Şans faktörü

Rudi DİRİMAN Köşe Yazısı
3 Haziran 2009 Çarşamba

Bugün Beşiktaş ile şampiyonluğunu kazanan Mustafa Denizli 1984-1985 sezonunda A takıma iki futbolcu çıkarttı. Bu futbolcular Tugay Kerimoğlu ve Bülent Korkmaz idi. Mustafa Denizli Galatasaray’dan ayrıldığı  1989 yılında  teknik direktörlük kariyeri açısından genç sayılabilirdi. Denizli 40 yaşındaydı. Bugün 40 yaşında bir teknik direktör olan Bülent Korkmaz, 1984-1985 yılında A takıma çıkıp forma şansı bulduğu zaman henüz 17 yaşındaydı. Mustafa Denizli teknik direktörken ve Bülent Korkmaz ilk defa A takımda şans bulmuşken,  futbol şube sorumlusu olan Adnan Polat bugün Galatasaray Klubü’nün başkanı.

Sezon sonunun yaklaşması ile birlikte birçok futbolcu aktif futbolculuk yaşantılarına veda etti. Milan’nın unutulmaz kaptanı Paola Maldini, 40 yaşında uzun yıllar birçok başarıya imza attığı San Siro’da 25 yıllık kariyerine veda etti. Maldini kariyerine veda ederken Curva Sud (güney kale arkası tribünündeki ateşli taraftar grubunun ismi) tarafından yuhalanarak soyunma odasına gönderildi. “Sadece Franco Baresi” tezahüratları da tecrübeli futbolcuyu son maçında derinden üzdü. Uzun yıllardır emek verdiği Milan takımının taraftarının bir bölümün bu şekilde ona veda etmesi gerçekten üzücüydü. Bu tepkinin geçmişi de bu taraftar grubuna karşı Maldini’nin yaptığı açıklamalardan kaynaklanıyor. Şampiyonlar Ligi’nde şampiyon olan Barselona’nın Teknik Direktörü Guardiola’nın kupayı Maldini’ye adaması belki de büyük kaptanı biraz da olsa teselli etmiştir.

Sezon sonuna doğru ikinci jübile haberi de İngiltere’den geldi. Blackburn Rovers takımında oynayan Tugay Kerimoğlu, West Brom Albion ile oynanan ligin son maçında sahaya çıkarak profesyonel futbol hayatına son noktayı koydu. Yüzlerinde Tugay maskesi olan binlerce seyirci dakikalarca ayakta alkışladığı Tugay’a yaptığı görevlerden dolayı teşekkür ederek. Son maçında Tugay’ı muhteşem bir tören ile uğurladılar.

Bülent Korkmaz ise futbola veda ettiği 2004-2005 yılında Galatasaray’ın jübile teklifini kabul etmemişti, Milli Takım’da Fatih Terim’in Bulgaristan maçı ile ona görev vermesi ile birlikte aktif futbol kariyerine veda etmişti.

Başka bir örnek ile devam edelim, Arsenal Henry gittikten sonra onun yerini doldurabilmek için çok uğraştı. Arsen Wenger sözleşmesinin bitimine daha iki yıl olan 30 yaşındaki en iyi adamını, vatandaşını, neden durduramadı. Henry, Wenger’e şöyle söyledi. “Siz 2-3 yıl sonra büyük bir takıma sahip olacaksınız ama ben bekleyemem. 30 yaşına geldim ve önümüzdeki iki yıl içinde bir Avrupa Kupası kazanmalıyım” Dünya Kupası’nı, Avrupa Şampiyonası’nı milli takımıyla kazanmış, Galatasaray ve Barselona’ya finalde kaybetmiş Henry, bugün Şampiyonlar Ligi Kupası’nı Barselona ile kaldırmayı başardı.

1999-2000 sezonunda UEFA Kupası’nı kaldıran o takımdan ayrılan Tugay Kerimoğlu başarısını şu şekilde açıklıyor, “Sırrım üç kelimeden oluşuyor; doğru zamanda, doğru yerde, doğru kişilerle çalışmak’’

Kuşkusuz hayat sadece kupa kaldırmaktan ibaret değil. İnsanların size saygı göstermesi de çok önemli. İnandığınız doğrunun ardından yetenek ve beceriyi birleştirdiğiniz zaman takdir edilmek için tek bir şey kalıyor o da “Şans”. Bazılarına, fazlası ile gülerken Henry örneğinde olduğu gibi, bazılarına da Maldini veya Bülent örneğinde olduğu gibi, şans pek uğramıyor. Her ne kadar tarih sayfalarında başarılı olarak kabul görseler ve inandıklarını doğrultusunda yürüseler bile.