeki etkilerini ve mevsime uygun beslenme ipuçlarını dikkate alarak, belki yavaş yavaş bedenimizi dinlemeye başladık. Bedeni serin tuttukça ve fazla yormamaya özen gösterdikçe, yavaş yavaş değişimi gözlemliyoruz.
Ayurveda’nın üç temel enerjisi — Vata, Pitta ve Kapha — artık tanıdığımız kavramlar. Ateş ve su elementlerinden oluşan Pitta’nın dönüşüm enerjisini temsil ettiğini, sindirim, zekâ ve karar verme gibi birçok işlevi yönettiğini biliyoruz. Ancak fazlası hem zihni hem bedeni yakabilir; bunu yeniden hatırlamakta fayda var.
Beden-zihin-ruh dengesine baktığımızda, Pitta’nın ruhsal yönü de fiziksel etkileri kadar önemli. Hepimiz zaman zaman kendimizi fazla sabırsız, eleştirel ya da öfkeli hissedebiliriz. Bazen mükemmeliyetçilik arzusu bizi tüketir. İşte bu ruh halleri, Ayurveda’ya göre bedenimizde Pitta doshanın fazla çalıştığını gösterir.
Pittalar genellikle oldukça zeki, kararlı ve analitik kişilerdir. Hedefe nasıl ulaşacaklarını bilir, plan yapar, adım adım ilerler ve sonuç odaklıdırlar. Bu yönleri onları lider konuma getirir. Ama denge bozulduğunda, bu güçlü yanlar kişiyi zorlayabilir. Dengede olmayan bir Pitta, aşırı eleştirel olabilir; hem kendini hem başkalarını kolayca yargılar.
Sabırsızlık, öfke patlamaları, “her şey kontrolümde olmalı” hissi ve bir şeyler ters gittiğinde karşı tarafı suçlama eğilimi artar. Zihin sürekli tetikte, her şeyi yönetme çabası içindedir. Ve elbette bu içsel yangın sadece ruh halinde kalmaz, bedene de yansır.
Özellikle sindirim sistemi hemen tepki verir: Mide yanar, reflü başlar, yemekler zor hazmedilir.
Ciltte kızarıklık, akne ya da döküntüler olabilir. Gece sıcak basmaları, terlemeler, bölünen uykular...
Baş ağrıları, gözlerde hassasiyet ve sürekli yorgunluk hali...
Duygusal olarak kişi daha tahammülsüz, sert, fazla direkt ve kontrolcü̈ olabilir. Empati azalır; bu da özellikle yakın ilişkilerde sorunlara yol açabilir.
Özellikle sıcak yaz aylarında bedenimizi serin tutmanın, hafif ve serinletici gıdalarla beslenmenin öneminden daha önce bahsetmiştik. Her açıdan kendimize farkındalıkla yaklaşmak, Pitta’yı dengelemenin ilk adımıdır. “Şu an fazla sabırsızım, gereksiz yere zorluyorum, kırıcı oluyorum...” diyebilmek bile dönüşümü̈ başlatabilir.
Ardından bazı basit uygulamalar ile içsel ateşi dengelemek daha kolay bir hal alır:
Beş Duyuyla Pitta’yı Dengelemek
Yavaşlamak: Sürekli koşturmak yerine kısa molalar vermek, kendine alan açabilmek. Örneğin, yazın ortasında ağır egzersizler bedene ağır gelebilir. Zorlamadan sabah veya akşamüstü̈; yavaş yoga, hafif yürüyüş veya yüzmeyi dene.
Doğa ile temas: Yeşil alanlar, orman yürüyüşleri veya deniz kenarında vakit geçirmek.
Renklerin gücü: Mavi, yeşil ve beyaz gibi serin tonların zihni sakinleştirdiğini hissetmeyi dene.
Aromaterapi: Lavanta, nane, gül ve sandal ağacı yağlarının sinir sistemi üzerindeki sakinleştirici gücünü fark et. Boyun ve şakaklarınıza bir-iki damla gül yağı, sandal ağacı yağı veya saf gül suyu sürmek, kalbinizi yatıştırır ve duygularınızı dengeler.
Nefes & Meditasyon: Günde 10 dakika bile olsa derin nefes almak ve farkındalıkla meditasyon yapmanın zihni ne kadar rahatlattığını deneyimle.
Uyku düzeni: Eğer sosyal bir ortamda olman gerekmiyorsa, ekran karşısında geç saatlere kadar zaman harcamak yerine, 22.00 civarında yatağına yerleş.
“Azı karar, çoğu zarar” sözünü boşuna söylememişler. Pitta, doğru yönetildiği zaman bize netlik, irade ve dönüşüm gücü̈ verir. Ama ateşin gücü̈ kontrolden çıktığında hem kendimize hem çevremize zarar verebiliriz.
Acaba yavaşladığımızda zaman kaybetmiyor, belki de gerçekten kazanıyor olabilir miyiz?