Hillary Clinton’dan Yahudi Demokratlara İsrail mesajı

ABD’de ikinci kez Demokrat Parti’den başkanlık için adaylığını koyan Hillary Clinton, kampanyasında genel anlamda Obama’nın politikalarına sadık kalacağını gösterirken, Obama döneminde bozulan ABD-İsrail ilişkilerine farklı bir yaklaşım göstereceğinin sinyallerini veriyor.

Rakela PALOMBO Dünya
22 Nisan 2015 Çarşamba

 

ABD’de genel anlamda Demokratları destekleyen Yahudiler, Hillary Clinton’ın başkanlık adaylığı için yürüttüğü kampanyayı “Obama yönetimine genel olarak sadık, ancak İsrail ile ilişkiler konusunda yeteri kadar mesafeli” olarak yorumluyorlar.

Amerikan Yahudi Büyük Organizasyonları Konferansı Başkan Yardımcısı Malcolm Hoenlein, Clinton hakkında yayınladığı 29 Mart tarihli açıklamada Demokrat Parti’nin aday adayının politikasına değindi. Hoenlein, Clinton ile yaptığı bir telefon görüşmesi sonrası yaptığı açıklamada, “Hillary Clinton, ABD-İsrail ilişkilerinin eskisi gibi sağlam ve yapıcı temellere geri dönmesi gerektiğine inanıyor. Ortak endişelerin çözülmesi ve İsrail-Filistin görüşmelerinin aracı olmadan yeniden başlaması başta olmak üzere ortak kazanımların olduğu noktaya geri dönülmesi gerekmekte” dedi. Bu açıklamada parmağı yokmuş gibi görünse de, Obama’nın adının hiç geçmemesi ve ilişkilerin Obama yönetimi döneminde bozulduğunu ima eden, ‘yapıcı temellere dönülmesi gerektiği’ söylemi, Hillary’nin adeta bir başkasının sesini kullanarak seçim propagandası yaptığı şeklinde yorumlandı.

Diğer yandan, Amerikan İsrail Halkla İlişkiler Komitesi eski başkanlarından ve 2008 yılında olduğu gibi 2016 yılı seçimlerinde de Hillary Clinton’ın destekçilerinden Steve Grossman, “Kampanyada Clinton’ın kullandığı dil, ABD-İsrail ilişkilerinin tekrar eski sıcaklığına kavuşması ve tüm dünyanın da bunu bilmesi gerekliliğine işaret ediyor” dedi. Grossman Hillary’nin eşi ABD eski Başkanı Bill Clinton’ın başta olduğu süre boyunca Demokrat Ulusal Komitesi’nin başkanlığını da yürütmüştü. 2008 ve 2012 yıllarındaki ABD seçimlerinde Obama’ya destek veren ve önümüzdeki seçimlerde Hillary Clinton’ı desteklediğini açıklayan etkin Demokratlardan Barbara Goldberg Goldman, Obama’nın İsrail’e zarar verebileceği fikrinin utanç verici olduğunu ve Clinton’dan daha fazla Amerikalı Yahudi’yi Demokratlara oy vermeye teşvik edebilmek için içişlerine önem vermeye çağırdı.

Clinton çifti ile yıllar boyu sıcak ilişkiler içinde olan bazı Yahudi Demokratlar, Hillary’nin Obama’ya saldırır gibi görünerek, Obama’nın destekçilerini soğutmayı göze alamayacağını belirtiyorlar. İsrail’i destekleyen grupta söz sahibi ve doksanlı yıllarda Clinton çiftiyle birlikte çalışan güvenilir bir kaynağa göre, Clinton’ın kurması gereken denge çok zor. Obama ve Clinton, ABD’nin İsrail- Filistin barış süreci politikaları ve dünyadaki güçlerin İran’la nükleer güç konusunda görüşmeye oturmaları konularında yıllardır birbirleriyle ters düşüyorlar. Obama geçtiğimiz ay açıklanan İran’la nükleer müzakerelerin oturtulduğu çerçeveye destek verirken, İsrail Başbakanı Netanyahu bu anlaşmanın gerçekleşmesinin İran’ı nükleer silahlanmada özgür bırakacağını ve bunun İsrail’in varlığını tehlikeye atacağını söylemişti.

Obama hükümetinin ilk döneminde dışişleri bakanlığı görevini yürüten Clinton, başarıyla sonuçlanmasa da İsrail-Filistin barış görüşmelerinde ve İran ile yapılan müzakerelerinin ilk adımlarının atılmasında büyük rol oynamıştı. Kendisi görevi devrettiğinden beri yaptığı açıklamalarda Clinton, Obama yönetiminin çabalarını takdir ettiğini belirtse de, aralarda zarifçe hafif daha sağcı görüşlere sahip olduğunun ipuçlarını veriyordu. Geçtiğimiz ay İran’la müzakerelerin olumlu gittiği yönündeki haberleri Clinton çok önemli bir adım olarak nitelemiş, hemen ardından da şeytanın ayrıntılarda gizli olduğunu hatırlatmıştı. Son olarak, yayınladığı hayatından kesitler sunan ‘Güç Seçimler’ adlı kitabında Hillary, İsrail’i ne kadar çok sevdiğinden fakat Obama gibi, Netanyahu konusundaki hislerinde kararsız olduğundan bahsediyor. Kitapta, öldürülen Yitzhak Rabin’den yakın bir dost olarak bahseden Hillary, Şimon Peres’in eski bir dost, muhalefet liderlerinden ve Filistin ile barış görüşmelerinin etkin isimlerinden Tzipi Livni’nin ise zeki ve zorlu biri olduğunu söylüyor. Clinton, Netanyahu’yu yıllardır tanımasına rağmen kendisini karmaşık bulduğunu belirtiyor. 2010 yılında Netanyahu’nun, o sırada İsrail’de bulunan ABD eski Başkan Yardımcısı Joe Biden’ı, Doğu Kudüs’te yeni yerleşim yerleri kuracağını açıklayarak küçük düşürmesinin ardından Netanyahu’yla yaptığı meşhur telefon görüşmesiyle ilgili ise Clinton, “Kötü polisi oynamaktan hoşlanmıyorum fakat bu işimin bir parçasıydı” diye yazıyor.