Analistler, Tahran´ın saldırılara misilleme yapması halinde uzun süreli bir çatışma olabileceği konusunda uyarırken, ABD bombardımanının İran´ın nükleer kapasitesini geliştirme kararlılığını artırabileceğini belirtiyor.
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz Pazar sabahı erken saatlerde uygulamaya koyduğu İran'ın nükleer tesislerini bombalama kararı dolayısıyla İsrail'in hava saldırılarına doğrudan katılmasıyla, uzun zamandır yapmamaya yemin ettiği bir şeyi yaptı ve büyük bir dış savaşa askeri olarak müdahil oldu.
ABD’nin aralarında İran'ın yeraltındaki en güçlü şekilde korunan nükleer tesisi de bulunan üç nükleer tesise düzenlediği saldırı, Trump'ın iki dönem başkanlığı içerisindeki risklerle ve bilinmezliklerle dolu olan en büyük dış politika kumarı oldu.
Araştırmacılar, geçtiğimiz cumartesi ısrarla İran'ın artık barış yapması gerektiğini aksi takdirde daha fazla saldırıyla karşı karşıya kalacağını söyleyen Trump’ın, bu saldırıyla, Tahran'ı misilleme olarak, dünyanın en önemli petrol yolu olan Hürmüz Boğazı'nı kapatmaya, Ortadoğu'daki ABD askeri üslerine ve müttefiklerine saldırmaya, İsrail'e yönelik füze saldırısını artırmaya ve dünya çapında Amerikan ve İsrail çıkarlarına karşı vekil grupları harekete geçirmeye kışkırtabileceğini belirtiyor.
Bu tür hareketler, Trump'ın öngördüğünden daha geniş, daha uzun süreli bir çatışmaya dönüşerek, Amerika'nın Irak ve Afganistan'da giriştiği ve kendisinin de "aptalca" olarak nitelendirerek asla tekrar içine sürüklenmeyeceğine söz verdiği "sonsuz savaşların" yankılarını canlandırabilir.
Demokrat ve Cumhuriyetçi yönetimlerin eski Ortadoğu müzakerecisi Aaron David Miller açıklamasında, "İranlılar ciddi şekilde zayıfladı ve askeri yetkinliklerinde gerileme oldu. Ancak karşılık verebilecekleri her türlü asimetrik yola sahipler... Bu çabuk bitmeyecek" ifadelerini kullandı.
Trump, geçtiğimiz cumartesi geç saatlerde duyurduğu bombalama öncesinde, İran'ı nükleer programından vazgeçmek için bir anlaşmaya varma konusunda ikna etme amacıyla, yenilenmiş müzakere çağrıları ile askeri eylem tehditleri arasında gidip gelmişti.
Üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, Trump'ın Tahran'ın nükleer bir anlaşmaya varmakla ilgilenmediğine ikna olduğunu ve bundan sonra da saldırıların "yapılması gereken en doğru şey" olduğuna karar verdiğini ifade etti.
Beyaz Saray yetkilisi, Trump'ın "yüksek başarı olasılığı" güvencesini aldıktan sonra harekâta onay verdiğini belirtti. İsrail'in İran'ın nükleer ve askeri tesislerine yönelik bir haftadan uzun süren hava saldırıları, ABD’nin bu potansiyel olarak taçlandırıcı darbeyi indirme kararının önünün açılmasına sebep oldu.
