Edirne Valisi Dursun Şahin´nden önce nefret söylemi, sonra özür geldi

Edirne Valisi Dursun Şahin’in, Mescid-i Aksa’ya müdahalesi nedeniyle İsrail’e kızdığını belirterek restore edilen tarihi Edirne Sinagogu’yla ilgili yaptığı açıklamalar tepkilere neden oldu. Tepkilerin ardından Vali özür diledi.

Toplum 0 yorum
26 Kasım 2014 Çarşamba

Edirne Valisi Dursun Şahin’in, Mescid-i Aksa’ya müdahalesi nedeniyle İsrail’e kızdığını belirterek restore edilen tarihi Edirne Sinagogu’yla ilgili yaptığı açıklamalar tepkilere neden oldu. Vali Şahin’in restorasyonun tamamlanmasının ardından sinagogun sadece müze olarak açılacağı yönündeki açıklaması Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından reddedildi.

Hafta başında Hahambaşı Rav Haleva’yı telefonla arayan Vali Dursun, açıklamalarının yanlış anlaşıldığını ve medya tarafından çarpıtıldığını ifade ederek özür diledi. Başbakan Yardımcısı Arınç ise Türkiye’de kimsenin ibadetine engel olunmayacağını, Türk Musevi Cemaati’ne geçmişte ve bugün bunun teminatını verdiklerini belirterek, “Valimiz yanlış yapmıştır” dedi. 

Vali: “Büyük bir kinle söylüyorum”

EDİRNE VALİSİ Dursun Şahin’in Edirne Sinagogu’nun restorasyonunun tamamlanmasının ardından sadece müze olacağı yönündeki açıklaması büyük tepki topladı. Vali Şahin’in “O eşkıya kılıklı insanlar orada Müslümanları katlederken, biz de onların burada sinagoglarını yapıyoruz” sözlerini sarf ettiği açıklamada en büyük tepki ise “Büyük bir kinle söylüyorum” ifadesine oldu.

Vakıflar Müdürü: “İbadethane olacak”

2010’DAN BERİ binanın restorasyon çalışmalarını yürüten Vakıflar Genel Müdürlüğü ise sinagogun ibadete açılacağını belirtti. Açıklamada “Niyetimiz oranın öncelikli olarak bir ibadethane olarak fonksiyon üretmesidir. Türkiye’ye gelecek, Edirne’yi ziyaret edecek veya Musevi cemaatine mensup vatandaş gidip ibadetini, duasını rahatlıkla yapabilmeliler. Ona zemin hazırlıyoruz ve imkân vereceğiz” dendi.

SİNAGOG ÜZERİNDEN SİYASET

Edirne Valisi Dursun Şahin’in, Mescid-i Aksa’ya müdahalesi nedeniyle İsrail’e kızdığını belirterek restore edilen Tarihi Edirne Sinagogu’yla ilgili yaptığı açıklamalar büyük tepkilere neden oldu. Vali Şahin’in restorasyonun tamamlanmasının ardından sinagogun sadece müze olarak açılacağı yönündeki sözleri Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından reddedildi. Takip eden günlerde ise Vali Dursun, Hahambaşı Rav Haleva’yı arayarak açıklamalarının yanlış anlaşıldığını ve medya tarafından çarpıtıldığını ifade ederek özür diledi.

 

21 Kasım Cuma günü yaptığı açıklamada içinde büyük bir kin olduğu belirtmekten kaçınmayan Edirne Valisi Dursun Şahin şöyle konuştu:

“O eşkıya kılıklı insanlar orada Müslümanları katlederken, biz de onların burada sinagoglarını yapıyoruz. Bizim yaklaşımımız nerede, onların yaklaşımı nerede?”

Vali Şahin, 2010 yılından bu yana 3 milyon 700 bin liraya Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonu yapılan sinagogun sadece ‘müze’ olarak kullanılmasına karar verdiklerini söyleyerek sözlerine devam etti:

“İçimde büyük bir kinle söylüyorum bunu. Biz  onların mezarlıkların etrafını temizliyor, projelerini kurula gönderiyoruz. Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’ndan tescilini bekliyoruz. Bizim yaklaşımımız nerede, onların yaklaşımı nerede? Yani bunu izleyicilerin takdirine sunuyorum. Buradaki tadilatı sona gelen sinagog sadece müze olarak, içerisinde hiçbir şey olmadan o şekilde müze olarak tescil edilecek. Yanındaki, arkasındaki idari bina ise talepte bulunduk Özel İdare olarak Kültür ve Sanat Galerisi olacak. Kentimiz de bir galeri kazanmış olacak. Havra,  sadece müze olarak kullanılacak ama içinde bir sergileme vitrinleme yapılmayacak.”

VALİLİKTEN AÇIKLAMA

Vali Dursun Ali Şahin’in tarihi sinagogla ilgili açıklamalarına gelen tepkilerin ardından Edirne Valiliği 22 Kasım’da bir açıklama yaparak sinagogun kullanım şekliyle ilgili kararın Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olduğunu belirtti. Vali Şahin’in sözlerinin ‘yanlış mecraya çekilmesini önlemek’ amacıyla yapıldığı belirtilen yazılı açıklamada şöyle denildi:

“İlimizde yer alan ve restoresine 2010 yılında başlanılan Büyük Edirne Sinagogu, idare binası ve müştemilat binası Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğü marifetiyle onarılmaktadır. 2014 yılı içerisinde restorasyonu bitirilmesi planlanan sinagog binasının kullanım şekliyle ilgili karar, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne aittir ve müze olarak kullanılmasına karar verilmiştir. Eylül 2014 tarihinden itibaren de bu karar doğrultusunda ilgili birimlerle yazışmalar gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla 21 Kasım 2014 tarihindeki açıklamalar üzerine, ‘Yaşanan Olaylar Nedeniyle Müze Yapılmasına Karar Verilmiştir’, ‘Edirne Valisi Mescid-i Aksa baskınına kızdı’, ‘Sinagogu Musevilere kapattı’, ‘Vali İsrail’e Kızdı, Sinagogu Müzeye Çevirdi’ ve benzeri şekilde medyada yer alan haberler gerçeği yansıtmamaktadır.”

Açıklamada, Şahin’in, sözlerinin ‘Mescid-i Aksa’da yaşanan olayları tasvip etmediğini ifade etmek adına yapıldığı’ belirtildi.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ: ‘İBADETHANE OLACAK’

Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, kendi bünyelerindeki yapılarla ilgili kararların kendileri tarafından verileceğini vurgulayarak, Tarihi Edirne Büyük Sinagogu’nun ibadethane olarak hizmet vereceğini bildirdi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılan restorasyonun 1-2 ay içinde tamamlanacağını ifade eden Ertem, şöyle konuştu:

“Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait bütün yapılarda fonksiyonla alakalı kararı, Vakıflar Genel Müdürlüğü veriyor. Bu konuda gerek Başbakan Yardımcımızla, gerekse de Başbakanımızla görüşerek fonksiyon verme noktasında kararı biz veriyoruz. Burayla ilgili de bir sene önce açıklamamızı yapmıştık. Sayın Başbakanımızın da talimatları doğrultusunda burayı ne olarak düşündüğümüzü ifade ettik. Öncelikle şunu söyleyeyim, bizim niyetimiz kesinlikle oranın öncelikli olarak bir ibadethane olarak fonksiyon üretmesidir. Türkiye’ye gelecek, Edirne’yi ziyaret edecek veya Musevi cemaatine mensup vatandaş -dışarıdan olur, içeriden olur- oraya gidip ibadetini, onların ifadesiyle duasını rahatlıkla yapabilmeliler. Ona zemin hazırlıyoruz ve imkân vereceğiz. İkinci olarak da burası bir kültürel varlık. Ortak tarihimizin, ortak değerlerimizin ve dünyanın bir kültürel varlığı. Onun için de diyoruz ki tıpkı Süleymaniye Cami, Sultanahmet Cami gibi hem ibadet işlevi görsün hem de müze olarak da gelen ziyaretçilerin, ibadet harici, Museviler dışında diğer insanlar da gelip bu yapıyı, Avrupa’nın en büyük sinagogunu gelip yerinde ziyaret edebilsinler. Niyetimiz bu.”

 

 

TÜRK MUSEVİ CEMAATİ : HİCAP DUYMAKTAYIZ

Türkiye Hahambaşılığı ve Türk Musevi Cemaati, Edirne Valisi Şahin’in sözleriyle ilgili bir açıklama yaptı. Ortak yapılan yazılı açıklamada, hükümetlerin yıllardır sürdürdüğü ayrımcılığı reddeden anlayışa rağmen, Vali Şahin’in verdiği beyanda, Türkiye’nin asırlardır önemli bir unsurunu teşkil eden Yahudi vatandaşlarını ötekileştirdiği savunuldu. Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

“Edirne Valisi Dursun Ali Şahin restore edilen Edirne Sinagogu ile ilgili dün (21 Kasım) verdiği beyanda, hükümetlerimizin yıllardır sürdürdüğü ayrımcılığı reddeden anlayışına rağmen,  kendi ifadesi ile ‘içinden gelen büyük bir kinle’, ülkemizin asırlardır önemli bir unsurunu teşkil eden biz vatandaşlarını ötekileştirmiş ve ‘onlar’ diye tanımlayarak düşman haline getirmiştir.

Ortadoğu’daki politikalar, eylemler ve davranışlar hiçbir yetkiliye bu topraklarda asırlardan beri yaşayan, Osmanlı ve Türk milletinin bir parçası olmaktan gurur duyan biz Türk Yahudilerini hedef haline getirme hakkını vermemektedir. Bu tür bir söylemin devletimizi temsil eden bir valimiz tarafından ifade edilmesinden dolayı hicap duymaktayız.

Dönemin koşullarından dolayı mazbutaya alınmış olan Büyük Edirne Sinagogu Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün özverisi ve teveccühüyle Türk Musevi Cemaati yönetiminin bilgisi ve arzusu doğrultusunda el birliği ile restore edilmiştir. Yahudi tarihinde, ilmi ve dini olarak çok önemli bir yer işgal eden Edirne Yahudiliğinin bu sembolünün baştan beri tanımlandığı gibi müze -sinagog olarak tekrar ayağa kaldırılması özellikle Edirne şehrimizin tanıtımına katkıda bulunacağına inanmaktayız.

Trakya ve Anadolu başta olmak üzere, geçmişte, İstanbul içinde ve dışında sayısız mezarlığımızın kutsallığına el atılarak tahrip edilmiş olduğu bir gerçektir. Yüzde 90’ı talan edilip üzerinde çok sayıda binanın bulunduğu Edirne Yahudi Mezarlığı’nın sadece yüzde onluk kısmının son yıllarda Belediyenin çabaları ile muhafaza edilmesinin övünç vesilesi olarak söyleme konu edilmiş olması da ayrıca kabul edilemez.

Geçtiğimiz hafta Neve Şalom Sinagogu’na ‘Yıkılacak mekan’ pankartı asan eylemcinin bir öğretmen olması ve halen çocuklarımızı eğitmeyi sürdürmesi endişelerimizi arttırmakta olup son aylarda doruğa ulaşan Yahudi karşıtı söylem ve eylemlere karşı toplumun, adaletin ve hükümetimizin duyarlılığı ve çabalarıyla acilen mücadele edilmesini temenni ediyor, devletimize güveniyoruz”

 

“Vali Bey farkında mı?”

Cemaat Başkanı İshak İbrahimzadeh’nin Vali Şahin’e tepkisini gösterdiği tweet’leri Taraf Gazetesi’ne haber oldu. Haber İbrahimzadeh’nin şu tweet’lerine yer verdi:

“Vali Bey farkında mı? 1934 Trakya Olayları ve dar bölge azınlık vakfı kanunu olmasaydı bugün Edirne Sinagogumuz cemaatinin hizmetinde olurdu.”

“Vali Bey farkında mısınız? Hassasiyet gösterilerek korumaya çalışılan mezarlıklar yıllarca ranta talan edilenlerden geriye kalanlardır.”

“Vali Bey farkında mısınız? ‘Onlar’ın dediğiniz sinagogu ‘onlar’ın hatıralarını dahi yaşatmalarını engelleyince ‘onlar’ın sinagogu olur mu?” 

Özür telefonu

Türk Musevi Cemaati, 24 Kasım’da yaptıkları açıklama ile Edirne Valisi Şahin’in aynı günün öğlen saatlerinde Hahambaşı Rav İsak Haleva’yı aradığını ve tüm cemaate özürlerini ilettiğini duyurdu. Yapılan duyuruda, Vali Şahin’in sinagog ve mezarlıklarla ilgili ifadelerinin yanlış anlaşıldığı ve bazı medya organlarında çarpıtılarak verilmesini onaylamadığını belirttiği yer aldı. Vali Şahin, açıklamasının Türk Musevi Cemaati ile hiçbir ilişiğinin olmadığını Rav Haleva’ya belirterek, Yahudi Cemaati’ne özürlerini iletti. 

1905’teki büyük yangında 13 sinagog yanınca 20 bine yakın nüfusu ile ibadethanesiz kalan Edirne Yahudileri için yeni bir sinagog inşası zorunlu olmuştu. 6 Ocak 1906 tarihli fermanla Viyana Sinagogu model alınarak Fransız Mimar France Depré tarafından yeni bir sinagog inşa edildi. 1,200 altın liraya mal olan sinagog, Kal Kadoş Agadol adı verilerek 1907 yılında ibadete açıldı. 1945 ve 1948’de tamir edilen sinagog, 1983’e kadar açık kaldı. Sinagogun mülkiyeti 1995 yılında Vakıflar Kanunu çerçevesinde Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne geçti. 

Laki Vingas: “Yeter artık diye mi haykıralım?”

Edirne Valisi Şahin’in sinagog restorasyonuyla ilgili dile getirdiği sözlerine ilişkin yorum yapan Azınlık Vakıfları Temsilcisi Laki Vingas, “Kendimizi aidiyetimizi devamlı pazarlık masasında hissediyoruz. İnsaf ve yeter artık diye mi haykıralım” yorumunu yaptı. Konuyla ilgili olarak Taraf gazetesine konuşan Vingas sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben azınlıklar hakkında yapılan bir konferans için Paris’teyim burada azınlık haklarıyla ilgili Türkiye’de yapılan iyileştirmeleri anlatıyoruz. Restorasyon, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Yahudi cemaatiyle sürekli diyalog halinde yapılmıştı. Sonra birden öyle bir yumruk yiyince insan şaşırıyor. Vali’nin kullandığı ‘kin’ kelimesi nasıl bir kelimedir. Biz bunun altından nasıl kalkarız. Çok ağır bir ifade. İlin bir numaralı yöneticisi ‘kin’li olduğunu ifade ediyor. Biz çocuklarımızı burada nasıl yetiştireceğiz. 100 yıldır geçmişin yükünü taşıyoruz. Geçmişte yaşananların hesabı bizden soruluyor. Hüviyetimizden vazgeçmemiz mi bekleniyor, ancak bu mümkün değil hüviyetimiz bizim için çok değerli. Kendimizi aidiyetimizi devamlı pazarlık masasında hissediyoruz. İnsaf ve yeter artık diye mi haykıralım.”

Edirne’de sivil tepki

Edirne’de Genç Siviller Grubu üyeleri, Vali Dursun Ali Şahin’in restorasyonu devam eden Büyük Sinagog ile ilgili açıklamalarına yaptıkları basın duyurusu ile tepki gösterdi.  gösterdi. Büyük Edirne Sinagogu önünde toplanan grubun üyeleri, Vali Şahin’in açıklamalarını protesto etti. Genç Siviller Grubu Sözcüsü Mehmet Ali Güveli, Edirne’nin Selanik ve İstanbul ile Osmanlı İmparatorluğu’nun güzel ve değerli renklerinden ve vazgeçilmez bileşenlerinden olan Yahudi kültürünün ana yerleşim yerlerinden biri olduğunu belirterek, “Avrupa’nın ikinci büyük sinagogu olan Edirne Büyük Sinagogu harabeye döndü, kentin ekonomisine can katan Yahudi vatandaşlarımız kaçtı, Edirne çoraklaştı, kültürel olarak fakirleşti” dedi.

Güveli, Edirne Sinagogu’nun bir pazarlık malzemesi yapıldığını savunarak, “Yahudilere ve onlardan miras kalan dini kurumlara saygısızlık yapan Edirne Valisi Dursun Şahin ne İslam’dan ne de demokrasiden bir şey anlamadığını ortaya koydu” vurgulamasını yaptı.

Güveli, “Hükümet Yahudilerin el konulmuş mallarını iade ederken sinagog kapatma tehditleri savuran bu vali yeni Türkiye’nin valisi olmadığını gösterdi. Kudüs’te saldırıya uğrayan sinagoga geçmiş olsun ziyareti yapan Filistinlilerden bu valinin öğreneceği çok şey var. Sinagogları yanan vatandaşları için fermanla Avrupa’nın en büyük ikinci sinagogunu yaptıran Sultan Abdülhamit’ten bu valinin çıkaracağı çok ders var. 1934 yılında yağmacı güruha karşı Yahudileri himaye etmeye çalışırken öldürülen jandarma onbaşısından bu valinin alacağı çok feyz var” açıklamasını yaptı.

 

 

 

1 Yorum