ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, geçtiğimiz cumartesi günü İsrail ve Ürdün’ün İsrailliler ve Filistinliler arasında yaşanan şiddeti tetikleyen, Kudüs’te Tapınak Tepesi gerginliğini azaltmaya yönelik adımlar atma konusunda anlaştığını açıkladı.
Atılacak adımlar arasında Müslümanlar için Harem ül-Şerif olarak bilinen bölgenin 24 saat kameralarla izlenmesi ve İsrail’in Ürdün’ün koruyucu sıfatıyla özel ve tarihi bir rolü üstlendiğini yeniden tasdiklemesi yer alıyor.
Kerry’nin deyimiyle İsrail Başbakanı Netanyahu, Kral Abdullah’ın ‘mükemmel’ önerisini kabul ederek bölgenin 24 saat kameralarla izlenmesini kabul etti ve “Bu önlem bölgeye geniş kapsamlı bir görünürlük ve şeffaflık sağlayacak, dolayısıyla kutsal bölgenin kutsallığını bozabilecek herkes için caydırıcı bir faktör olacak” dedi.
Kerry, İsrail’in mevcut gerilimin ortaya çıkmasında kilit rol oynayan, hem Yahudiler hem de Müslümanlar için kutsal olan bölgedeki ibadet kurallarını koruyacağına ve güvenliği desteklemek için yetkililerin bir araya geleceğine dair söz verdiğini de açıkladı.
Kerry bu açıklamayı Filistin Lideri Mahmud Abbas ve Ürdün Kralı Abdullah’la gerçekleştirdiği toplantının ardından yaptı. Ynet’in internet sitesinde yayınlanan bir habere göre İsrailli politik kaynaklar açıklamada yer alan güvenlik kameralarını içeren önlemin İsrail’in bölgedeki gerginliğin sebebi olmadığını kanıtlayacak olması açısından önemli olduğunu ifade ediyor.
Bir kaynak, “İsrail’in statükoyu değiştirdiğine yönelik iddiaları çürütmek açısından bu önlem İsrail’i de yakından ilgilendiriyor. Bu önlem provokasyonun İsrail tarafından gelmediğini gösterecek. İsrail bölgenin statükosunu korumak için verdiği taahhüdü yineledi ve buna istinaden de vakıftan camiler içindeki düzeni koruması için daha fazla çaba göstermesini bekliyor” dedi. Kudüs İslam Vakfı, Tapınak Tepesi’nde Müslümanların kutsal yerlerinin yönetimini üstleniyor.
Netanyahu Tapınak Tepesinde Yahudilerin dua etmesini önleyeceğine söz verdi
İsrail Başbakanı Netanyahu Müslüman olmayanların Kudüs’teki Tapınak Tepesinde dua (ibadet) etmesine izin verilmemesi uygulamasının devam edeceğine dair verdiği taahhüdü yineledi. Bu konu son zamanlarda yaşanan gerginliğin öne çıkan sebeplerinden biri. Netanyahu konuyla ilgili olarak, “İsrail Tapınak Tepesinin değişmez statükosunu korumaya dair taahhüdünü yineliyor. Müslümanlar Tapınak Tepesinde dua edecek, Müslüman olmayanlar ise Tapınak Tepesini ziyaret edebilecek” dedi.
Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra’yı barındıran bölge iki tarihi Yahudi tapınağını da içermekteydi. Bölge hem Yahudiler hem de Müslümanlar için kutsal sayılıyor. İsrail bölgeyi 1967 yılında Altı Gün Savaşları sonrasında ele geçirmişti.
