“Başaracağız, belki ben göremeyecek olsam da...”

Yakın tarihte yaşanan 8 insanlık dramını ve buna sebep olan devletlerin yıllar sonra mağdurlardan özür dileyişlerini anlatan ‘Bir daha asla! Geçmişle Yüzleşme ve Özür’ adlı sergi Tophane’deki Tarihi Tütün Deposu’nda açıldı.

Sami AKER Toplum
25 Ekim 2013 Cuma

Serginin açılışında bir konuşma yapan İshak Alaton, “Ülkemin de geçmişle yüzleşmesini ve barışmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

Toplantının onur konuğu ABD Columbia Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elazar Barkan da serginin açılışında yaptığı konuşmada, toplumlar arasında barış köprülerinin inkar politikaları ile değil, tarihi tüm gerçekleri ile kabul etmekle atılacağının altını çizdi. 

 

Müzede sergilenen 8 insanlık dramı ve ilgili devletlerin özürleri şunlar: 

Batı Almanya Başbakanı Willy Brandt'ın Varşova Gettosu Anıtı önünde diz çökerek soykırım için Yahudilerden özrü. 

Şili Devlet Başkanı Patricio Aylwin’in Pinochet dönemi insan hakları ihlalleri(1973-1991) için Şili halkından özrü. 

Cezayir’in sömürgecilik dönemi (1830-1962) ve nihayetindeki Cezayir Savaşı’nda, Fransa’nın işlediği savaş suçları ve insan hakları ihlalleri için Fransa’dan beklediği özür. 

ABD başkanlarının İkinci Dünya Savaşı’nda toplama kamplarında tutulan Japon Amerikalılardan özürleri. 

İngiltere Başbakanı David Cameron’ın 30 Ocak 1972’deki “Kanlı Pazar” olayı için Kuzey İrlanda’dan özrü. 

Sırbistan Parlamentosu’nun Temmuz 1995’teki Srebrenitsa Katliamı için Bosnalılardan özrü. 

Bulgaristan Parlamentosu’nun “Yeniden Doğuş Süreci” politikaları (1984-1990) için Türklerden özrü. 

Avustralya Başbakanı Kevin Rudd’un “Çalınmış Kuşaklar” (1869-1969) için Aborjinler ve Torres Boğazı Adaları halkından özrü. 

Sergiyi organize eden Açık Toplum ve  Anadolu Kültür vakıfları ayrıca ‘Bir daha Asla’ adlı bir kitap yayınladılar.

Kitabın önsözünde İshak Alaton şöyle diyor: “ Şimdi can yakan soru şu: Benzer bir örneği acaba ülkemiz de yaratabilecek mi?

Pek çok zorlukların tanığıyım. Umudumu asla yitirmedim, iyimserim.

Sebat edelim. İnanalım. Başaracağız.

Belki ben göremeyecek olsam da...”