Elküs-Marcüs Ödülleri sahiplerini buldu

Geleneksel olarak iki yılda bir verilen Elküs-Marcüs Ödülleri 26 Mart akşamı sahiplerini buldu. Ödüllere ismini veren Jane Selma Elküs Erdem Ödülü ile Josephine Marcüs Hayırseverlik Ödülü’nün yanı sıra gecede Diş Hekimi Yasef Yahya Tıp Ödülü, Yaşar Paker Müzik Ödülü, Kültür Ödülü ve Alp Alkaş Girişimcilik Ödülü de sahiplerini buldu

Toplum
2 Nisan 2014 Çarşamba

Yaklaşık 100 senedir verilen Elküs-Marcüs Ödülleri adını, 1916 yılında hayatını kaybeden, ABD Büyükelçisi’nin kızı Jane Selma Elküs ve 1939’da hayatını kaybeden Josephine Marcüs’den alıyor. 

Jane Selma Elküs Erdem Ödülü henüz 16 yaşındayken hayatını kaybeden, dönemin Amerikan Büyükelçisi Abraham Elküs’ün kızının anısını yaşatmak amacıyla veriliyor. Ödülün, çalışmaları ve olumlu davranışlarıyla, ailesine, çevresine ve topluma örnek olan bir genç kıza verilmesi 1917 yılında kararlaştırıldı. Bu yıl da yaşamlarını yardımseverliğe adayan birçok aday arasından Fortune Asal, bu ödülü almaya hak kazandı. 1972 yılında annesinin vefatının ardından İzmir Yahudilerinin ilk yaşlılar yurdunun kadınlar kolu başkanlığını annesinden devralan Fortune Asal, 2012’ye kadar, 40 yıl bu görevi yürüttü. 1990’lı yıllarda hastanenin yönetim kuruluna seçimle giren ilk kadın üye oldu ve sekiz yıl bu görevi sürdürdü. Görev yaptığı süre boyunca yaşlılar yurdunun daha iyi şartlara kavuşması için gönüllü hanımlarla birlikte büyük çaba sarf etti.

Jane Selma Elküs Erdem Ödülü’nün diğer adayları olan Klara Arditi (Alef), Şeli Elmas (Golden Age), Lili Salerno (Göztepe Kültür Derneği), Dezi Varon (İhtiyarlara Yardım Derneği), Meri Erim (Matan Baseter-Barınyurt), Raşel Kutlar (Öğrencilere Yardım Derneği), Eti Özlevi (Or-Ahayim Hastanesi) ve Raşel Özrafe (Yetimleri Koruma Derneği) ise mansiyon ödülleri ile onurlandırıldılar.

Gecenin ikinci ödülü ise Josephine Marcüs Hayırseverlik Ödülü oldu. 1939 yılında, Moris Marcüs, vefat eden eşi Josephine Marcüs anısına, yardım kurumlarında canla başla çalışan bir kadına her yıl ödül olarak verilmek üzere bir fon kurdu. Bu ödül ilk olarak Roza Kamhi’ye ve Sara Dannon’a verildi. 2012-2014 döneminde ise Josephine Marcüs Hayırseverlik Ödülü’ne Sibel Franko layık görüldü. Mimar olan Franko, Alef, Limmud, Hahambaşılık gibi cemaatin birçok kurum ve binasında yaptığı çalışmalarla bu ödülü almaya hak kazandı.

2003 yılında sadece Yahudi kimliğinden dolayı bir cinayete kurban giden Diş Hekimi Yasef Yahya’nın adını yaşatmak amacıyla verilen ödülün bu yılki sahibi ise tıp öğrencisi Emil Aliyev oldu. Aslen Azeri olan ve Bakü’de doğan Aliyev 2008 yılında Azerbaycan Tıp Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni ülke ikincisi ve cumhurbaşkanı bursu ile tamamladı. 2010 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne yatay geçiş hakkı kazanan Emil Aliyev 2011 yılından beri İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Tüp Bebek Merkezi’nde, dünyada kendisine benzer sadece 4 literatürü olan ‘Embriyo Seçiminde Yeni Metod’ çalışmasında asistanlık yapıyor.

Törenin müzik dalındaki ödülü olan Yaşar Paker Ödülü’nün sahibi Soprano Linet Şaul oldu. 102 yaşında kadar yaşamış, müziksever ve hayırsever Yaşar Paker’in adını yaşatmak amacıyla verilen ödülü kazanan Şaul, Türkiye’de barok müziğini dönem enstrümanları ile yorumlayan İzmir Barok Grubu’nun da bir üyesi. Türkiye’deki birçok konserinin yanı sıra İtalya ve Almanya’da da önemli barok müzik orkestraları ile konserler veren, Sefarad şarkılarını da repertuvarına katan sanatçı Uruguay, Venezuella, İstanbul ve İzmir’de çeşitli festivallere katıldı. Şaul, geçtiğimiz aylarda ise doçentlik unvanına hak kazandı.

2012-2014 döneminde Kültür Ödülü’ne iki kişi layık görüldü. Aynı zamanda Şalom yazarı da olan Alberto Modiano ve Metin Delevi Çarşamba gecesi düzenlenen törende Kültür Ödülü’nün sahibi oldular.

Uzun yıllardır fotoğrafçılık yapan ve sayısız yayına katkıda bulunan Alberto Modiano, son olarak Holokost Simgeleri adlı sergisi ile isminden bahsediyor. Holokost Anma Günü’nde yer alan sergi o günden beri Anadolu’nun birçok şehrini ziyaret etti ve de etmeye devam ediyor. Modiano ayrıca yayınladığı ‘Fotoğraf Tarihine Giriş’, ‘Fotoğrafların Öteki Yüzü’ gibi kitaplarla ve verdiği eğitimlerle fotoğraf meraklılarına yardımcı oluyor.

Metin Delevi ise son on yılı aşkın süredir yaptığı Yahudi tarihi, antisemitizm ve Holokost çalışmaları ile hem cemaat içinde hem de ulusal ve uluslararası çevrelerde ismini duyuruyor. Delevi yaptığı birçok önemli çalışmanın yanı sıra Holokost sırasında Avrupa’da hayatını kaybeden Türkiye doğumlu kurbanlar listesini tamamlayarak önemli bir kaynak oluşturmuş oldu.

 

ALP ALKAŞ GİRİŞİMCİLER ÖDÜLÜ

İş hayatında genç yaşta önemli başarılara imza atan, alışveriş merkezleri ve perakende danışmanlığı konusunda uzmanlaşan Alkaş güleryüzlülüğü, yardımsever kişiliği ve çalışkanlığıyla çevresi tarafından büyük takdir toplayan biriydi. 2012 yılında ani bir rahatsızlık nedeniyle aramızdan ayrılan Alp’in adına verilen ödülün bu yılki sahibi Yomi Kastro oldu. İlk yazılımını programladığı on bir yaşından bu yana bilişim teknolojileri ve internet girişimlerine kendisini adayan, internet teknolojileri, yapay zeka ve yazılım mühendisliği konularına ilişkin makaleleri birçok uluslararası akademik dergide yayınlanan Yomi Kastro 2006 yılında kendi şirketini kurdu. Şirketi en başarılı girişimci şirketler arasında gösterilen Kastro’nun kendisi de, dünyanın en saygın iş dünyası ve girişimcilik derneği JCI tarafından, Türkiye’de “2009 yılının en başarılı genç girişimcisi” seçildi.

 

MORDO RUMİ ANISINA

 2013 yılında ani bir şekilde hayatını kaybeden Mordo Rumi de ödül töreninde anıldı. Cemaatin çeşitli kurumlarında uzun yıllar görev alan, lider ruhlu, başarılı ve çalışkan karakteri ile tanınan Rumi’nin anısına Rumi, Pinhas ve Susan aileleri, Mordo Rumi Öğrenci Bursu veriyorlar. Gecede yardım alan ve alacak olan tüm öğrenciler adına Mordo Rumi’nin ailesine bir teşekkür belgesi verildi.