Dört Özel Şabat- Dört Özel Peraşa-3

BSD “…Herhangi bir kusuru olmayan,üzerine boyundurluk geçirilmemiş tamamen kzıl bir inek getirsinler…….Koen, bir sedir dalı,bir zufa otu ve (bir miktar) kırmızı (yün iplik) alıp, (bunları) ineğin yanışına atsın.” (Bamidbar- 19:2-19:6)

Nazlı DOENYAS Kavram 1 yorum
11 Mart 2020 Çarşamba

Şabat Para

Şabat Şekalim ve Şabat Zahor’dan sonra Dört Özel Şabat’ın üçüncüsü, bu yıl 14 Mart Cumartesi gününe gelen Şabat Para’dır.

 

Bu özel Şabat’ta çıkarılan ek Sefer Tora’dan Para Aduma (kızıl inek) ile arınma mitsvasının anlatıldığı bölüm okunur. Pesah Bayramı’na yaklaşırken, bu mitsva ile Pesah arasındaki bağlantı, Bet Amikdaş zamanında, Pesah’ta Tapınağa kurban getirebilmek, Pesah kurbanından yiyebilmek için, kişinin manevi olarak arınmış, saf olması gerekliliğinin olmasıdır. Günümüzde ise bu mitsvayı, bu özel Şabat’ta Para Aduma ile manevi arınmanın anlatıldığı Tora bölümlerini okuyarak, bunlar üzerine konuşarak, günümüzdeki anlamı üzerine düşünerek yerine getiriyoruz.

Kızıl İnek- Para Aduma ritüeli; kişiyi Avi Avot Atuma-En üst düzeyde manevi kirlilik- tuma kaynağı” olan bir insan cesediyle temastan veya onunla aynı odada bulunmaktan kaynaklanan manevi kirlilik-tuma’dan kurtarmak, manevi saflığına geri döndürmek için yerine getirilen ritüeldir. Bu ritüel, Tora’da belirtildiği şekilde, sedir dalı, zufa otu, kırmızı yün iplik eşliğinde yakılan kızıl bir ineğin küllerinin saf sularla karıştırılmasıyla gerçekleştirilir (Bamidbar/Hukat peraşası 19:2-6).

Para Aduma ile arınma töreni

Para Aduma ile arınma töreni sırasında Kızıl İneği yakan, küllerini toplayan ve seremoniyi gerçekleştiren herkesin arınmış ve saf halde olmaları gerekir. Tören, Tora’nın belirttiği şekilde yerine getirildikten sonra ise; ölüyle temas etmiş olan kişi manevi olarak arınmış hale gelirken, törene iştirak edenler; Koen, kurbanı yakan kişi, küllerini toplayan kişi, hepsi tame – manevi olarak kirli- olurlar. Birinin ritüel olarak temizlenmesini sağlarken, prosedürü yapanların kirlenmesi, Para Aduma kanununu anlaşılamayan ve açıklanamayan, sadece Tanrı’ya olan inançla yerine getirilen bir mitsva sınıfına koyar.

Para Aduma’nın açıklaması

R.David Lerner Para Aduma ritüeli hakkındaki yazısında şöyle belirtir. “Midraş’a göre, geniş toplumdan birisi, R. Yohahan ben Zakay’a gelir ve Kızıl İnek ritüelini açıklamasını ister. R.ben Zakay, törende yer alan ve görünürde doğa üstü izlenimi yaratan hareketlerin hepsine mantıklı bir açıklama getirir. Daha sonra R. ben Zakay öğrencileriyle yalnız kaldığında, onlara bu törenin yapısının aslında gizem dolu olduğunu, ritüel kirliliği getirenin ölüler değil, arındıranın da kızıl ineğin külleri olmadığını anlatır. Bu ritüelin, Tanrı’nın bir hükmü olduğunu ve Tanrı’nın hükümlerinin ardındaki sebepleri insan anlayışımızla kavrayamasak da bunları uygulamakla yükümlü olduğumuzu belirtir.

Para Aduma töreni üzerine düşünüp bazı mantıklı açıklamalar getirmek mümkün olsa da, bu ritüelin amacı bize yaşam ve ölümün nasıl iç içe olduğunu hatırlatmaktır. Doğum ve ölüm anlarında yaşamın ne kadar hassas ve narin olduğunu ve her yerde var olan sonsuzluk kıvılcımlarını hatırlarız.

Spiritüel bir tören, bir hüküm, bir uygulama ile karşılaştığımızda, kendimize bunun nedenini sormalıyız. “Neden bu kural var? Biz bundan neler öğrenebiliriz? Bu hüküm dünyanın iyileşmesine nasıl bir katkı getirebilir? Bu uygulama nasıl her günümüzü yükseltip kutsal hale getirmemize yardımcı olabilir?”

Para Aduma’nın 
günümüzde anlamı

10 Mart’ta Purim’i maskeler, her zamankinden farklı kıyafetler, ziyafetler ile kutladık. Megilat Ester’i okurken hayatta görünenden daha derinlere bakmamız gerektiğini, sadece yüzeydeki bölüme yoğunlaşırsak aslında esastan ve özden uzaklaşabileceğimizi fark ettik. Parti ve eğlence odaklı gibi görünen en çılgın bayramımız bize bunu idrak ettirdiyse, her bayramın ve her özel günün aslında bize yaşamı çözümlememize yardımcı olabilecek bilgiler içerdiğinin bilinciyle artık görünenin arkasına bakmamızın zamanı da geldi demektir.

R.Lewittes Para Aduma ritüeline farklı bir yorum getiriyor: “Nedenini anlamadan, sadece yap” yaklaşımından tam olarak memnun olmayan, eski ve yeni bazı Tora öğretmenleri bu olağandışı geleneğin anlamına ışık tutmaya çalışır. Örneğin Midraş, Para Aduma ritüelinin kapsamını, manevi kirliliği, özellikle de putperestliği de arındıracak şekilde genişletir. Bu yoruma göre Kızıl İnek, altın buzağı günahı için kefaret sağlamaktadır. Buzağı, ineğin yavrusu olduğu için: “Anne gelip yavrusunun neden olduğu hasarı onarsın” (Bamidbar Rabbah 19: 8).

Kusursuzluğun, mükemmelliğin yakılışı

R.Lewittes, farklı bir şekilde bakıldığında bu arındırma ritüelinin işaret ettiği önemli bir psikolojik içgörüyü fark eder. Buna göre kusursuz kızıl bir ineğin tamamen yakılması, herhangi bir kusursuzluk kavramının yanmasını veya yok edilmesini simgeler. Bu da bize kusursuzluğun imkânsız olduğunu öğretir. Tanrı’ya, topluma, ailemize ve insanlığa karşı yükümlülüklerimizi yerine getirme sorumluluğumuz olsa da, kusursuz bir Kızıl İneği yakmak, bu ciddi zorunluluklarımızı yerine getirirken herhangi birimizin kusursuz olabileceği fikrini de sembolik olarak yakmak anlamına gelir.

Kızıl İneğin yakılması ritüelinin bize mesajı, tıpkı Tanrı’nın bizden kusursuz olmamızı beklemediği gibi, hiçbirimizin de başkalarından ya da kendinden kusursuz olmasını beklememesi gerektiğidir. Kusursuzluk ve mükemmellik Tanrı’ya mahsus özelliklerdir. Her ne kadar yaşamımızı Tanrı’nın özelliklerine benzemeyi hedefleyerek sürdürmeye çalışsak da, Tanrı gibi kusursuz ve mükemmel olamayacağımızın da bilincinde olmamız gerekir. Dahası, mükemmellik kişisel bakış açısına bağlı olan bir terimdir. Benim için kusursuzluğu, mükemmelliği oluşturan şey, bir başkasının mükemmellik olarak tanımlayabileceği şeyle aynı olmayabilir. Mükemmel Yahudi, mükemmel, arkadaş, mükemmel eş, mükemmel aile. ‘Mükemmel’ olmanın nasıl olabileceğine dair evrensel bir standart olabilir mi?

 

Mükemmellik ile farklılık

Hayatın çoğumuza öğrettiği (ve daha birçoğumuza öğretmesi gerektiği gibi) , çeşitlilik ve farklılık bir hoşgörü meselesi değil, dünyanın kendisinin özüdür.

Bu, doğa tarafından bize öğretilen bir derstir. Bu, bilim tarafından bize verilen bir derstir. Tora’nın kendisi tarafından öğretilen bir derstir, çünkü Talmud, tüm insanlığın Tanrı’nın nefesi ve Tanrı’nın imajı ile yaratılmış olan tek bir atadan, Adem’den geldiği yaratılış hikayesini açıklar. Bir kişi bir kalıpla birbirinin tamamen aynı olan sayısız madeni para basabilir. Fakat Kutsal Olan Tanrı, her insanı Adem’in kalıbı ile yaratmasına rağmen yarattıklarının hiç biri birbirine benzememektedir, her biri farklıdır (BT Sanhedrin 4: 5).

Bu, farklılıkları benimseyen ve saygı duyan bakış açısı, temel Yahudi değerlerinin yapısını oluşturur. Farklı yaşam tarzları, farklı inanç toplulukları veya farklı sosyal ideolojiler olsa da, Tanrı’nın insanı yarattığı kalıp ‘Tek’tir.

‘Mükemmel’ inek kesilir ve kendimizle ilgili edinmiş olabileceğimiz yanlış bir mükemmellik duygusunu yok eder. Aynı zamanda yok edilen, herhangi birimizin ulaşmaya çabalayabileceği tek bir mükemmellik tanımıdır.

Ve mükemmellik Kızıl İneğin dumanı içinde kayboldukça, kibir, eski kafalılık, aşırılık ve önyargılılık da yavaş yavaş kaybolur. Ritüel sırasında ateşe atılan sedir ağacı ve zufa otunun aromalarından geriye kalan ise sağlıklı bir alçakgönüllülüğün arındırıcı ve rahatlatıcı kokusudur.

Eski zamanlarda dini ritüeller, kimin ‘içeride’ kimin ‘dışarıda’ olduğunu tanımlamak için sıklıkla kullanılırdı. Kızıl İnek ritüeli de tapınağa kimin girebileceğini ve kimin dışarıda kalması gerektiğini belirliyordu. Ama bu ritüeli, günümüze uyacak şekilde okumaya çalışabilirsek, bu tören, engelleri ortadan kaldıran ve insanları, tüm insanları Tanrı’nın yeryüzündeki tapınağı olan ve çeşitlilikleriyle renk kazanan dünyamızda sahiplenip kucak açan kutsal bir barış törenine dönüşür.

 

 

Önemli Not:  Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya konu hakkında fikir vermek amacıyla Gözlem Yayınları’nın; El Gid Para El Pratikante , Bamidbar ; Mitzvot kitaplarından, www.torah.org; http://shaarcommunities.org/; www.betemunah.org; www.torahweb.org; www.torahresource.com sitelerinden derlenerek hazırlanmıştır.  Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.

 

 

*Katkıları için Rav İzak Peres’e teşekkür ederiz.

 

 

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün