Livni koalisyon arayışında

Erol Güney Köşe Yazısı
24 Eylül 2008 Çarşamba

İsrail’in en acil ve en zor sorunları İbrani takvimine göre 5768 yılının son günlerine de yansıdı.

19 yaşındaki genç bir Filistinli aracını  bir asker gurubu üzerine sürdü, ikisi ağır 16 kişinin yaralanmasına neden oldu. Terörist, asker gurubu içinde bulunan bir subay tarafından öldürüldü. Birkaç ay içinde üçüncü kez gerçekleşen böyle terör girişimlerinin sonlamasını için İsrail Savunma Bakanı  Ehud Barak, saldırıları gerçekleştirenlerin evlerinin yıkılmasının bir çözüm olabileceğini söyledi.

Devlet Başkanı Şimon Peres’e istifasını sunan Başbakan Ehud Olmert’in, geçen temmuz ayında Kudüs’te yapılan benzer bir saldırısı sonrasında söylediği  şu sözlerini hatırlamakta yarar var:” Doğu Kudüs’ün İsrail sınırları içinde kalmasını isteyenler, bu tür saldırıları hesaba katmalıdırlar”.

Görev Livni’de

Olmert’in istifası, protokole uygun gerçekleşti. İki yıl dokuz ay süresince başbakanlık görevini sürdüren Olmert, soğukkanlılığını korumayı başardı. İstifa etmesine rağmen yeni bir hükümet kuruluncaya dek Olmert’in birkaç hafta daha görevde kalacağını belirtmekte yarar var.

Kadima Partisi  yeni bir koalisyon hükümeti kurmak üzere İşçi ve Şas partileri ile anlaşma zemini arayışında.

Tsipi Livni, Devlet Başkanı Şimon Peres’den yeni hükümeti kurma görevini resmen aldıktan sonra bir konuşma yaptı. Livni, İşçi Partisi’nin isteklerine olumlu bir yaklaşım gösterdi, kurulacak hükümetin en önemli ortağının İşçi Partisi olacağını ve bu işbirliğinin de uzun soluklu olması gerektiğini; kararların ortaklaşa alınacağını dile getirdi. İşçi Partisi Başkanı Barak, Livni’nin konuşmasından etkilendi. Kadima- İşçi partileri görüşmeleri daha yapıcı bir havada devam edecek.

İki parti arasında verilecek ilk karar Adalet Bakanı Daniel Friedmann’ın uygulamaya koymak istediği reformlarla ilgili. Bilindiği Friedmann, Yargıtay’ın yetkilerinin daraltılmasını istiyor. İşçi Partisi ise buna karşı çıkarak, Friedmann’ın hükümetten uzaklaştırılmasını ya da bu hedefinden vazgeçmesinin sağlanmasını öneriyor.  Bu konu hakkında İşçi Partisi ile Kadima Partisi arasında  ciddi bir tartışma yaşanacağı düşünülse de sonuçta bir uzlaşmaya varılabilir.

Friedmann  uzlaşmayı kabul etmez ise, çekilmek zorunda kalabilir.

Ayrıca İşçi Partisi liderinin gelecek yıl bütçesi hakkında da itirazları var. Ama bunlara da bir çözüm bulunabilir. Kadima’da liderlik seçiminden sonra,  Savunma Bakanı Ehud Barak’ın garipsenen tutumunun aslında psikolojik bir sebebi var.  Tsahal’in tarihinde en çok madalya kazanan  asker kökenli Barak’ın bir kadından emir alması kendisine zor geliyor. Özellikle bu kişi görevlerinde göze çarpan bir yetenek göstermemiş, Kadima liderlik seçiminde de parlak bir zafer kazanmamışsa…

Ancak, Peres’ten hükümet kurma görevini aldıktan sonra Livni’nin yaptığı konuşma, bir çok kişinin fikrini değiştirdi.  Konuşması sırasında enerjik bir tavır sergileyen Livni, projelerinin Barak’ın çizgisinden uzak olmadığını, iki parti arasındaki işbirliğinin verimli sonuçları olabileceği izlenimini yarattı.

Doğal olarak bu iki politikacı arasındaki işbirliğinin çok kolay ve uzun ömürlü olamayacağı kesin. Zira Barak, her zaman başbakanlık görevinin kendisine ait olması gerektiği düşüncesini koruyacak.

Şas’ın dayatmaları

Sağlam bir koalisyon kurabilmek  her ne kadar da zor olsa Kadima, Şas Partisi ile anlaşmak zorunda. Şas uzlaşmak için: çok çocuklu ailelere yapılan ödeneklerin arttırılmasını ve Kudüs konusunun Filistinlilerle görüşmeye açılmamasını şart koşuyor.

Şas yeni kurulacak koalisyon hükümetinde Maliye Bakanı  Roni Bar-On’un görev alamamasını istiyor. Çünkü tüm maliye bakanları gibi Bar-On da çocuk ödeneklerine karşı çıkıyor.  Zira bu ödenekler sayesinde aile reisleri çalışmadan hayatlarını idame ettirmek istiyorlar.

Doğal olarak ekonomik açıdan zor durumda bulunan çok çocuklu ailelere yardım etmek gerekiyor. Ama aile reisinin bundan yararlanıp çalışmaktan vazgeçirecek kadar değil.

Yeni yılda barış umutlarının gerçeğe dönüşmesi dileğiyle Şana Tova…