Görkemli seçkisi ile Filmekimi

Sonbaharın müjdecisi Filmekimi 8 - 17 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek.

Viktor APALAÇİ Sanat
6 Ekim 2021 Çarşamba

Son yılların en parlak programıyla bir sinema ziyafeti vaat eden Filmekimi İstanbul, Ankara ve İzmir’de sinemaseverlerle buluşacak. Seçkisindeki 45 filmin üçte ikisi (29 film) Cannes’da kaliteleriyle öne çıkan ve ödül kazanmış yapıtlar. Programda Altın Palmiyeli ‘Titane’, Altın Kamera Ödüllü ‘Murina’ ve Altın Aslanlı ‘Kürtaj’ da var. Bu üç filmin yaratıcıları kadın yönetmenler.

Fransa Sinovac aşısını kabul etmedi. Temmuzda festivali yerinde izlemek için Cannes’a gidemeyenler üzülmesin. Filmekimi programındaki filmlerin üçte ikisi Cannes Film Festivali’nde prömiyerlerini yapan filmler. Zengin seçkide yer alan 45 filmden 29’u Cannes’dan. Ayrıca Venedik Film Festivali’nden ödül almış ve kendinden bahsettirmiş yedi filmi izleyebileceğiz.

Bu iki festivalden en büyük ödülleri kazanan üç film Türkiye’deki prömiyerlerini Filmekimi’nde yapacak. Bunlar Altın Palmiyeli ‘Titanyum / Titane’, Altın Aslanlı ‘Kürtaj / L’Evenement ve Altın Kamera Ödüllü ‘Murina’. Hoş bir tesadüf bu filmlerin tümünün kadın yönetmenlerin elinden çıkması. (Tıpkı Oscarlı Chloé Zhao’nun ‘Nomadland’i gibi.) Ayrıca Altın Lale Ödülü sahibi Brezilya filmi ‘Madalena’ da programda yer alıyor.

Ne İzlediğim Önemli’  

Pandemi sebebiyle geçtiğimiz sene gerçekleşmeyen, sonbaharın temsilcisi Filmekimi’nin bu yılki sloganı ‘Ne İzlediğim Önemli’. Filmekimi bu sloganla iyi şeyler izlemenin seyirci gözünde ne kadar önemli bir ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Filmekimi’ni yılın en çok heyecanla beklenen festivali yapan, Cannes ve Venedik’ten sonra gelen şenlik olması.

Sinema endüstrisinin en eski, en köklü ve en görkemli bu iki etkinliğinde ödül kazanan veya kaliteleriyle öne çıkan filmler, Filmekimi’ne zengin bir malzeme sunuyor. 20. Filmekimi’nin biletleri pazartesi (4 Ekim) satışa çıkıyor. Geç kalmış sayılmazsınız. Bu yazımla okurlarımın Filmekimi seçkisinde yardımcı olabilirsem, ne mutlu bana.

Biletler passo.com.tr üzerinden, Passo perakende noktalarından ve İKSV binasındaki gişeden satın alınabilecek. Filmler beş seansta (11.00 - 13.30 - 16.00 - 19.00 ve 21.30) gösterilecek.

5-17 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek 20. Filmekimi’nin Açılış Filmi, Cannes’da ‘tek başına’ Altın Palmiye kazanan ilk kadın yönetmen olarak tarihe geçen Julia Ducournau’nun ‘Titanyum / Titane’ı. Kapanış Filmi ise Kanadalı Denis Villeneuve’ün epik bilimkurgu filmi ‘Dune’u. Devamı gelecek olan serinin bu filmine ‘Dune 1’ de denilebilir.

Filmekimi’nin altın yıldızları

Venedik Festivali’nin Leos Carax’a Mizansen Ödülü’nü kazandıran filmi ‘Annette’ görkemli bir rock opera. Amerikalı Ron - Russell Mael’in (Sparks Kardeşler) altın bir tepside sundukları senaryo ve müziklerini Fransız yönetmen çizgi dışı bir mizansenle değerlendiriyor. ‘Annette’ izleyicinin ilgisiz kalamayacağı filmlerden: Ya seversiniz ya da nefret edersiniz. Ben bu karanlık, radikal operanın, yaratıcı ve özgün olduğunu düşünenlerdenim. Leos Carax’ın kısacık kariyerine damgasını vuran bu film, müzikal türünün cüretkâr ve parlak bir örneği. Bu sinik film aynı zamanda büyüleyici ve lirik bir melodram.                                            

Programdaki diğer ödüllü filmlere gelince: Asghar Farhadi’nin ülkesi İran’a dönerek yaptığı, Cannes’dan Büyük Ödül sahibi ‘Kahraman / Hero’su, Tayvan’ın Altın Palmiyeli yönetmeni Apichatpong Weerasethakul’un Kolombiya’da çektiği, Cannes’dan Jüri Ödülü sahibi ‘Memoria’sı, aynı ödülü paylaşan, eleştirel tavrıyla ülkesi İsrail’de fırtınalar koparan Nadav Lapid’in ‘Ahed’in Dizi / Ha’Berech’i, Cannes’da Renate Reinsue’yi En İyi Kadın Oyuncu yapan, Joachim Trier’in ‘Dünyanın En Kötü İnsan’ı, Cannes’da Büyük Ödül, Kudüs’te En İyi Uluslararası Film Ödülüne ulaşan Juho Kuosmanen’in ‘6 Numaralı Kompartıman’ı, Cannes En İyi Senaryo, FİPRESCİ ve Ekümenik Jüri Ödülü sahibi, Japon yönetmen Ryusuke Hamaguchi’nin ‘Drive My Car’ını sayabiliriz.

Yazımın telefon rehberi sıkıcılığına kayma tehlikesi yaşadığının farkındayım. Ancak Filmekimi’nin zengin içerikli seçkisindeki diğer ödüllü filmleri es geçmek haksızlık olur. Kerem Ayan’ın direktörü olduğu İKSV Film Festivali, bu yıl rekor sayıda ödüllü filmi İstanbul, Ankara ve İzmirli sinemaseverlerin beğenisine sunuyor. Bunda, Filmekimi’nin resmi sponsorluğunu sürdüren Paribu Pazarlama’nın ve Yürütme Kurulu Üyesi Görkem Öztürk’ün payının da öneminin altını çizelim.

İsrailli Nadav Lapid oyuncularıyla

Festivalin kaçırılmaması gereken filmlerinden biri Altın Ayı Ödülü sahibi İsrailli yönetmen Nadav Lapid’in Cannes’dan Jüri Ödülü ile dönen ‘Ahed’in Dizi / Ha’Berech’i. Nadav Lapid, ‘Eş Anlamlılar / Synonymes’den sonra yine çok sevdiği ülkesiyle hesaplaşmasını sürdürüyor. Son derece sağlam felsefi içerikli filmiyle politik sinemanın önemli figürü haline gelen Lapid, cesur, sarsıcı ve özgün bir film yapmış. Filmin kahramanı kendini umutsuzca kaybedilmiş iki savaşın içinde bulur: biri ülkesinin özgürlüğünün ölümü, diğeri annesinin ölümü. Lapid bu eleştirel filmiyle İsrail’in sağcı politikacılarını hedef tahtasına oturtuyor.

Filmekimi’nin kaçırılmaması gereken bir filmi de usta Fransız yönetmen Bruno Dumont’un ‘France’ı. Bir kadının, bir TV programcısının portresini çizen film bizleri aynı zamanda medya dünyasının mutfağına götürüyor. Bu eleştirel filmiyle Dumont basının toplumsal hayatımızdaki yerini araştırırken TV gazeteciliğinin ipliğini pazara çıkarıyor. Siyasi hiciv ile melodram arasında gidip gelen filmde ironi ve alayın dozu çok iyi ayarlanmış. Yetenekli, karizmatik bir kadın gazeteci üzerinden, film bir ünlünün yalnızlığını ve çıkışsızlığını ustalıkla işliyor. Her role eldiven gibi uyan, Altın Palmiye Ödüllü Léa Seydoux bu filmde tek kelimeyle muhteşem. Kendisini bu hafta vizyona giren ‘No Time To Die’da James Bond kızı olarak izleyeceğiz.                                   

 

Ödüllü filmlerden bir demet 

Atlamamamız gereken ödüllü filmlerin arasında, Venedik’te Jane Campion’a En İyi Yönetmen Ödülü’nü getiren ‘The Power Of The Dog’u, aynı festivalde ödül listesine iki kez giren tek film olan Paolo Sorrentino’nun ‘The Hand Of God’u var. Sorrentino’nun filmi yarışmanın ikincilik ödülü sayılan Jüri Büyük Ödülü’nü, başrol oyuncusu Filipo Scotti, En İyi Genç Oyuncu Ödülü’nün sahibi olmuştu.

Son yılların en heyecan verici programıyla 20. yıldönümünü kutlayacak olan Filmekimi’nin seçkisindeki Cannes Film Festivali’nden ödül alarak ayrılan üç filmle, telefon rehberi sıkıcılığının sınırına gelen yazımın bu bölümünü noktalamak istiyorum. Bunlar, göz hapsinde tutulan, ülkesinden çıkması yasaklanan Cannes’daki basın konferansına Zoom’dan katılan Rus yönetmen Kirill Serebnnikov’un festivalde heyecan yaratan ve Vulcan En İyi Görüntü Ödülü’nü kazanan ‘Petrov Grip Oldu / Petrov’s Flu’su, Finlandiya’dan gelen, Belirli Bir Bakış Bölümü ödüllü Valdimar Johannsson’un ‘Kuzu’su, Cannes Kuir Palmiye Ödülü sahibi, Catherine Corsini’nin Yol Ayırımı / La Fracture’ü…

Aralarında bazılarını önceden izlediğim ve sabırsızlıkla izlemeyi beklediğim Filmekimi filmlerine ilerdeki yazılarımda etraflıca değineceğim. Bu bilgilendirme amaçlı yazımın sinefilleri sevindireceğinden hiç kuşkum yok. Ancak henüz sinema salonlarına gitmeyi planlamayan, evlerinde online platformlardan film izleme alışkanlığını sürdürmeye niyetli sinemaseverlere kötü bir haberim var. Çevrimiçi online ile film izleme olanağı yok.  Filmekimi bu yıl sadece üç salondaki fiziki gösterimlerle gerçekleşecek. Bunlar Beyoğlu Atlas, Beyoğlu ve Kadıköy Sinemaları.

Ancak Filmekimi için salonlara gitmeyi düşünmeyen okurlarıma bir müjdem var. Programda yer alan sekiz kaliteli filmi önümüzdeki günlerde MUBİ’de izleyebileceksiniz. Bu, filmlere yer bulamayanlar için de bu teselli haberi geçerli. Sekiz filmin en önemlileri Altın Palmiye Ödüllü Titanyum / Titane’ ve Hollandalı Paul Verhoeven’in skandal yaratan lezbiyen öykülü ‘Benedetta’sı. Diğerleri Çinli usta Zhang Yimou’nun ‘Bir Saniye / One Second’u, İngiliz Andrea Arnold’un ‘İnek / Cow’u, Fransız Jacques Audiard’ın ‘Paris 13. Bölge/ Les Olympiades/ Paris, 13th District’, Avusturyalı Sebastian Meise’nin ‘Great Freedom’u, Finlandiyalı Vladimar Johannson’un ‘Kuzu / Lamb’ı, İtalyan-Amerikalı Jonas Carpignano’nun ‘A Chiara’sı. Ayrıca Venedik Festivalinin En İyi Yönetmen Ödüllü Jane Campion’un ‘The Power Of The Dog’u ile aynı festivalin En İyi Senaryo Ödüllü Maggie Gyllenhaal’in ‘The Lost Daughter’ini NETFLIX’ten izleyebileceğiz.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün