Rivlin’i zor bir görev bekliyor

Geçtiğimiz hafta yapılan seçimleri kazanan Knesset’in eski başkanı Reuven Rivlin, temmuz ayı itibariyle yedi yıl boyunca İsrail Devlet Başkanı olarak görev yapacak

Dünya
18 Haziran 2014 Çarşamba

Geçtiğimiz hafta İsrail’de yapılan başkanlık seçimlerini Likud Partisi’nden Reuven Rivlin ikinci turdaki oylamada 119 oyun 63’ünü alarak İsrail’in 10. başkanı olmuştu.

24 Temmuz’da düzenlenecek resmi törenle yemin edecek olan Rivlin, yedi yıldır görevde olan Şimon Peres’in yerini alacak.

Şeçim sonuçlarının ardından İsrail televizyonu Channel 2’ye ilk açıklamasını yapan 74 yaşındaki sağ görüşlü Rivlin, “Zorlu bir seçim sürecinin sonuna geldik. Beni destekleyen ‘gerçek dostlarıma’, tüm İsrail vatandaşlarına, Yahudi, Arap, Dürzi, zengin, fakir fark etmeksizin beni destekleyen ve desteklemeyen herkese teşekkür ederim,” dedi.

Hatuna Partisi’nden rakibi Meir Sheetrit’i yenerek seçimi kazanan Rivlin,  Filistin Yönetimi’ne karşı olan tutumuyla biliniyor.

Aynı partiden olmalarına rağmen çok iyi anlaşamadıkları bilinen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da Rivlin’i seçim sonrası tebrik etti. Netanyahu, “İsrail, Siyonizm ve Yahudiliğin miras, gelenek ve değerlerini çok iyi bilen biri olarak Rivlin’i tebrik ediyorum,” diye konuştu.

Netanyahu, Rivlin’in İsrail Devlet Başkanı olarak iki önemli görevi olduğuna değinerek, “İlk görevi İsrail ulusunu birleştirmek, diğeri de İsrail’i tüm dünyada temsil etmek,” dedi.

Rivlin, meclis başkanı olduğu dönemde birçok kez Netanyahu koalisyonunun önünü kesmişti. Netanyahu da ikinci iktidar döneminde Rivlin’i hiçbir neden göstermeksizin meclis başkanlığı görevinden almıştı.

1939 yılında Kudüs’te doğan Rivlin evli ve dört çocuk babası. Kudüs İbrani Üniversitesi’nde hukuk eğitimi alan Rivlin bir dönem İsrail’in en çok taraftara sahip ve en zengin futbol kulübü Beitar Jerusalem Spor Kulübü’nün yöneticilik ve başkanlık görevlerini bir arada yürüttü. Kudüs Belediye Meclisi’nde on yıl süreyle çalışan Rivlin aynı zamanda Institute for Occupational Safety and Hygiene‘in de başkanlığını yaptı.

İlk kez 1988’de Knesset’e giren Rivlin, 1988-1993 yılları arasında Likud Partisi’nin başkanlığını yaptı. Rivlin, Ariel Şaron’un başbakanlığı döneminde 2001-2003 yılları arasında Haberleşme Bakanı olarak görev aldı. 2003 seçimlerinin ardından Knesset Başkanı olan Rivlin bu görevi 2006 yılına kadar devam ettirdi. Rivlin 2009-2013 yılları arasında ikinci kez başkanlık görevini yürütürken Türkiye ile de temaslarını sürdürdü.

Türkiye’ye mektup

Rivlin, Kasım 2011’de ikili ilişkileri geliştirmek üzere dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i İsrail’e davet eden bir mektup göndermişti. Mektupta “Sayın Başkan, TBMM Başkanlığına seçilmeniz vesilesiyle tebriklerimi sunduğum mektubum, ülkelerimiz arasında fikir farklılıkları olmasına rağmen tarafınıza gönderilmiştir. Türkiye ile İsrail demokrasileri, uluslarımızın gerçek ruh ve değerlerini temsil etmektedirler; aralarındaki bağ, özellikle hükümetlerimizin bazı konularda hemfikir olmadığı durumlarda güçlü kalmalıdır. Sizi ağırlamaktan memnuniyet duyacağız,” demişti. Çiçek ise daveti reddetmiş ardından İsrail’de yayınlanan Jerusalem Post gazetesi Rivlin’in mektubunun davet değil dünya çapında tüm meclis başkanlarına gönderilen yılbaşı tebrik mektubu olduğunu belirtmişti.

Rivlin, 7 Haziran 2011’de, Türkiye’nin İsrail’den beklediği Mavi Marmara özrü için ‘yersiz’ diyerek, “Bizden Gazze ablukasının etik dışı ve uluslararası hukuka göre yasadışı olduğunu kabul etmemizi istiyorlar. Bu iddia elbette meşru değildir,” yorumunu yapmıştı.

Ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Mart 2013’te ABD Başkanı Barack Obama’nın araya girmesiyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan özür dileyince o dönemde milletvekili olan Rivlin, “Stratejik ilişkiler gereği Mavi Marmara için özür dilemek anlaşılabilir ama aynı sebeplerle Ermeni soykırımının reddedilmesi kabul edilebilir bir durum değildir,” demişti.

‘Ermenilerin acılarını görmezden gelemeyiz’

Rivlin’in meclis başkanı olduğu dönemde 1915 iddiaları, Knesset’in gündeminden eksik olmamıştı. 1915 Ermeni olaylarını ‘soykırım’ olarak tanıma görüşmeleri yapılırken Rivlin, “Diplomatik ihtiyaçların önemi bir kenara, 6 milyon Yahudi’nin öldürüldüğü bir soykırımı yaşayan ülke olarak Ermenilerin yaşadığı acıları görmezden gelemeyiz,” yorumunu yapmıştı.

Ermeni soykırım iddiaları Haziran 2012’de, Knesset’te yeniden ele alındığı dönemde de Meclis Başkanı Rivlin “Türk hükümetini veya Türkiye’yi hedef almıyoruz,” demişti.