Sderot`un önemi anlaşildi

Erol Güney Köşe Yazısı
9 Ocak 2008 Çarşamba

Stalingrad ile Sderot arasında ilk bakışta bir benzerlik yok; Hitlerin ordusu ile  Hamas arasında da büyük fark var. Ancak ortak noktaları: Hitler, hem stratejik hem de sembolik olarak  Stalingrad’a büyük önem veriyordu. Hitler, Stalingrad düşerse zafer kazanacağını  ve Sovyetler Birliği’nin coşkusunun kısa bir zaman süreceğini düşünmüştü.
Hamas’ın askeri kolu “ İzzetin Al- Kasam”ın 21 Kasım Salı sabahı şiddetli kassam saldırısından ve yayınladığı  bildiriden anlaşılıyor ki; Hamas Sderot’a, Hitlerin Stalingrad’a verdiği önemi veriyor.   Kassam roket saldırısını sürdürürse, Sderot halkının şehri tahliye edeceğini, bununla da kalmayarak aynı tehditle İsrail kentlerini Filistin’e katacağını  zannediyor.

Sderot halkı tatile çıktı
Rus Oligarkı, İsrail vatandaşı  Arkadi Gaydamak’ın, birkaç bir kişiye sağladığı Eilat tatili  Hamas’a yaradı.  Kassam füze saldırılarından bıkan Sderot halkı, Eilat’ın lüks otellerinde tatil yapma fırsatını kaçırmak istemediler. Bu nedenle kentten Eilat’a giden otobüslere hücum ettiler, aralarında tartışmalar hatta kavgalar çıktı. Bu görüntüler  halkın baskı altında kenti tahliye ettiği  imajını uyandırıyordu.  Özellikle yıllardan beri  bunun özlemini çeken Hamas liderleri için.
Hamas açısından Sderot’un tahliyesi  İsrail devletinin  çökmesinin başlangıcıydı. Bu nedenle şimdi ateşkesin değil, tam tersine Hamas ve İslami Cihad’ın  saldırılarının her zamankinden daha etkili olmasının  zamanıydı.
Oysa 21 Kasım tarihli Haaretz gazetesinde  Hamas liderlerinin: “ Mahmud Abbas’a İsrail ateşkes uygularsa, biz de ateşkese sadık kalacağız” sözünü verdiğini yazdı.   Haaretz, yazıda şöyle demekte: “ Artık iyice görüyoruz ki, bunlar boş sözler. Hamas, Kassam füzeleri ile çok etkili bir silah bulduğu kanısını taşıyor ve  bu silahı sonuna kadar kullanmak istiyor: Sderot’ta, Aşkelon’da, daha sonra Aşdod’da ve nihayet Tel-Aviv’de. Hamas’a  zafer yolu açık gibi görünüyor, yeter ki zincirin ilk halkası Sderot düşsün.”

Hamas’ın hatası
Hamas salı günü yaptığı iki taktik hatayla  İsrail hükümetine ve halkına Sderot’un önemini daha iyi anlatmış oldu. Böylece hükümet  ve halk Sderot’ta 6 yıldan beri süregelen huzursuzluğu şimdi daha iyi algıladı. Bundan böyle tutumunu değiştirecek.
Ayrıca dünya kamuoyunun  Sderot’ta yaşananları daha iyi kavrayacağı umut edilebilir.
 Buna karşın kamuoyu , Beit Hanun trajedisinde İsrail’in hatasını unutmayacak, BM Güvenlik Komisyonu temsilcileri İsrail’e bir “ iyi hal sertifikası” vermeyecek.  Ancak komisyon yetkilileri Salı sabahı Sderot’a geldikleri sırada bir Kassam saldırına tanık oldular.  Bu saldırı  şehir halkının yaşadığı zorluğu anlamalarını sağladı. Dünya basınında ve BM’de şimdiye dek sadece Beit Hanun trajedisi gündeme getirilmiş ve tartışılmıştı. Ama BM heyeti temsilcilerinin  tanık oldukları Kassam saldırısında, biri ağır üç  kişi  yaralandı, bir bina kullanılamaz hale  geldi.
İsrail saldırıları Hamas militanlarını hedef alsa da, bazen sivillerin yaralanmasına ve ölmesine neden olabiliyor.  Hamas’ın hedefi ise sadece siviller.
İsrail hükümeti şimdiye değin kentin savunması için talep edilen  1.2 milyar Şekel’i vermek istememiş, 260 milyon Şekel vermişti.  Şimdi  Sderot’un  öneminin ve durumunun bilincinde olan  hükümet,  güvenlik için gerekli bütçeyi ayıracak.
Sderot halkı,  İsrail devletinin radikal Filistinli örgütlere  karşı savaşında  ne denli önemli bir rol aldığını anlayacak ve ona göre hareket edecek.

Şimon Peres’in önerileri
Başbakan Yardımcısı ve İsrail’in en deneyimli devlet adamı Şimon Peres olayın çözümlenmesi için dört öneri sundu: Kassam roket saldırılarına dayanabilmesi için  Sderot kentinin binaları ve özellikle okulları sağlamlaştırılmalı, bu olanaklıdır, maddi kaynaklarla çözümlenebilir. Kassam füzelerine karşı teknolojik bir yöntem geliştirilmeli.  Hamas’ın askeri kanadının ele başları etkisiz hale getirilmeli. Barışa ulaşmak için hiçbir fırsat kaçırılmamalı; bunu yaparsak kazanırız…