CHP ŞİŞLİ ADAYI RESUL EMRAH ŞAHAN: “Ayrımcılığa ve şiddete karşı sıfır tolerans projesi hazırlıyoruz”

Sanatın ve siyasetin içine doğan bir isim CHP Şişli Belediye Başkan Adayı Resul Emrah Şahan… İBB´de İmar Komisyonu üyeliği, İstanbul Planlama Ajansı´nın kuruculuğu ve başkanlığını yapmasının ardından, Şişli´de Siyasi Teknik Başkan Yardımcısı olan Şahan, ilçenin tüm sorunlarına hakim. Eğitimini aldığı kentsel planlama uzmanlığını, yeni nesil bir dil ve politikayla Şişli sakinleriyle paylaşmak için yola çıkan Şahan, kucaklayıcı üslubuyla dikkat çekiyor. Şişli´deki trafik ve otopark sorununa dair yaratıcı çözümler, deprem için merkezi yönetimle birlikte alınacak önlemlerin yanı sıra ilçede yaşayan azınlıklara dair de projeleriyle de umutları yeşerten Şahan, hedeflerini ŞALOM´a anlattı.

Zehra ÇENGİL Söyleşi
14 Şubat 2024 Çarşamba

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nden mezun oldunuz… Siyasetle yollarınız nasıl kesişti?

Ankara’da doğdum, siyasi bir ortamda ve ailede büyüdüm. Babam SHP’de siyasetçiydi. Çocukluğum sanat ve siyaset sofralarında geçti. Bir şehir planlamacısıyım. Planlama dediğiniz şey de tam siyasi ve politik bir alandır. Mesleğim gereği bir şehrin geleceğiyle ilgili insanların hayatına dokunan bir noktada çalışıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi benim baba ocağım. 2019’da meclis üyesi olarak başladım, İBB’de İmar Komisyonu üyeliği yaptım, İstanbul Planlama Ajansı’nın hem kuruculuğunu hem de başkanlığını üstlendim. Şişli’de de siyasi teknik başkan yardımcısı olarak görev aldım. Ekrem İmamoğlu ile yollarımız Beylikdüzü’nde kesişti, 2014’ten bu yana birlikte çalışıyoruz.

Şişli Belediye Başkanlığı için adaylık süreciniz nasıl gerçekleşti?

İstanbul’a geldiğimde ilk tanıştığım yer Şişli. Şişli’de üniversite bitirdim, evlendim, çocuğum oldu dolayısıyla hep buradaydım. Şişli’yi biliyorum, başkan yardımcılığı görevimden ve ilçeye hakimiyetimden dolayı sorunlara da hakimim. İBB, İPA tecrübelerimizi genç ve liyakatli bir kadroyla buraya aktarmak istedik. Çünkü Şişli, sadece kendinden ibaret bir ilçe değil; gündüz nüfusu 3,5 milyon olan İstanbul’un kalbi bir ilçe. Her konuyla ilgili İstanbul’un en çarpıcı örneklerini görebiliriz. Sınıfsal kutuplaşma, mekânsal kutuplaşma da dahil en derin örneklere Şişli’de şahit olursunuz. Dolayısıyla burayla ilgili somut olarak ortaya koyacağımız her şey, aynı zamanda İstanbul’dur. Ekrem Başkan’la yürüdüğüm yoldan aldığım tecrübeyi buraya da aktarmak istiyorum.

“SİYASETE YENİ NESİL BİR DİL VE POLİTİKA KAZANDIRMALIYIZ”

31 Mart seçimlerinde Şişli’deki seçmen sayısıyla ilgili bilgi verebilir misiniz?

270 bin nüfus ve 202 bin 499 seçmen var. Şu an İstanbul’da 1 milyonun üzerinde seçmenimiz ilk defa yerel seçimde oy kullanacak. Özellikle gençlerimiz. Bu rakam Şişli’de 16 bin 355. Bizim bunu gören bir yerden politikalar üretmemiz, siyasete yeni nesil bir dil ve politika kazandırmamız gerekiyor.

“Ömrümün 20 yılı Şişli’de geçti, her köşesinde anılarım var. Bir üniversite talebesi olarak girdiğim bu sokaklarda şimdi Şişli’ye farklı bir vizyon katmak hedefliyle bambaşka bir heyecanla yürüyorum” diyorsunuz. Nasıl bir duygu bu semtin belediye başkanı olacağınızı hayal etmek?

Onur verici. 41 yaşında bir şehir planlamacısıyım. Üniversite okumaya gelip, hayatını burada geçirmiş biri olarak bu görevin sorumluluğunun farkındayım. Buna layık olacağım, bu kentin vizyonuna yakışan ve sorunları çözebilecek ekiplerle birlikte, sahada seçmeni sokak sokak duyan bir belediyecilik anlayışı ile hareket edeceğiz. Bunun artık kurumsal bir kültür haline dönüştüğü, başkana göre değişmediği bir yolculuğu hayal ediyoruz.

İstanbul Vizyon 2050 planınızda belirlediğiniz, kentlerin karşı karşıya kalacağı 5 temel kriz alanına karşı meydan okuma yaklaşımımızı Şişli ölçeğinde de hayata geçireceğinizi belirtiyorsunuz. Biraz bu konudan bahsedebilir miyiz?

Türkiye GSMH’nın yüzde 7’sinin merkezi Şişli’de. Girişimcilik, yazılım ekosistemiyle ilgili en yüksek hacme sahip 68 şirketin merkezi Şişli’de. Kendi sınırları içindeki üniversitelere kayıtlı öğrencilerin sayısı 40 bin. Sadece AVM’lerin sirkülasyonu 2,7 milyon. Mecidiyeköy’deki bir otobüs durağınınki ise 700 bin. Bir İstanbullu Şişli’yi her gün tecrübe ediyor. Şişli’nin demografik yapısı değişiyor, üzerinde bir turizm, ticaret ve ulaşım baskısı var, kentsel dönüşüm gerçeği var. 2000’li yıllar sonrası yapı stoku Şişli’de sadece yüzde 10. Ciddi bir deprem gündemimiz var. Bunların hepsine ilişkin bütüncül, net, yetkisi çerçevesinde yapacaklarını ortaya koyan, yetkisini aştığı yerde de bunun siyasi savunuculuğunu yapacak bir yol haritası programlıyoruz.

“ZEMİN ALTI OTOPARKLAR YAPACAĞIZ, ŞİŞLİLİ’LERE ÖZEL OLANAKLAR SUNACAĞIZ”

Şişli’nin en büyük sorunu trafik ve otopark, bu konularda nasıl aksiyon almayı planlıyorsunuz?

24 Şubat’ta bir lansman ile tüm projelerimizi anlatmak istiyoruz. Şişli bir ana arter, ulaşımla ilgili yapacağımız projelerimiz ilçe belediyesi bazında var. Mahallelerde yol, rotasyon düzenlemeleri zaten gündemimizde. Otoparkla ilgili yenilikçi çözümlerimiz olacak. Şişli’de oturan seçmene ilişkin bir stratejimiz olmak zorunda. Bazı caddelerde üç şerit park görüyoruz. Bir kentlilik bilincine ihtiyacımız var. Biz trafik zabıtayı çok daha aktif kullanacağız. İkincisi otoparkla ilgili teknolojik çözümler gerekli. Bir arsa, yer sıkıntımız mevcut. Zemin altı otopark projesi geliştiriyoruz. Mahalleli ve Şişlili’ye özel bu otoparklardan faydalanma olanağı vereceğiz. Şişli’de oturanın özel bir ayrıcalığı olmalı. Pandemiden sonra özel araç kullanımı çok arttı, bunun da bir etkisi var. Hepsine dair önlemlerimizi alacağız.

Geçtiğimiz günlerde Cin Deresi pazarı ziyaretinizde tezgahları cansız gördüğünüzü yazdınız. Şişli ekonomisine katma değer sağlayacak fikirleriniz nelerdir?

Dünyadaki yerel yönetim anlayışı değişiyor, sorun ve potansiyeli buluşturan gerçek bir moderasyondan sorumluyuz. Şişli’de sağlık, turizm alanında pek çok istihdam var, diğer tarafta da bu kentin işsizliği, yoksulluğu var. Bunları doğru bir projeyle buluşturmak yerel yönetimin görevi. İBB’de biz bunu Bölgesel İstihdam Ofisleri ile yaptık ve 350 bin kişiye iş bulduk. Yerelde bunu daha dinamik yapabilirsiniz, daha hızlı modere edersiniz.

 

“TOPLUMUN KARDEŞLİĞİNE YAPILMAK İSTENENİ BİLİYORUZ FAKAT MAYAMIZ BUNA ASLA İZİN VERMEDİ!”

 “Yarınlarımızı planlarken, dünden bize kalanlara, tarihi dokumuza, hatıralara, kentin hafızasına sahip çıkacağız” açıklamanıza istinaden Şişli’de yoğun yaşayan azınlıklarla ilgili yeni projeleriniz olacak mı?

Bu ülkenin, toplumun kardeşliğine yıllardır yapılmak istenen şeyi biliyoruz fakat duyarlılığımız ve mayamız buna asla izin vermedi, vermeyecek. Şişli toplumsal barışın, birlikteliğin en güzel örneklerinden. Bizler aynı apartmanda yaşıyoruz, aynı otobüse biniyoruz, otopark hepimizin sorunu, ulaşımdan hepimiz dertliyiz. Farklılıklarımız bizim zenginliğimiz. Dolayısıyla ancak bir kardeşlikle her şeyi büyütebiliriz. İlçemiz 26 azınlık STK’sı olan çok önemli bir merkez. Biz yerel yönetimde bu mozaiği iyi anlatan bir politika çizmek zorundayız. Azınlıkların basılı ve dijital yayınlarının yerel yönetim tarafından desteklenmesi lazım. Şişli’nin hala geleneksel azınlık grupları için bir karnavalı yok, o mirası gösteren bir programa ihtiyacımız var. Ayrımcılığa ve şiddete karşı toplumsal duyarlılık gösterecek projeleri birlikte üretmeliyiz. Eğitim, okullarda konferanslar, seminerleri içeren ‘Şişli’de Ayrımcılığa ve Şiddete Karşı Sıfır Tolerans’ programı hazırlıyoruz. Bu sürdürülebilir olacak.  İnsanlar kendisini kentinde, evinde, sokağında güvenli hissedecek. Bu güven de ancak birbirimize sarılarak olur.

Şişli, aynı zamanda Cemal Reşit Rey, Lütfi Kırdar gibi salonlarıyla kültür sanatın da kalbinin attığı bir yer. Semte kazandırmayı planladığımız kültür merkezinden bahseder misiniz?

Şişli’de bir sene içinde kültür sanat etkinliklerine gelen insan sayısı dört milyona yakın, bu artık bir endüstriye dönüştü. AKP her şeyi metrekare hesabıyla konuşmak zorunda bıraktı bizi, gençlik politikası konuşurken gençlik merkezinin metrekaresinden bahsediyoruz. Sağlık politikasından bahsederken 10 bin metrekare hastane yapıldığı anlatılıyor. Buradaki gerçek kültür-sanat potansiyeli ile yerel yönetimin pozisyonuyla ilgili bir perspektif gerekli. Esas derdimiz bu. Kültür sanatla buluşamayan gençleri, toplumsal kesimleri nasıl buluşturacağız? Bu kentte artık sanatla buluşmak çok pahalı. Yerel yönetimlerdeki paydaşlığımızı buralardan faydalanamayan kesimlerin avantajına dönüştüreceğiz. Fulya’da Haldun Dormen Kültür Merkezi projemiz var, kendisinin de ricasıyla bir Afife Jale anıtını yarışmayla yapacağız. Sergi salonumuz olacak, ilçemizdeki aktörlerle sanat ürettiğimiz, kendisine sahne bulamayan grupları ve sanatçıları desteklediğimiz bir kültür sanat politikasıyla herkesi buluşturacağız.

“ŞİŞLİ’DE DONATI ALANLARINDAN SAĞLANAN RANT 5 MİLYAR DOLAR!”

Eğer seçilirseniz, belediye kadrosunu oluştururken hangi hususları dikkate almayı planlıyorsunuz?

Şu an zaten yürüyen bürokratik bir kadro var. Bunun yanında Şişli’nin dinamikliği ve hızını yakalaması için genç ve liyakatli, teknolojiyi, dünyayı takip eden, dünyadaki yerel yönetimleri izleyebilen bir kadro ile ancak düzgün hizmeti üretebiliriz. Yeni nesil bir belediyecilik anlayışı olmadıkça, içe kapalı, alışılagelmiş politikalarla seçmene gerçekçi çözümleri sunamıyor oluruz.

“SÖZ KONUSU DEPREMSE TÜM KAPILARI ÇALMAK DEĞİL OMZUMLA İTE İTE GİDERİM!”

Şişli’deki kentsel dönüşüm projeleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Daha önceki deprem konusunda bir yetki karmaşası olduğunu iddia ettiğiniz Şişli’de depremle ilgili ne tarz önlemler almak gündeminizde var?

Depremle ilgili 6306 ve daha önceki 5366 yasası siyasal iktidarın depremden sonra özellikle İstanbul’da rantı yaratmak için araçsallaştırdığı bir enstrüman haline dönüştü. Şişli bundan en büyük nasibi alan ilçelerden biri. İmar artışları yapılarak, donatı alanlarından yani spor, sağlık yeşil alan ve deprem toplanma alanlarından sağlanan rant 5 milyar dolar. 5 milyar dolarla az önce örneğini verdiğim 2000’den önce yapılmış yapı stokunun hepsini yenilersiniz. İstanbul depremi Türkiye’nin beka sorunu. Korkunç bir yetki karmaşası var. 25 kurum, 19 yasa ve 11 yönetmelik. Deprem konusu bir seferberlik işi. Merkezi – yerel yönetim, ilçe belediyesi, yurttaş, bilim insanları hep birlikte rota çıkarılmalı. Konuyu inşaat üzerinden konuşursak büyük yanılırız. Daha hala 6 Şubat Depremi’nin travmasını atlatmış değiliz. Olası bir depremde İstanbul’un hafriyatı sadece 4,5 yılda kalkıyor. Şişli’de kentsel dönüşümle ilgili 2-3 yüzey planımız var. Alan bazlı, bina bazlı dönüşüm ve güçlendirme. Güçlendirme önemli, depremde önce binamızdan sağ çıkmalıyız. Deprem bir afetler silsilesi yaratıyor. Gıda, hijyen, ulaşım krizi… Bütüncü bir afet planıyla ancak bunları aşabiliriz. Önce tüm masaların birbiriyle konuşması lazım. Belediye başkanı olduğumda bunun siyasi savunuculuğunu en üst yerden yapacağım. Bakanlıksa bakanlığın kapısında, Cumhurbaşkanlığı ise cumhurbaşkanlığının. Tüm kapıları sadece bir kez çalmak değil, söz konusu depremse bu kapıları omzumla ite ite giderim. Yetkimiz çerçevesinde iki bölge planımız var, buna devam edeceğiz. Yurttaşın da doğru bilgiyi rahatlıkla alacağı yer belediyemiz olacak.

Şişli’deki toplanma alanlarının durumu nedir?

Şişli’de açık yeşil alanlarımız 1000 metrekarenin altında. Yaptığımız şehir planlarında alanlar yaratabiliyoruz. Türkiye’de ilk defa metrekare başına inşaat maliyeti asgari ücreti geçti. Bir de finans ayağı var ama Şişli merkez ilçe olduğundan bir değere sahip ve kendi dönüşümünü gerçekleştirebiliyor. Doğru projelendirme, doğru planlama ve doğru yerden başlama gayretindeyiz. Bugün Şişli’de daha yeni 24 bin metrekarelik bir alan rezerv alanı ilan edildi. Ne için bilmiyoruz…

Kadınların rahatça gezdikleri, güvenli sokakları olan bir Şişli yaratmak için neler yapacaksınız?

İnsanlar kendilerini sokakta güvende hissetmek istiyor. Hem sosyal politikalar alanında hem de mekânsal boyutta çalışıyoruz. Parklar, sokaklar ve geçiş yerlerindeki karanlık sorununa eğileceğiz. İnsanlar sabah değil gece işe gittiğinden, sorunu da buradan görerek söylüyoruz ki Şişli yeniden aydınlanacak. Güvenlik önlemlerini de arttıracağız.

Ekrem İmamoğlu ile de uzun süredir bir dirsek temasınız var, kendisinin siyasi kariyerinize katkısı nedir ve gelecekte onu nerede görüyorsunuz?

Ekrem Başkan ile 2014’ten beri tanışıyorum. Bilime ve planlamaya verdiği öneme birebir tanıklık etmiş bir yol arkadaşı ve kardeşi olarak hep rol modelim oldu ve olmaya devam edecek. Siyasi ve vicdani olarak adalet duygusuna tanığım. Ben Şişli’de Ekrem Başkan’a en yüksek oyu aldırmak zorundayım, bunun için çalışacağım. Başkanın bu sert siyasi iklimde her şeye rağmen tarihinin en icracı, en sosyal demokrat belediyecilik dönemini geçirdiğini görüyoruz. Başkan bu kentte yaratılmak istenen her türlü tehlikenin karşısında durdu, bu kente muhafızlık etti. O olmasaydı şu an Kanal İstanbul inşaatı ile karşı karşıyaydık. Bu sefer İBB’yi meclisle birlikte alacağız ve halkçı belediyeye ilişkin örnekleri, deneyimlerimizi büyüterek uygulayacağız.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün