Obama: “Barış için risk almaya hazır olun”

ABD Başkanı Obama ile Beyaz Saray’da bir araya gelen Filistin lideri Abbas bu ayın sonuna kadar Filistinli mahkûmların serbest bırakılması talebini yinelerken Obama barışın sağlanabilmesi için bir takım risklerin alınması gerektiğini belirtti

Dünya
19 Mart 2014 Çarşamba

ABD Başkanı Barack Obama ile Filistin lideri Mahmud Abbas pazartesi günü Beyaz Saray’da bir araya gelerek, İsrail-Filistin barış süreciyle ilgi görüşmelerde bulundu.

Görüşmenin başında, barış anlaşmasının ana hatlarının ne olduğunu herkesin bildiğini belirten Obama, “Anlaşma her iki tarafın da 1967 sınırlarını kabul ettiği, İsrail’in güvenliğini tehdit etmeyecek ve aynı zamanda Filistin’in de bağımsızlığını sağlayacak şekilde olacak,” dedi. Bir anlaşmaya varmanın oldukça zor olduğuna değinen ABD Başkanı, “Eğer ilerleme kaydetmek istiyorsak, bir takım zor kararlarla birlikte riskler de almak zorundayız,” diye konuştu.

Obama görüşme sırasında şiddet olaylarının bitmesi için çaba gösterdiği ve iki devletli çözüm için sürekli olarak diplomatik yolları tercih ettiğinden dolayı Abbas’ı överek en kısa zamanda gelişme sağlanmasını umduğunu dile getirdi. 

Abbas da Obama’ya Filistinlilere verdikleri ekonomik ve politik desteklerden dolayı teşekkür ederek, “Filistinlilerin kaybedecek zamanı yok. Zaman bizim aleyhimize işliyor,” dedi.

1967 sınırlarına göre kurulacak Filistin Devleti’nin başkenti olarak Filistinlilerin Kudüs’ün doğusunu görmek istediklerini yineleyen Abbas ayrıca mültecilerle ilgili sorunun da çözüme kavuştuğunu kaydetti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, İsrail’in bir Yahudi devleti olarak tanınması talebine de değinen Abbas, Filistin yönetiminin geçmişte iki kez İsrail’i tanıdığını vurgulayarak, “1988’den beri İsrail’e adil ve kalıcı bir barışın sağlanabilmesi için elimizi uzatıyoruz. 1988’de cesur bir adım atarak uluslararası kararları kabul ettik ve 1993’te de İsrail Devleti’ni tanıdık,” diye konuştu.

Son günlerin en tartışmalı konusu olan İsrail’in Filistinliler tarafından bir Yahudi devleti olarak tanınması talebi her ne kadar ABD tarafından desteklense de geçtiğimiz perşembe günü Kerry, ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi’nde yaptığı konuşmada İsrail’in bu konusundaki ısrarını ‘hata’ olarak değerlendirmişti. Kerry’nin diplomatik sürecin devam ettiği bir dönemde bu yorumu yapması birçok İsrailli üst düzey yetkilinin tepkisini çekerek eleştirilmesine neden olmuştu.

Mart ayının sonunda serbest bırakılması beklenen dördüncü grup Filistinli mahkûm konusunda da Abbas, “Bu mesela bizim açımızdan çok önemli çünkü mahkûmlar serbest bırakıldığı takdirde İsrail’in barış konusundaki kararlılığını görmüş olacağız,” diyerek sözlerini noktaladı.

El Fetih Partisi yetkililerinden Muhammed Al-Madani, sözcüsü Abu Rudeineh ve Filistin Başmüzakerecisi Saeb Erekat ile ABD’ye giden Abbas’ın programıyla ilgili detayların açıklanmadığını ancak ABD’de bulunduğu süre içinde Filistin heyetinin Yahudi liderlerle de görüşeceğini belirtti.

Cameron: “Barış için çalışın”

 

Geçtiğimiz hafta iki günlük bir ziyaret için İsrail’e giden İngiltere Başbakanı David Cameron, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve sonrasında Filistin lideri Mahmud Abbas ile yaptığı görüşmelerin ardından düzenlediği basın toplantısında, “Her iki taraf da barışın sağlanabilmesi için zor kararlar almak zorunda kalacak. Ancak bunun mümkün olduğunu görüyorum,” dedi.

Ziyaretinin ilk gününde Knesset’te konuşma yapan Cameron, İsrailli milletvekillerine seslenerek, “Filistinlilerle anlaşmazlığa son vermek ve barışın sağlanması için çalışın,” çağrısında bulundu.

Cameron ayrıca İngiltere eski Başbakanı ve şu an BM, AB, ABD ve Rusya’dan oluşan dörtlü Ortadoğu barış komitesi özel temsilcisi olan Tony Blair ile de yaklaşık yirmi dakikalık bir görüşme yaptı. Blair görevi dolayısıyla Filistin ekonomisini düzeltmek için çalışmalarda bulunuyor.