“Türkiye ve İsrail’de seçmen tabanına verilen mesajları iyi okumak gerekir”

Kadir Has Üniversitesi, Ortadoğu ve Afrika Araştırma Merkezi (MARC) öğretim üyesi, Doç. Dr. Ahmet Salih Bıçakcı, iki ülke ilişkilerini halkın bakış açısından değerlen-

Toplum
6 Ocak 2016 Çarşamba

Türkiye’nin İsrail ile ilişkileri bütün uluslararası sistemden soyutlayarak düşünmek doğru olmayacaktır. Türkiye bir yandan İsrail ile ilişkisini sürdürmeye çalışırken bir yandan da İsrail’le ilişki kurmayan ülkelerle diplomasisini devam ettirmek zorundadır.

Kadir Has Üniversitesi’nin 2010’dan bu yana yaptığı dış politika analizi anketinde Türk halkı, İsrail’i düşman olarak görüyor. Bu oran yüzde 60’ın altına hiç inmedi. İlginç olan şu ki İsrail ile aramız bozuk olsa da, ekonomik ilişkimiz hep arttı. Çünkü Türkiye’nin İsrail üzerinden firmalarla kırdığı Amerikan kotaları var. İsrail’in de Türkiye’de ucuz iş gücüyle yaptırdığı ve sattığı mallar var. Aramızdaki ilişki günden güne artıyor. Örneğin, Kürt petrolü, Türkiye üzerinden İsrail’e satılıyor, uzun süredir Türk TIR’ları RO-RO’larla Hayfa Limanına gidiyor ve oradan Ortadoğu’ya dağılıyor.

İlişki kurmak, iki ülke hükümeti için de politik anlamlar taşıyor çünkü Netanyahu’nun da, AKP’nin de bir seçmen tabanı var. “İsrail ile anlaşıyoruz galiba” dedikten sonra niye Hamas Lideri Halid Meşal’i çağırdı Türkiye? Tabana verilen bir mesaj var burada. Bütün bu gelişmeleri mümkün olduğunda politik düzlemde okumak gerekiyor.

Daha önceki görüşmelerde İsrail, “Türkiye’nin Gazze konusunda söz söylemeye hakkı yok” demiş, görüşmeler bu nedenle çıkmaza girmişti. Ama şu anki şartların ne olduğunu bilmiyoruz. Protokolü öğrendiğimiz anda yorum yapabiliriz. Bütün maddeler üzerinde anlaşmadan o açıklamayı yapmayacaklardır. Bir takvim yok. Uluslararası ilişkilerde ‘sapmaya’ sebep olan çok fazla gelişme ve hamle var.

İsrail kendisinin Rusya – Türkiye arasındaki çıkmazın telafisi olarak görülmesini istemiyor. Her iki ülke biraz da bölgesel ve küresel güvenlik dinamiklerinin zorlaması yüzünden birbirine yaklaşmaya başladı.  Hem İsrail’in hem de Türkiye’nin kendine göre sebepleri var. İsrail gazını Avrupa’ya satmak için bir ortağa ihtiyaç duyuyor, Türkiye’nin de enerji kaynaklarını çeşitlendirmeye ihtiyacı var.