Bu hafta Balat’tayız…

Selaniko Sinagogu: Balat’ın Sigri diye anılan bölgesinde bulunan bu sinagogun Fatih Sultan Mehmet döneminde Selanik’ten getirilip Balat’ta iskân edilen Yahudiler tarafından kurulduğu sanılıyor.

Naim GÜLERYÜZ Kavram
8 Haziran 2016 Çarşamba

Selaniko Sinagogu

Balat’ın Sigri diye anılan bölgesinde bulunan bu sinagogun Fatih Sultan Mehmet döneminde Selanik’ten getirilip Balat’ta iskân edilen Yahudiler tarafından kurulduğu sanılıyor.

Sinagogun ana duvarı 1893 yılı Purim Bayramı arifesi, cemaatin akşam duasını bitirip binayı terk etmesinden hemen sonra çöktü, ancak bu büyük tehlike can kaybı olmadan atlatıldı. Bir mucizeye inanan yöre sakinleri daha sonra her yıl Purim günü bu özel durum dolayısıyla bir de ‘Şükran Duası’ eklemeyi gelenek haline getirdiler. İleriki yıllarda cemaatin Purim kutlama törenini bir Balat Sinagogunda düzenlemesi geleneği oluştu.

Çalındığı 31 Ekim 1997 gününe kadar sokak kapısı üzerinde bulunan mermer levhadaki yazıdan 1926 yılında esaslı bir tamir gördüğü anlaşılan, yaklaşık 250 kişi kapasiteli sinagog 1956’da bir kez daha tamir edilmişti. 1975 yılının bir kış günü, kuvvetli kar fırtınası sonucu çatısı çökünce ibadet askıya alınmıştı. Halen ancak dört duvarı kalan mekânın bir kültür merkezine dönüştürülmesi için projelendirme ön çalışmaları devam ediyor.

Yahudi Köprüsü

XIX. yüzyılın ikinci yarısında, Cezayirlioğlu Mıgırdıç adında bir sarraf tarafından, ticari amaçla, Haliç’te Ayvansaray ile Pîrîpaşa arasında ahşap kazıklar üzerinde bir köprü yaptırılmıştı.

 Haliç'in kuzey ve güney yakalarındaki iki Yahudi yerleşim merkezini birleştiren ve  ‘Yahudi Köprüsü’ olarak anılan bu köprünün inşa tarihi ihtilaflıdır.

Diğer taraftan, bir sava göre köprü, menfaatlerine zarar verdiği kayıkçılar tarafından on gün sonra yakılıp bir daha tamir edilmemişti. [Semavi Eyice, ‘Haliç’, İslam Ansiklopedisi] Diğer bir sava göre ise, dere ağzına inşa edildiği ve dolayısıyla balıkların dereye girmesini engellediği için yıktırılmıştır. [Haluk Şahsuvaroğlu, ‘İstanbul Köprüleri’, Asırlar Boyunca İstanbul].

Yahudhaneler

Reşat Ekrem Koçu, ‘beşer altışar katlı, içlerinde otuz-elli ailenin yaşadığı’ Yahudhaneleri, ‘İstanbul un ilk apartmanları’ olarak nitelendirmektedir.

 Genellikle İstanbul’da Balat ve kısmen Hasköy’de, İzmir’de Tilkilik bölgesinde,  gelir seviyesi düşük Yahudi ailelerin ikamet ettiği bu toplu konutlarda yemek pişirme, çamaşır yıkama, çocuk bakımı ve benzeri günlük işlerin müştereken yapıldığı ve kortijo olarak anılan bir ortak alan mevcuttu. Odalar tek tek kiralanır, her bir odada bir aile yaşar, yatardı.

Kaynak: Naim A. Güleryüz, Dünden Bugüne Türkiye’de Yahudi Yerleşim Merkezleri (Baskıda)