M. Scorsese´nin son başyapıtı ´DOLUNAY KATİLLERİ´ cuma vizyonda

ABD YAKIN TARİHİNİN KARA SAYFASI Film 1920´lerde topraklarında petrol çıkan Oklahoma´nın Osage ulusunun zenginleşen bireylerinin öldürülmesini soruşturan FBI ekibini merkezine alıyor. Amerikan tarihinin unutulmaması gereken bir dönemini, trajik bir insanlık ayıbını, Scorsese filmiyle ölümsüzleştiriyor. Bu destansı öykü, tansiyonu hiç düşmeyen 3 saat 26 dakikalık süresinde, sürükleyici bir polisiye gerilim formatında anlatılıyor.

Viktor APALAÇİ Sanat
18 Ekim 2023 Çarşamba

‘KILLERS OF THE FLOWERMOON’

Yön: Martin Scorsese

Sen: Martin Scorsese - Eric Roth

Gör: Rodrigo Pieto 

Müz: Robbie Robertson

Kur: Thelma Schoonmaker

Oyn: Leonardo di Caprio - Robert De Niro - Lily Gladstone - Jesse Plemons - Brendan Fraser - John Lithgow - Cara Jade Myers - Jillian Dion

 

Dünya prömiyerini yarışma dışı olarak gösterildiği Cannes Film Festivali’nde yapan Martin Scorsese’nin ‘Dolunay Katilleri / Killers of the Flower Moon’u 20 Ekim’de vizyona giriyor. Filmde Oklahoma’da petrolün bulunmasından sonra, bölge halkı Kızılderililerin zenginleşmesiyle artan Osage cinayetlerini araştırması için kurulan FBI’ın doğuşu hikâye ediliyor. David Grann’ın çok satan kitabı ‘Killers of the Flower Moon: Osage Cinayetleri ve FBI’ın Doğuşu’ndan uyarlanan filmde, yakışıklı Ernest Burkhart (Leonardo di Caprio) ve güzel Kızılderili Mollie Kyle’ın (Lily Gladstone) imkânsız aşkı üzerinden, bu karanlık dönem anlatılıyor.

1920’lerde dünyada kişi başına düşen en zengin insanlar, Osage ulusunun üyeleri idi. Onlarca insanın soğukkanlılıkla öldürülmesine, katillerin uzun süre dokunulmazlık içinde yaşamalarına otoriteler duyarsızlıkla müsaade etti. Batı Amerika tarihinin trajik ve unutulmuş bir insanlık ayıbı, titiz dedektiflik çalışması sonucu katillerin cezalandırılmaları, David Grann’ın ustalıklı bir edebiyat ve gazetecilik başarısı olarak kitaplaştırıldı. Tüm zamanların en önemli yönetmenleri arasında yer alan Martin Scorsese’nin 26. uzun metrajlı filmi ‘Dolunay Katilleri’ sanatçının ilk ‘western’i. Scorsese - Eric Roth ikilisi senaryolarında bu destansı öyküyü sürükleyici bir polisiye gerilim formatında anlatmayı tercih etmişler.  

 FBI’ın ilk yılları

Scorsese’nin filmi, tarihi gerçekleri gün ışığına çıkararak ve geçmişle yüzleşerek, bu insanlık ayıbını anlatmaya aracı oldu. Yönetmen tarihi olayları ele almanın önemini vurgulayarak “Bu müthiş bir hikâyeyi ele almanın tam zamanıydı. Onu ekrana taşımak ve Amerikan tarihinde unutulmaması gereken bir dönemi ölümsüzleştirmek önemliydi” dedi. Ayrıca filmin bu dönemde gösterime girmesinin, geçmişle yüzleşmenin ve tarihi hatırlatmanın önemini artırdığını ilave ediyor. ABD’nin yakın tarihindeki bu kara sayfayla yüzleşmesi, özgürlüğün insanların insanlıktan çıkarılmasıyla nasıl birleştiğini ve bu birleşmenin soykırım suçlarına yol açtığını ortaya çıkarıyor.

Oscar adayları arasında gösterilen film, yaratıcısının ‘sanatının zirvesi’ olarak övgü aldı. İlk dakikasından izleyiciyi saran ve 3 saat 26 dakikalık süresinde gerilimi hiç düşmeyen, ilgiyi sürekli ayakta tutan ‘Dolunay Katilleri’, yaşanan vahşetin ardındaki korkunç sırrı filmin finaline kadar taşıyor. En İyi Film ve En İyi Yönetmen dallarında Oscar’a 14 kez aday gösterilen, 2006’da ‘Köstebek / The Departed’ ile En İyi Yönetmen Ödülüyle taçlandırılan Martin Scorsese son filmiyle, bilinen eşsiz anlatımı ve kusursuz mizanseniyle ABD tarihinin köşe taşlarına ışık tutuyor.

Filmin konusuna gelince… 1920’lerde Oklahoma’daki Kızılderili birliği Osage’in üyeleri petrolün topraklarının altında olduğunu keşfeder. Artık varlık içindeki üyeler, şoförlü araçlara binmeye, konaklar inşa etmeye, çocuklarını Avrupa’ya okumaya göndermeye başlar. Ancak zenginlik, birçok cinayeti de beraberinde getirir. Gün geçtikçe artan cinayetleri araştırmaya kalkanların sonu ölüm olur. Ölenlerin sayısı 24’ü aştığında ise davaya FBI atanır. Henüz kurulma aşamasındaki FBI’a bağlı Dedektif Tom White (Jesse Plemons) ele aldığı dava için büroda bulunan Amerikalı Kızılderili dâhil olmak üzere gizli bir ekip kurar. Edgar Hoover’ın de dâhil olduğu soruşturmada, bölgeye sızmayı başaran ekip, yaşanan vahşetin arkasında korkunç bir sır olduğunu keşfeder.

Soruşturmaya eski Teksas Korucusu Tom White ile birlikte katılan John Edgar Hoover o yıl 29 yaşındaydı. Hoover 1924 ila 1972 yılları arasında FBI’a başkanlık etti. Petrol, Osage halkını dünyanın en zenginleri arasına sokunca, yerlilerin zenginliğini mümkün olduğunca manipüle eden, gasp eden ve çalan beyaz tüccarları, cinayete başvurmadan önce, hemen cezbetmişti. Filmde onları bölgenin saygınlığını kazanmış, karanlık yollardan servet edinmiş, sinsi, kurnaz manipülatör William Hale (Robert de Niro) temsil ediyor. Boş gezenin boş kalfası ama yakışıklı yeğeni Ernest Burkhart’ın (Leonardo di Caprio), bölgenin prestijli yerli ailelerinden birinin kızı Mollie ile evlenebilmesi için, William bütün hünerini kullanır. Gizli ajandasında bu evlilik sayesinde Burkhartların servetini ele geçirmek vardır.

Amca-yeğen, sırlar ve cinayetten oluşan karmaşık bir ağ örmeye başlar. I.Dünya Savaşı gazisi saf yeğeni Ernest’i avucunun içine alan, kötü kalpli William emeline ulaşmak için korkunç bir plan yapar. Ernest ile Mollie’nin umulmadık romantizmi üzerinden anlatılan ‘Dolunay Katilleri’, gerçek aşkın yolunun kelimelerle anlatılamayacak korkunç bir ihanetle kesiştiği bir western suç epiği.

Atmosfer yaratmadaki ustalığı bilinen Scorsese, demirbaş görüntü yönetmeni Rodrigo Pieto’nun desteğiyle mükemmel bir mizansene imza atıyor. 1965 Meksika doğumlu Pieto, Scorsese ile ‘Para Avcısı’, ‘İrlandalı’, ‘Silence’ filmlerinde birlikte çalıştı. Bu son iki filmiyle Oscar’a aday gösterildi. Ancak ödüle Ang Lee’nin ‘Brokeback Dağı’ ile ulaştı. Son adaylığı Dune’ ile En İyi Uyarlama Senaryo dalında ödüle ulaşabildi. Filmin senaristlerinden Eric Roth Hollywood’un sayısız ünlü yönetmeniyle çalıştı. 1945 Münih doğumlu sanatçı Oscar’a altı kez aday gösterildi. Son adaylığı Dune’ ile En İyi Uyarlama Senaryo dalında ödüle ulaşabildi. En ünlü senaryolarını ‘Forest Gump’, ‘Köstebek’, ‘Münih’, ‘Benjamin Button’un Tuhaf Hikâyesi’ için yazdı.

Epik bir suç destanı

Filmin müzik partisyonunu hazırlayan Robbie Robertson, Martin Scorsese ile The Color of Money’ ile başlayan işbirliğini ‘Casino’ ve New York Çeteleri’ filmlerinde devam etti. Kurgu sanatçısı Thelma Schoonmaker ulaştığı üç Oscar Ödülü’ne de Martin Scorsese filmleriyle (‘Kızgın Boğa’, ‘Köstebek’, ‘Göklerin Hakimi’) kazandı. Dolunay Katilleri’nin parlak oyuncu kadrosunda Leonardo di Caprio filmin yükünü omuzlarında taşırken, öne çıkan şaşırtıcı performansıyla Lily Gladstone oluyor.

Başrolde amcası William’ın manipülasyonlarından kurtulamayan, Ernest’in çocuksu acemiliğini, ilkesizliğini, çaresizliğini mükemmel oyun gücüyle canlandıran Leonardo di Caprio var. Kariyerinin tek Oscar Ödülü’nü Diriliş’ ile kazanan 59 yaşındaki aktör bu filmiyle Scorsese ile altıncı işbirliğini yapıyor. Eski yıllarda kendisini Scorsese’ye tavsiye ederek tanıştıran Robert de Niro, bu yönetmenin bir boksörü canlandırdığı ‘Kızgın Boğa’ filmiyle Oscar kazanmıştı. Sinema tarihinin gelmiş geçmiş en büyük karakter oyuncularından biri olan de Niro, sekiz Oscar adaylığından ilk ödülünü ‘Baba 2’ ile kazanmıştı.

Çiçeği burnunda Oscar’lı (‘Balina / The Whale’) Brendan Fraser filmde William Hale’in avukatı WS Hamilton’u canlandırıyor. Geçen yıl Jane Campion’a ikinci Oscar Ödülü’nü getiren The Power of the Dog’da sivrilen Jesse Plemons üst düzey FBI yöneticisi Tom White rolünde çok başarılı. Hollywood’un eski tüfeklerinden John Lithgow Savcı Peter Leaward rolünün hakkını veriyor. Bol erkekli filmin tek önemli kadın oyuncusu Lily Gladstone, Dolunay Katilleri’nin en başarılısı. ‘First Cow’dan tanıdığımız, Kızılderili bir baba ile beyaz bir annenin kızı, Montana doğumlu 37 yaşındaki aktris, bu filmiyle kariyerinde büyük bir sıçrama yapabilir. Parasına göz dikilen Mollie rolünde şaşırtıcı bir itidal ve çoğu zaman yıkıcı bir sessizlik içinde izlediğimiz Gladstone, gizemli bir hastalığa yakalandığı bölümlerde çoğu zaman gözleri ve endişeli bakışlarıyla oynuyor.

Özetle Martin Scorsese geniş kapsamlı, yoğun bir olay örgüsüne sahip etkileyici bir konuyu, 206 dakikalık süresinde, hiç bir zaman kontrolünü kaybetmeyen bir mizansen eşliğinde anlatıyor. Sürükleyici, rahatsız edici içeriğiyle takdir toplayan bu 200 milyon bütçeli film vizyona girdikten sonra Apple TV’de gösterilecek.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün