Orada yardım edebilecek kimse var mı?

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
4 Mayıs 2016 Çarşamba

Öncelikle finansal olarak riski ne kadar güvence altına almışız diye DASK’a bakalım. Zorunlu Deprem Sigortası’nda geçen yıllara rağmen sigortalılık oran yüzde 41,5 ve poliçe sayısı 7,3 milyon. TUİK’e göre Türkiye’deki hane halkı sayısı yaklaşık 20 milyon. Yani, herkesin oturduğu kiralık ya da mülk bir evi olduğu varsayılırsa evlerin yaklaşık 1/3’ü depreme karşı sigortalı.

 Tabii, bunlar daha çok işin maddi boyutları. Kriz sonrası finansal tabloyu biraz hafifletmek için. Şimdi örnek bazı sorularla bir büyük depreme veya doğal afete ne kadar hazırız bakalım.

1

 Öncelikle, 1. derece akrabalarımız ile buluşma yerimiz belli mi? Hepimizin aynı yerde olacağının bir garantisi olmadığına göre, eğer iletişim hatları (internet, telefon) düşerse, kim kime nasıl ulaşacak? Şirkette yine kimin nerede olduğunu nasıl tespit edeceğiz?

2

 İletişim hatları düştüğünde nasıl haberleşmeyi düşünüyoruz? Yakın mesafe (genelde 3 – 10 kilometreye kadar) telsiz cihazımız var mı? Tekno marketlerde 70 – 250 TL arası birçok model mevcut.

3

 Çadır, uyku tulumu, acil tıbbi yardım, radyo, fener, şarjlı pil, ip, uzatma kablosu, baret, gözlük, eldiven, kesme / kırma malzemelerinden oluşan bir (sırt) çantamız var mı?

4

 Yardımların ulaşma süresi dünyada ortalama üç gün olarak kabul ediliyor. Bölgesel olarak bu süre daha da uzun. İletişim ve ulaşım imkânlarının kısıtlı olduğu hallerde, ambulans, itfaiye, kurtarma ekibi gelene kadar, ilk yardım ve sivil savunma tekniklerinden en çok lazım olacak kaç tanesini biliyoruz? Suni teneffüs, kalp masajı, kesik, kırık, boğulma, yanık, yangına müdahale, organize olma, vb.

5

 Yangın, elektrik, doğalgaz kaçağı ve su baskınlarını önlemek için şalter ve vanaların yerini biliyor muyuz? Yangın tüpümüz var mı, kontrolleri yapıldı mı, dolu mu?

Bu soruları arttırmak mümkün. En temel ve kritik olan bu başlıklar için yapılabilecekler aslında çok kolay ancak eğer hazır değilsek o an geldiğinde (ki umarız hiç gelmez) panik ile kayıpları arttırmak daha da mümkün.

Kriz ve Kaos Yönetimi hakkında tecrübe kazanılmaz, hazır olunur. Ne kadar hazırsak, bireysel olarak da tüzel işletmeler olarak da bu gibi durumlardan o kadar güçlü çıkarız. Özellikle KOBİ’lerde buna benzer hazırlık çalışmalarının yapılması, verilmiş emeklerin yerine konulmasında ya da korunmasında o kadar fayda sağlar.

Hazırlık yapmak isteyenler için, İstanbul Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nün www.guvenliyasam.org adında 1 saat eğitim verilen ücretsiz bir kampanyası var. Türk Kızılay’ının ilk yardım sitesi http://www.ilkyardim.org.trve AKUT gibi sivil toplum kuruluşlarının siteleri, www.akut.org.tr , ilk adım için hepimize fikir verecektir.