SALON DÖ MOHABET - Mösyö Avramaçi, İzdivaç Programında Madam Ceni´yle Eşleşirse..

Riva HAYİM Köşe Yazısı 0 yorum
17 Haziran 2015 Çarşamba

Büyüyünce insan fark ediyor… Evde gramama ve granpapaların Ladino konuşması, kavga etmesi kadar güzel bir şey yokmuş… Onlar bu diyardan göçtükçe onların Ladino sohbetlerini, kavgalarını ve tabi ki eşsiz mizahını özler olduk.

Çocukluğumuza dair o güzel seslerin özlemiyle üç arkadaş dolaştık durduk, birbirimizi bir şekil bulduk. Ceni Palti, Henri Çiprut ve ben… Nona ve nonolarımızdan hatırlayabildiklerimizi yazdık.

Başta kim okur diye çekindik. Sonra dedik ki üç-beş kişi okur, çocukluğunu hatırlar.

Böreğe börekaz, cekete ceketikaz diyesi gelir… Durme Durme ninnisinin sözlerini anımsamak ister…

Bu bize kâfi olur. Ayde iyi okumalar!

 

 

(Televizyonda yayınlanan evlilik programlarından Aşk-ı Memnun’un sunucusu Esra Hanım, stüdyoda konuklarını ağırlamaktadır)

Sunucu: Efendim Aşk-ı Memnun izdivaç programımıza hoş geldiniz, sefa getirdiniz. Öncelikle stüdyo konuklarımıza koc-caman bir alkış.

(Stüdyoda alkış kopar)

Biliyorsunuz her hafta bir damat adayımızla gelin adayımızı tanıştırıyoruz. Bu hafta paravanın arkasındaki adayımız çok renkli. Kendisi Sefarad bir dedemiz, 80 yaşında. Hoş geldiniz Avramaçi Bey!

Avramaçi: Oşgeldik hanum.

 

Sunucu: Size Avramaçi mi diyelim? Nasıl tercih edersiniz?

 

Avramaçi: Sen Avramaçi de Çorapçı Han de, ayde tamam? No se kere munço detay!

 

Sunucu: Derim tabi ki! Heyecan var mı biraz?

 

Avramaçi: Var hanum.

 

Sunucu: Peki ne işle meşgulsünüz? Biraz anlatır mısınız?

 

Avramaçi: Çorapçıydım ben. İpek çorap na bu kadar vardı bende bir tükkan o zaman ki sen bilmezsin.

 

Sunucu: Anlıyorum Avramaçi Bey. Bravo size, hem işinde gücünde hem böyle sağlıklısınız.

 

Avramaçi: Mersi munço, teşekkürler janim. No vino la novya?

 

Sunucu: Anlayamadım?

 

Avramaçi: Yani diyorum ki namzet, yelin namzeti yelmedi mi daha?

 

Sunucu: Geldi efendim, geldi! Hemen takdim edeyim. Sizin bir talibiniz var. İki Sefarad eşleştiniz. Bu bizim program için de bir ilk olacak… İki Sefarad… Dünya televizyonlarında bir ilk! Hem-men anlaşacaksınız diye umuyorum. Kendisi Madam Ceni. O da paravanın arkasında.  Madam Ceni’ye de bir alkış lütfen.

 

(Stüdyoda alkış kopar, paravanın arkasında Sefarad bir nona -nine Ceni, elinde yelpazelenirken bir yandan da söylenmektedir)

 

Ceni: Oy! Komo de kalor hamam yibi burasi. Er kondisyonu aç sen, avre el klima!

 

Sunucu: Arkadaşlar havalandırmayı biraz açalım. Madam Ceni daha iyi mi böyle?

 

Ceni: Mersi Hanum. Esta muy kaynte! (yelpazelenir)

 

Sunucu: Buyrun efendim izdivaç başlasın… Mösyö Avramaçi, siz sorun Madam Ceni’ye bir şeyler.

 

Avramaçi: De bana Ceni, sen kimlerdensin?

 

Ceni: Büyükdede Bohor Palaçi d'Unkapan... Tanımazsın.

 

Avramaçi: Yok.

 

Ceni: De bana çorapçı mısın sen?

 

Avramaçi: Si vallahi billahi.

 

Ceni: Hade be! Gele gele geldi un çorapçi dezmazalado! Bizdeki talihe bak!

Avramaçi: Ne diyosun Madam Ceni? İşittim seni!

 

Ceni: Yok bişey demedim! İşitiyor mu kulaklar? Maşallah buena oreja! Sağlıklı adam. Kulaklar ki işitiyor, yasta bueno şimdilik.

 

Avramaçi: Mersi hanum. Yo soy tekaüt kon SSK i todo. Despues, efendime söyleyeyim,  tengo DOZ kazas!!

 

Sunucu: Ne dediniz Avramaçi Bey stüdyodaki konuklarımız da anlasın.

 

Avramaçi: SSK maaşım var, iki evim var dedim. Beyenemedi ya beni.

 

Ceni: Hayy maşallah, SSK es bueno. Dota* istemeyecek iyi bari.

(Madam Ceni sakince, başıyla onaylar)

 

Ceni: Peki de bana evlendin mi hiç sen o bivdosoz tuu?

 

Avramaçi: Evlendim tabii. Bana Hasköy’de Geri Koper de Hasköy derlerdi. Tengo un boy de 1metro 65 sentimetro, alto komo el soy!  İ ayiptir söylemesi, no me deşaron repozado las ijikas.  

 

Sunucu: Anlamadım? Geri Kuper kim?

 

Avramaçi: Ezzzzra hanum, sen bilmezsin onu yaş yetmez sende. Büyükler konuşurken de sen karışma bakayım!

 

Ceni: Sen evlendin?

 

Avramaçi: Neysa açma eski defterleri! Evlendim ama şimdi bekârım. Bir inyeto var, save inglez i fransez, maşala ama bekârlık zor iş.

 

Ceni: Un metro şeşentaisinko santimetro? Maşala maşala tam selvi boylu soz yani!

 

Avramaçi: Ne o beyenemedin mi? Esra Hanum siz söyleyin, paşa por damat no soy yoo ?

 

Ceni: Bilmiyorum vallayi vamos a ver, yöreceğiz! Yo tengo una inyeta, ama küçüktür daha torun. Ben senin kadar yaşli değilim ne de olsa!

Esta tomando ders de bale, ders de piyano, ders de tenis, ders de no se kualo, ne zaman okula yidiyor bilmiyorum ama es buena eleva, ya paso kon takdirname.

 

Avramaçi: Takdirname es bueno. Toruna bak nonayı  al!  Zavalli de ijika ya la marearon, o da senin yibi mi?

 

Ceni: (sinirlenir) Ne diyorsun be?

 

Sunucu: Aman durun. Daha birbirinizi tanımadan nasıl kırk yıllık evli çiftler gibi kavga etmeye başladınız. Biz de ilk kez şahit oluyoruz sayın seyirciler. Peki sorun Avramaçi Bey, Bayan Ceni’ye. Yemek yapmayı sever mi? Hobileri neler?

 

Avramaçi: Ben boyoz çok severim.

 

Sunucu: Yalnız bu soru bile değildi.

 

Ceni: Çok iyi yaparım paşam boyozu te çupas loz dedos, ki parmaklarını yersin!

 

Avramaçi: E biliyosan dame un tarif de boyoz. Bakalım biliyor mu?

 

Ceni: Hade yo te dare el tarif, al bi kalem i papel. Aldın mi? Yaz şimdi medyo kilo de badem ama bademi  iyisinden al. Sonra en una kaserola su koy ama ke seya agua de bever no del musluk metelos en mojo. Yazdın mı?

Sunucu: Badem boyozda var mı ki? Yanlış tarif sanki o. Dilerseniz program sonrasında verelim yemek tariflerini. Madam Ceni sevdiniz mi Mösyö Avramaçi’yi?

 

Ceni: Yok!

 

Sunucu: Siz peki Avramaçi Bey... Siz sevdiniz mi Madam Ceni’yi?

 

 Avramaçi: Yok!

 

Sunucu:

 

Avramaçi: Bojver boyozu vazyeçtim. Esta dita no’sta oyendo parese, gato por pato me respondyo. Madam Öjeni söyleee? Sen nerdensin?

 

Ceni: Yo soy de İzmir.

 

Avramaçi: Atyo köylü bu!

 

Ceni: Hade be! Uğursuz! Asıl sen köylüsün. Yaşın kaç Avramaçi?

 

Avramaçi: 80!

 

Ceni: Aha! Barminam, un pie aki, un pie en la foya. Olmaz yaşlısın.

 

Avramaçi: Madam Ceni sen kaç yaşındasın peki?

 

Ceni: 79!

 

Avramaçi: Vallayi muçaçika soz. Maşala maşala! La eshuegra de Brijit Bardo moz salyo del piyango!

 

Ceni: Ade kıskanma.

 

Avramaçi: Ezra Hanum burası komo el frijidar. Çok soğuk, ceketika verin. Üşüdüm!

 

Ceni: Yok hamam yibi burasi, kapamayın er kondisyonu! Üşüsün bu!

 

Avramaçi: Frijidar gibi bura, er kondizsyonu kapa!

 

Ceni: Yok! Hamam gibi bura, er kondizsyonu aç!

 

Sunucu: Başka şeyler konuşsanız? Hemen kavgaya başladınız..

 

Ceni: De bana!

 

Avramaçi: Kualo?

 

Ceni: Raki seversin? (şarkı söylemeye başlar) La vida dooo poor el rakiii, yo no peudoo deşaaarloo..

 

Avramaçi: Atyo la mujer salyo ayyaş, leşoz! Ezzra Hanum ben vazyeçtim bu işten!

 

Ceni: Neee? A mi ayyaş? Aydeee! Enkolgado de las paças inşallah! Uğğursuz herif!

 

Avramaçi: Ayayayay Esra Hanum, rica edeceyim muatap etmayin beni kon esta loka. Deli bu!

 

Ceni: Aaay pasensya! Bık-tım! Nerden buldunuz bu adamı? Un viejo malo me salyo talip. Ayde Mazalbaşo!

 

Sunucu: Aa durun lütfen. Daha tanışmadınız bile.

 

Ceni: Ayde git istemez böyle adam. Yaramaz!

 

Avramaçi: Mira fitija komo’sta gritando! Ben Çorapçı Han’a yidiyorum para çuğar un tavli kon los vizinos! Ezra Hanum, başka talip çikarsa bana bir telefon yap, pişin yelirim ben. Ayde alevanta!

 

Ceni: Aydee anca yidersin! Arka plaka yörelim!

 

Sunucu: Efendim bir izdivaç programımızın sonuna daha geldik. İki Sefarad’ın kavgasına tanık olduk.

 

Mösyö Avramaçiyle Madam Ceni birbirini tanımadan kavga eden çift olarak programımızda tarihe geçtiler. Şimdi bir reklam arası verelim daha sonra stüdyoda başka talihlilerimizle programımız devam edecek.

(Program biter, arkada Avramaçi’yle Ceni’nin boyoz tarifi üzerine kavga etmeye devam ettiğini görürüz)

(*) Dota, gelinin ailesi tarafından damada verilen bir nevi başlık parasıdır. Türk kültürünün tersine dota geleneğinde,  gelinin ailesi damada destek olurdu. Bu gelenek zamanla kaybolmuştur.

 

 

2 Yorum