Catherine Breillat´nın ´GEÇEN YAZ´ı ve Wes Anderson´un ´ASTEROID CITY´si

50´sinde bir kadın avukatın 17 yaşındaki üvey oğluyla yaşadığı ensest ilişkiyi anlatan ´Geçen Yaz´ Cannes´da skandal yarattı. Hantal, tahammül edilemeyecek kadar geveze senaryosuyla ´Asteroid City´ Wes Anderson´un kariyerinin en sönük, en parıltısız filmi.

Viktor APALAÇİ Sanat
9 Ağustos 2023 Çarşamba

‘Geçen Yaz / L’été Dernier’

Yön: Catherine Breillat

Sen: C. Breillat - Maren Louise Kaehne - May El-Toukhy

Oyn: Léa Drucker - Olivier Rabourdin - Samuel Kircher - Clotilde Courau

Bir önceki filmi ‘Zayıflığın Kötüye Kullanılması / Abut De Faiblesse’ten on yıl sonra yaptığı ‘Geçen Yaz / L’été Dernier’ ile Catherine Breillat 76. Cannes Film Festivali’nde bir skandala sebep oldu. Ciddi sağlık sorunlarını atlatan Fransız yönetmen, üvey oğluyla yaşadığı ilişki sonrası hayatı değişen (Léa Drucker’in oynadığı) bir anneyi filminin merkezine alıyor. Film Maren Louise Kaehne’in romanından alınan May el-Toukhy’nin ‘Dronningen - Queen of Hearts’ (2019) adlı filmin yeniden çevrimi. Catherine Breillat senaryoyu Pascal Bonitzer ile müşterek yazmış. Ancak Sundance Film Festivali’nde ödül alan orijinal filmin IMDb notu 7,1 iken remake’i 5,8’de kalmış.

Filmde ev kadını Anne (Léa Drucker), kocası Pierre (Olivier Raboudin), iki kızları ve Pierre’in ilk evliliğinden 17 yaşındaki oğlu Théo (Samuel Kircher) arasındaki grup aile ilişkisi enseste dönüşür. Anne’ın şehvetli üvey oğluyla tutkulu ilişkisi akla, “koca bu ensesti öğrenince tavrı ne olcak?” sorusunu getirir. Toplumda saygın bir yere sahip ünlü bir kadın avukatın kariyerini tehlikeye atarak üvey oğluyla yaşadığı ilişki ailesini parçalama riskini de beraberinde getirir. Anne kariyerinde taciz kurbanı küçükleri ve zor durumdaki gençleri savunmakla ünlü bir avukattır. Kaderin garip cilvesi olarak ensest ilişki kurduğu üvey oğlu, genelde avukatlığını üstlendiği gençlerden biridir.

Kocası ve iki kızıyla birlikte Paris’in tepelerindeki lüks villalarında mükemmel bir uyum içinde yaşayan Anne’ın hayatı üvey oğlunun yanlarına taşınmasıyla sarsılır. Bu asi, tatminsiz, aksi ve isyankâr gencin girmesiyle ailenin dengesi alt üst olur. Örnek ev ve iş kadını olarak gösterilen Anne’ın zaaflarına teslim olup yaşadığı ilişkinin yıkıcı olduğu, Théo’nun tehlikeli, alıngan ve cüretli bir genç olduğunu ortaya koymasıyla açığa çıkar. Film, 50’li yaşlardaki bir kadının 17 yaşındaki üvey oğluyla yaşadığı seks ilişkisi ortaya çıkarsa aile dağılacak mıdır sorusuna cevap arıyor.

1948 doğumlu yönetmen, senaryo yazarı ve oyuncu Catherine Breillat 1976’dan günümüze 14 uzun metrajlı film yaptı. Senaryo yazarı olarak Breillat, aralarında ünlü yönetmenlerin de bulunduğu 30’un üstünde filmin senaryosunu yazdı. Arasında İtalyan Liliana Cavani’nin Cannes Festivalinde yarışan Deri / La Pelle’sini (1981), Marco Bellocchio ustanın Venedik’te yarışan ‘Gözler, Ağız / Gli Occhi, La Bocca’sını, vatandaşı Xavier Beauvois’nın ‘Matthieu’ye Göre / Selon Matthieu’sünü (2001) sayabiliriz. Aynı yıl Breillat ‘Kız Kardeşim / Ma Soeur filmiyle Berlin’de Manfred Salzeber Ödülü’nü kazandı. Yönetmenin kariyerinin bu en önemli filminde, ilk aşkını 12 yaşında yaşayan bir genç kızın yaz tatilindeki sarsıntılı duygusal dönüşümü anlatılır. 2002’de ‘Seks Komedidir / Sex is Comedy’ filmiyle Cannes’ın ‘Yönetmenlerin 15 Günü’ bölümünde yer aldı.

Catherine Breillat oyuncuları hakkında şunları söyledi: “Léa Drucker soğuk, oldukça kuru bir kadını canlandırıyor; onun için çok eksiksiz ve tuhaf bir rol. Karmaşık sahnelerde boyun eğmek durumunda kaldı, ama harikaydı. Genç oyuncum Samuel Kircher ilk filminde müthiş bir performans ortaya koydu.” Léa Drucker kariyerinin en önemli başarısı olan Xavier Legrand’ın ‘Velayet / Jusqu’a La Garde’ (2017) filmiyle En İyi Kadın Oyuncu César ve Lumiere Ödüllerini kazanmıştı. Filmde yıkılan bir yuvada boşanamadığı kocasından (Denis Ménochet) çocuğunu ve kendini korumaya çalışan, travma geçiren bir kadını canlandırdı. ‘Hayatının Erkeği / L’homme de sa Vie’ (2006) Léa Drucker’e Fransız Altın Küre En İyi Kadın Oyuncu Ödülünü getirdi.

 

Asteroid City

‘Asteroid City’

Yön: Wes Anderson

Sen: W. Anderson - Roman Coppola

Gör: Robert d. Yeoman

Müz: Alexandre Desplat

Kur: Barney Pilling

Oyn: Jason Schwartzman - Scarlett Johanson - Tom Hanks - Tilda Swinton - Jeffrey Wright - Edward Norton - Williem Dafoe - Adrian Brody - Steve Carell - Margot Robbie - Jeff Goldblum

Renkli hayal gücüyle drama, bilimkurgu filmleriyle izleyicisini kendi dünyasına çeken Wes Anderson, görsel mükemmellik sağlarken her şeyin parlak ve güzel olduğu bir dünyayı ayağımıza getirmekle ünlendi. 1969 Teksas doğumlu sanatçının 76. Cannes Festivaline katıldığı son filmi ‘Asteroid City’ belki de kariyerinin en sönük, parıltısız filmi.

Konu 1955’lerde fiktif bir Amerikan çöl kasabasında geçiyor. Kıdemsiz Yıldız Gözlemcileri ve Askeri Uzay Öğrencileri kongresinin programı, dünyayı değiştiren olaylarla alt üst olur. Kongrenin amacı tüm ülkeden öğrenci ve ebeveynleri birlik ve akademik rekabet için bir araya getirmektir. Bu çöl kasabasında öğrenci ve velilerin buluştuğu, bilgilerinin, deneyimlerinin ve yaşamlarının beklenmedik şekillerde örtüştüğü bir astronomi kongresi gerçekleşecektir.

Filmin senaryosu için Roman Coppola ile Wes Anderson beşinci kez bir araya geldi. Bu ikilinin önceki başarılarını sıralıyayım: ‘Köpek Adası / İsle of Dogs’ (2018) Berlin’de En İyi Yönetmen Gümüş Ayı Ödülünü kazandı, Oscar’a iki dalda aday gösterildi. Cannes Film Festivali’nin açılışında gösterilen ‘Moonrise Kingdom’un (2012) senaryosu Oscar adayları arasındaydı. ‘The Darjeeling Limited’ (2007) Venedik’te senaryo dâhil iki ödül aldı. The French Dispatch’ (2021) R. Coppola - W. Anderson birlikteliğinin başarısı sayıldı.

Ancak ikili ‘Asteroid City’de hantal, bir yere varamayan, beklentilere cevap vermeyen, tahammül edilemeyecek kadar geveze bir senaryo yazmışlar. Bu verimsiz metinden Anderson karton dekorlarla tiyatro tadında bir film yapmak istemiş. Filmlerinde yarattığı renkli dünya ve özgün mizahın kırıntısını dahi göremediğimiz Asteroid City’deki dünyayı değiştiren beklenmedik olaylar sürprizi heyecan yaratmıyor. Wes Anderson’un sıra dışı karakterlerle varoluşçu sorunlara odaklanan, tuhaf, eksantrik ve absürt hikayelerine alışık izleyicisi, bu sıkıcı, kendini tekrarlayan, yeni bir şey söylemeyen 104 dakikalık filmde, bir şeylerin değişmesini boşuna bekliyor.

Askeri uzay programı öğrenci ve ailelerinin bir yarışma için, Soğuk Savaş döneminde bir araya geldikleri filmin, sayısız ünlü oyuncuyu oynatmaktan başka bir hasleti yok. Anderson alışık olduğu baba-çocuk, anne-çocuk ilişkisini, bu filmde de annelerini kaybetmiş Steenbeck Ailesi üzerinden işliyor. Ancak alışık olduğumuz melankoli duygusu, kayıtsızlık ve şiirli sinema dili yok. ‘Rushmore’da (1998) şaşırtıcı ‘loser’ler, ‘The Royal Tenenbaums’ta (2001) şüpheli erkek ve kız kardeş ilişkileri, ‘Büyük Budapeşte Oteli’nde (2014) zero (sıfır) adlı bir yetişkin çocuk karakterine rastlarken, Asteroid City’nin senaryosunda ‘özgün bir kişilik’ yaratamamış.

Filmin açılış sahnesinde fotoğrafçı Augie Steenbeck’i (Jason Schwartzman) eşinin kaybını çocuklarına açıklayacağı çöl kasabasına varırken görürüz. Dul baba dört çocuğunu bu kasabaya büyükbabalarını (Tom Hanks) görmeleri için getirmiştir. Yıllık Junior Stargazer kongresinin güzergâhı dünyayı değiştiren olaylarla olağanüstü bir şekilde kesintiye uğrar. Kıdemsiz Yıldız Gözlemcileri ve Askeri Uzay Öğrencileri Kongresi, tüm ülkeden öğrencileri aileleriyle birlikte akademik rekabet için bir araya getireceği bir program düzenlemiştir. Ancak işler istendiği gibi gelişmez.

İki yıl önce Cannes’da ‘The French Dispatch’in görkemli oyuncu kadrosuyla kırmızı halıyı kat eden Wes Anderson, yeni filmiyle 76. Festival’in en zengin kadrosuyla boy gösterdi. Tilda Swinton, Adrien Brody, Jason Schwartzman, Margot Robbie, Edward Newton, Willem Dafoe, Jeffrey Wrigth, Steve Carell, Jeff Goldblum, Scarlett Johanson gibi Anderson’un devamlı oyuncularına bu filmde Tom Hanks de katılmış. Bazılarının 2-3 dakikalık rolü var; ama bu görkemli kadronun (Jeffrey Wright dışında) filme katkısı sıfır.

Wes Anderson’un 2009’dan beri birlikte çalıştığı Alexandre Desplat, ‘The Grand Budapest Hotel’, ‘Moonrise Kingdom’, ‘The French Dispatch’ filmlerinin müzik partisyonlarını yazmıştı. Paris doğumlu 62 yaşındaki bestekârın, ‘Büyük Budapeşte Oteli’ ve ‘Suyun Sesi’ ile kazanılmış iki En İyi Müzik Oscar Ödülü var. Wes Anderson’un yedi filmde işbirliği yaptığı görüntü yönetmeni, Filadelfiya doğumlu 72 yaşındaki Amerikalı Robert D. Yeoman, Büyük Budapeşte Oteli’ için Oscar’a aday gösterilmişti. Bol parlak renkli filmlerine alışık olduğumuz ikili Asteroid City’de yer yer siyah-beyazı tercih ediyor.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün