Biraz da gülelim diyorsanız Fiziksel Tiyatro Araştırmaları & Lemur Company 'Clown Jam'

Erdoğan MİTRANİ Sanat
23 Nisan 2025 Çarşamba

Fransız tiyatrosunun sembol isimlerinden, oyuncu, yönetmen, koreograf, pedagog Jacques Lecoq (1921-1999) Paris’te kurduğu fiziksel tiyatro okulunda, oyun, bufon, clown, akrobasi, maske, hareket ve jeste odaklanan kişisel tiyatro anlayışıyla sayısız tiyatrocu yetiştirmiş.

Güray Dinçol’un kurucularından olduğu Fiziksel Tiyatro ve Komedi Okulu da, Lecoq pedagojisinden ilham alarak, fiziksel tiyatronun beden ve hareket odaklı temel araçları aracılığıyla, katılımcıları bu araçlar üzerinden ortak bir üretim-yaratım sürecine dâhil ediyor. Dinçol, mezuniyet sonrası birlikte üretmek isteyen Gülden Arsal ve Pınar Akkuzu’yla birlikte, fiziksel hikâye anlatıcılığı, maske oyunculuğu, buffon, grotesk oyunculuk gibi farklı disiplinleri bir araya getirerek oluşturduğu Fiziksel Tiyatro Araştırmaları’nda ‘Şatonun Altında’yı yönetmişti. Oyun 2016’daki ilk sahnelenmesini ardından kültleşerek oynanmayı sürdürüyor. Güray Dinçol, Fiziksel Tiyatro Araştırmaları’nın festivalde prömiyer yapan ikinci yapımı ‘Haberci’nin ardından proje tasarımını yaptığı ve yönettiği, Türkiye’de eşine pek rastlanmamış çok özel bir gösteriyle izleyicinin karşısına çıkıyor ‘Clown Jam’.

Clown nedir diye başlarsak… Oyunun tanıtım bülteninde Clown o kadar güzel tarif edilmiş ki, çekinmeden alıntılıyorum:

Clown, modern bir soytarı bir palyaço, Commedia dell’arte’de ya da sirk gösterilerinde karşılaştığımız palyaçoların evrim geçirmiş çağcıl türü. Aptal, naif ve gururlu sıfatlarıyla tanımlayabileceğimiz komedi unsurlarını barındırsa da, yetişkin seyirci için tasarlanmış, doğaçlamalara, anlık durum ve tepkilere açık, her gösteride seyircisiyle birlikte yepyeni oyunlar keşfeden dinamik bir oyun kişisi. Bu bağlamda Clown gösterisi, komedinin farklı türlerinden ve farklı sanat formlarından beslenen çağdaş bir sahne disiplini.
Başarısızlığa bir güzelleme olan modern Clown, hem performansçıyı hem seyircisini kendine özgü araçlarla komik ve şiirsel bir yolculuğa davet eder. Felsefesi, başarıya değil kaybetmeye ve her şeyi kabullenmeye dayanır, oyuncudan kendini tamamen oyuna teslim etmesini ister. Clown gösterisi, hakikatin, açıklık ve kırılganlığın vazgeçilmez olduğu, oyuncunun kendi naif dünyasını, kendi biricik oyun malzemesinin keşfini ve kabulünü sağlayan ve bunu tüm neşesi, coşkusu ve oyunsuluğuyla seyirciye açan bir teatral formdur.

Gösterinin isminin Jam olmasının sebebi, seyirciyle birlikte şekillenen, kesin çizilmiş hatları olmayan, kısmi doğaçlamalar içermesi, salt tiyatrodan çok, performans sınırları içerisinde bir deneysellik, bir arayış gösterisi olmasından.

‘Clown Jam’, kabare, burlesk, grotesk, müzikal komedi, mim, çağdaş sirk, kukla, dans, müzik, fiziksel tiyatro, drag gibi farklı alanlardan gelip, Clown sanatıyla kesişimi olan parçaları bir araya getiren, kabare formunda bir varyete ve komedi şovudur. Seyircinin farklı Clown performanslarını izlerken her an kendisini de sahnede bulabileceği, tüm mekâna yayılmış interaktif bir performanstır. Bu sebeple iki bölümden oluşan ve 2,5 saat süren gösterinin her gecesi katılımcı izleyicisine farklı bir seyir deneyimi yaşatır.

Örneğin izlediğimiz gece gösterinin sunuculuğunu yapan ‘Havva The First’ görkemli fiziği ile müthiş başarılı, çok da güzel bir kadındı. Bir başka gecenin sunucusu ise Adem Mülazim’in çok etkileyici drag queen’iydi.

Neredeyse hiç konuşmadan, sadece bakışları, yüz ifadeleri, tüm bedenleriyle her bir Clown usta işi müthiş bir performans sergiliyor. Öyle ki Clown Jam, fiziksel tiyatro oyunculuğu ve modern Clown yorumu üzerine her şeyden önce benzersiz bir tiyatro dersi, Tabii ki, ayrıca müthiş eğlenceli, keyifli, kahkahalarla gülünen, iç açıcı bir gösteri.

Ataberk Öğe’nin etkileyici ışık tasarımını da unutmayalım.

16 Mayıs Baba Sahne ve sezon boyunca İstanbul sahnelerinde. Mutlaka izleyin derim.

 

Tiyatro Hayali’den iki farklı güldürü

 ‘Mercaniye Çok Yaşa’


“İzahı olmayan şeylerin mizahı olur” demiş Aziz Nesin…
Gülerek ve güldürerek baş edebiliyoruz aklımızın havsalamızın almadıklarıyla… Dönüp dolaşıp, al baştan-sil baştan maruz kaldıklarımızla… Tekerrür ettikçe çamura saplanan tarihin yapraklarıyla… Memleket dediğin su üstüne kurulu bir bahçe artık, yanaşacağımız her kıyı gurbet bize…”

Ahmet Sami Özbudak’ın geleneksel tiyatromuzdan esinlenerek yazdığı hayali kurmacası ‘Mercaniye Çok Yaşa’, neşeli oyunbazlığı; izahsız mizahı; şarkılarındaki dönem tınıları; sirto’su, longa’sı, sirtaki’si, marşlarıyla ve ibretlik karakterleriyle hem düşündürücü hem müthiş eğlendirici bir müzikli güldürü. Emrah Eren’in yönettiği oyunun dekor-kostüm tasarımını Barış Dinçel, ışık tasarımını Uğur Aksu, müziğini Deniz Bayrak, hareket düzenini Esra Yurttut üstlenmiş, şarkı sözlerini Faruk Üstün yazmış.

Osmanlı’nın son zamanları… Fonda bitmeyen savaş söylentileri ve İstanbullunun sırtında ekonomik buhran… İmparatorluğun görkemli donanması yirmi yıldır Haliç’te demirli… Hayal bu ya: içten içe çürüyen bu donanmadaki onlarca savaş gemisinden biri olan ‘Mercaniye’, aslında yıllar önce frenkten satın alınmış bir yolcu gemisi. Top teçhizatı takviyesiyle savaş gemisi kılığına sokup donanmaya katmışlar. Deniz aşığı Asaf Kaptan yirmi yıl boyunca büyük azim ve sabırla açık denizlerde kahramanlık hikâyeleri yazmayı beklemiş, Ama gelin görün ki; memleket onu da alıkoymuş kurduğu hayallerden. Kaptan, tayfaları Şerif Ali, Kazel ve Mimhal’le birlikte, bu bozuk teçhizatlı, çürük gövdeli su üstü köyüne mahkûm. Olup bitenin tek şahidi ise geminin gedikli hayaleti Mesaret…

Hem gelenekseli hem çağcıl tiyatroyu çok iyi bilen Emrah Eren, oyunu başarıyla, geçmiş döneme selam çakan modern bir komedi olarak sahneliyor. Dozunda abartılı geleneksel oyunculukla inandırıcı doğallığı ustalıkla iç içe geçiriyor. Erdem Akakçe, Sevil Akı, Bülent Çolak, Bihter Dinçel ve Fatih Koyunoğlu son derece uyumlu, dört dörtlük bir ekip oluşturuyor. Keyifle izlenecek çok eğlenceli bir çalışma. Haziran sonuna kadar hem İstanbul’da hem de bütün Türkiye’de turnede. Kaçırmayın derim.

 

   ‘Çok Büyük Romulus’ 

“Bir devlet, cinayet işlemeye hazırlanırken kendine daima vatan adını takar.”

Tiyatro Hayali dahi yazar Friedrich Dürrenmatt’ın ‘Büyük Romulus’ oyununu ‘Çok Büyük Romulus’ adıyla sahneye taşıyor. Çevirisi ve dramaturgisi Irmak Bahçeci’ye ait oyunu Emrah Eren yönetiyor. Sahne tasarımı Barış Dinçel’e, kostüm tasarım Gül Sağer’e, müzik Çağrı Beklen’e ait. Ayça Koyunoğlu’nun başını çektiği oyuncu ekibinde Buğra Ağalday, Buse Demirel, Haydar Özkan, Nazan Demir, Raşit Can ve Utku Öcal yer alıyor.

Yıl MS 476… Deli olduğuna inanılan bir İmparator... Entrikacı bir İmparatoriçe… Tiyatroya kafayı takmış bir Prenses... Kilometrelerce koşarak önemli bir haber getirse de bir türlü İmparator’u göremeyen bir asker… Tam takır kuru bakır bir hazine… Yeni bir icat... Bir pantolon imalatçısı… Kümese dönmüş bir saray… Ve tavuklar! Her yerde ömürlerini yemlenerek, dışkılayarak, yumurtlayarak sürdüren tavuklar…
Dillere destan tarihi, devasa orduları ve efsanevi savaşlarıyla dünyayı dize getiren Büyük Roma İmparatorluğu eski, güçlü günlerini geride bırakmış, yüzyıllardır süren savaşların ardından German ayak sesleri başkente yaklaşırken, haşmetli ecdadının aksine devleti sorumsuzca yönetip kurtuluş umutlarını söndüren son imparatorun kızı düşmana esir düşen nişanlısının ardından ağlarken, karısı devletin bekası için çözümler üretmeye çalışırken  Büyük Romulus’un görünürde tek derdi var: Tavuklarının yumurtlayıp yumurtlamadığı…

Kümes telleri arkasından bakakaldığımız vicdan ve adalet ise uzak bir ülke...

Dürrenmatt’ın hınzır zekâsını, dramatik ustalığını ve uzak görüşlülüğünü yansıtan yapıt, Emrah Eren ve ekibinin dinamik yorumuyla, tavuklarla oyun karakterlerinin iç içe geçtiği, tüylerin havada uçuştuğu, çılgın müziğin ve capcanlı renklerin birbirine karıştığı neşeli bir şölene dönüşüyor.

Mutlaka izlenmesi gereken, zeki, düşündürücü ve çok da komik bir güldürü. 26.04 & 24.05 Kartal Sanat Tiyatrosu, 27.04 & 19.05 Kadıköy Eğitim Sahnesi, 10.05 Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi, 27.05 Sahne Dragos’ta ve sezonda İstanbul sahnelerinde.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün