Rav Benveniste´nin ardından...

Uzun yıllardır Bet-Din üyesi olarak görev yapan, Neve Şalom ve Büyükada Hesed Le Avraam Sinagogları’nın Haham Akaali Rav Benveniste, 7 Ekim Pazartesi günü tüm sevenlerinin eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı. Bilge, öncü ve hitabeti güçlü biri olarak tanınan Rav Benveniste bar- mitzva yaşı gelmiş yüzlerce çocuğun da eğitimine büyük katkı sağladı.

Toplum
9 Ekim 2013 Çarşamba

Uzun yıllar Hahambaşılık Bet-Din üyeliği yapan Rav Benveniste, Neve Şalom Sinagogu ve yaz aylarında Büyükada Hesed Le Avraam Sinagogu Haham Akaali olarak görev aldı.

Sevilen, sayılan bir kişi olan Rav Benveniste 7 Ekim Pazartesi günü Neve Şalom Sinagogu’nda  ailesinin ve sevenlerinin katıldığı dini törenle son yolculuğuna uğurlandı.

Törende Hahambaşı Rav İsak Haleva, yoldaşı ve dostu için duygusal bir konuşma yaparken, Rav Benveniste’nin gönül verdiği Talmud Tora adına söz alan Murat Bildirici kendisinden övgüyle söz etti. 

Ailesine ve sevenlerine başsağlığı dileriz…

 

1940 yılında İstanbul’da doğan Rav Moşe Moyis Benveniste, Musevi Lisesi’ni bitirdikten sonra 1955 yılında Kudüs Porat Yosef Yüksek Teoloji Okulu’nda dini eğitimine başladı.

Diplomasını aldıktan sonra Rav olarak Türkiye’ye dönen Benveniste, 1965 yılından itibaren Türkiye Hahambaşılığı Bet-Din üyesi olarak görev yaptı.

Neve Şalom Sinagogu ve Büyükada Sinagogu’nda Haham Akaal olan Rav Benveniste Türkçe, İbranice, İspanyolca ve Fransızca biliyordu.

Rav Moşe Benveniste evli, iki çocuk ve üç torun sahibi idi.

 

Hahambaşı Rav İsak Haleva:  Moşe  kardeşimdi…

 

İnsanın altmış beş yıllık arkadaşının arkasından konuşması ne kadar zor, ne kadar acı.

Hele bu altmış beş yıl neredeyse hiç ayrılmamacasına beraber, birlikte ve bir arada geçmişse…

İnsan yaşanmışlıkları bir bir hatırlamaktan alamıyor kendini.

Moşe’yle çocukluk arkadaşıyız biz.

1940’lı yılların sonlarına doğru bir araya geldik onunla, ikimiz de henüz kısa pantolonluyduk.

Mösyö Nisim Behar’ın, herkesin ‘El Kal de Apollon’ diye bildiği Keneset İsrael Sinagogu’ndaki ‘Mahazike Tora’da ‘Alef-Bet’ derslerine başlamıştık.

İtiraf ederim ki, ben o yaşımda epeyce haşarı bir çocuktum. O ise her zaman uyumlu ve yumuşak başlıydı.

Bu yüzden de kısa zamanda Mösyö Nisim’in favorileri arasına girebilmişti.

Nitekim çok uzun zaman sonra Mösyö Nisim Onu ‘Mahazike Tora’nın Genel Sekreterliğine getirecekti. Aslında bizler kendilerine uzun ve sağlıklı birer ömür dilediğim öteki üç-dört arkadaşımızla birlikte Mösyö Nisim Behar’ın öncü kadrosundaydık.

Bizleri gelecek kuşakların din adamları olarak yetiştirmek istiyor ve  teşvik ediyordu.

Önceleri bizi özel oluşturulan bir seminere almıştı. Yıllarca sürdü bu beraberlik.

Sonra da, Yeruşalayim’deki devrin en gözde Yeşiva’sında okumaya gittik. Yine beraberdik.

Moşe kısa bir süre buradaki öğrenimine ara vermişti ama sonra tamamladı.

Buradan Rav Semeha’sını aldık, birer genç Rav olarak İstanbul’a döndüğümüzde Hahambaşılıkta çeşitli seviyelerde görev aldık. Yine beraberdik. Çok kolay değildi ama neredeyse bütün zorlukları beraber yendik.

Yaşam çizgilerimiz hep yan yana ilerledi. Diyebilirim ki onunla en uzun ayrılığımız, onun bu son rahatsızlığındaki bir aylık süre oldu. Bu süre içinde de ruhum da, gönlüm de, dualarım da onunla beraber oldu. Bir süre sonra iyileşeceğini, dönüp yine aramıza katılacağını temenni ediyor, umut ediyordum.

Zamansız kaybettim Moşe kardeşimi.

Şurası muhakkak ki bütün bu beraberliğimiz içinde pek çok konuda düşünce ve görüş ayrılıklarımız oldu.

Biz iki iyi dost, iyi iki meslektaştık ama iki ayrı kişi, iki ayrı kişiliktik.

Moşe konulara daha yumuşak yaklaşan ama düşündüklerini ve inandıklarını sonuna kadar ve hararetle savunabilen bir kişilikti.

Benim de Bet-Din’imizin de sorunlar karşısında doğru çözümleri bulmakta ve doğru kararları vermekte onun bu karakteriyle davranışı bizlere pek çok defa ışık tutmuştur.

Moşe bizim ekol din adamlığının en iyi örneğiydi.

Onun yeri dolmayacak ve belki de uzun süre doldurulamayacaktır.

Bu cemaat şimdilerde ebedi istirahatgâhına göndermekte olduğu Rav Moşe Benveniste’ye çok, ama pek çok şey borçludur.

Sevgili Moşe Kardeşim,

Sözün sonunun geldiği şu anda seni Yüce Tanrı’nın kanatları altına uğurlarken şunu bilmeni istiyorum:

Hahambaşılığımız, Bet-Din’imiz ve tüm cemaatimiz seni hiç unutmayacaktır.

Ben ise; sensizlikte kendimi yalnız, yapayalnız hissedeceğim.

Yolun ışıklı olsun kardeşim.

****************************************************************** 

Rav Yeuda Adoni : Sağ tarafım öksüz kaldı

Acımız çok derin, duyduğum zaman inanamadım... 60 yıllık bir arkadaşlığımız vardı. Birbirimize danışır beraber çalışırdık. Mesaimizde sağ tarafımda otururdu, şu anda kendimi sağ tarafımı öksüz görüyorum. Yıllarca böyle oldu, sabahları birbirimize Şalom der el sıkışırdık… Çok candandı birbirimizi çok severdik. Her şeyi paylaşırdık, herhangi bir problem olduğunda fikir alışverişi yapardık. Tecrübelerimize dayanarak her zaman olumlu bir sonuca varırdık… Beraber çalıştık, beraber öğrendik, gece derslerine beraber gittik. Rav Moşe Benveniste 60 yılını cemaatte geçirdi. Talmud Tora onun kalbinde idi, bar-mitzva çocuklarını layıkıyla yetiştirir, Tora bilgisini aktarırdı. Büyükada Sinagogu onun huzur bulduğu yerdi.  Çok iyi bir konuşmacıydı, insanların kalplerine ruhlarına hitap edecek çok güzel metotları vardı. Fikirleri, anlatmak istediğini gayet güzel izah ederdi. Gülen gözlerle, insanlara doğru yolu gösterirdi. Neşeliydi, hayatı pembe gören bir insandı. Torunlarını, çocuklarını ve eşini çok severdi. İdeal bir aile reisiydi. Ömrü okumakla geçerdi.  Dünyada olan her şeyle ilgilenir ve paylaşırdı. Acımız büyük, gerçekten yeri doldurulmayacak bir Rav ve insan kaybettik hepimizin başı sağ olsun...

 ********************************************************

Rav Naftali Haleva : Sözleri hayatıma ışık tuttu

Değerli öğretmenimiz, kalbi temiz hoşgörüsü ile herkesi kucaklayan ve çoğumuza yol gösteren ve yaptığı konuşmalarla ışık veren büyüğüm Rav Moşe Benveniste’yi kaybetmenin acısı içindeyim. Aynı acıyı tüm cemaatimizle birlikte hissetmekteyiz. Yeri doldurulması zor, büyük insan Rav Moşe Benveniste tam bir baba şefkati ile biz genç Rabilere yol göstermek için elinden geleni eksik etmezdi. Yaptığı tüm sohbetlerde sevgiyi ve şefkati görmek mümkündü. Çocukluğumun, tüm yıllarımın değerli Rabisi ve öğretmeni. Ribi Moşe’nin çocuk yıllarımda verdiği öğretiler, bugünlere gelmemde büyük payı oldu. 

Rav olmadan önce uzun seneler kendisinin liderliği ile birlikte Büyükada Talmud Tora yöneticiliği vazifesine üstlendiğim yıllarda kendisinin verdiği tavsiyeler mesleki hayatıma ışık tuttu.. Kendisi ile 15 sene Hahambaşılıkta çalışmış ve dört senedir Büyükada’da aynı Teva’yı paylaşmanın gururu içindeyim.

Bilindiği üzere Pesah ile Şavuot bayramları arasında “Pirke Avot –Atalarımızın öğretileri” hakkında konuşmalar yapılır. Yeşiva eğitimimin bitmesine, Rav olmama çok az bir süre kaldığı o dönemlerde kendisi artık Teva’da konuşma yapma teklifinde bulundu. Büyük bir kitlenin önünde 40 dakikalık bir konuşma hiç de kolay bir şey değildi. Hele ilk konuşmayı yapabilmek çok zordu. Kendisi bir baba şefkati ile yaklaşarak hazırlanabileceğimi ve bunun üstünden gelebileceğimi ve konuşma öncesinde kendisi beni takdim edeceğini dile getirdi.

Beni takdim ederken söylediği övgü dolu sözler heyecanımı azaltmış, o günden itibaren tüm konuşmalarıma ilham kaynağı oldu. 

Ortaköy Sinagogu’nda uzun seneler hizmet veren ve Talmud Tora’nın yöneticiliğini ve liderliğini üstlendi. Ne tesadüf Ravlık yaşamımın ilk konuşmamı yapmamda beni motive eden Rav Moşe Benveniste aynı şekilde Ortaköy Sinagogu’nun Haham Akaal görevini bana devretmiş ve devir teslim töreninde beni yücelten sözlerle bu göreve başlamama ön ayak olmuştur.

Bilgeliğinin, sevgisinin ve hoşgörüsünün karşısında hep hayranlıkla kendisi izledim. Gözlerim her zaman Büyükada Teva’sında ve Hahambaşılıkta onun yerini ve varlığını arayacak. Başta ailesi olmak üzere tüm cemaatimizin başı sağ olsun. TİYE NİŞMATO TSERURA BİTSROR AHAYİM VEAŞALOM

 ******************************************************************

Rav İsak Alaluf : Rav Moşe Benveniste’nin anısına

Şabat ve Roş Hodeş Heşvan sabah Tefila’sı. Kemerburgaz Sinagogu’ndayım. Gelen bir yahidimizden Rav Benveniste’yi kaybettiğimizi öğrendim. Bu haberi aldığımda yüzümün aldığı ifadeden birçok kişi ters giden bir şeyler olduğunu anlamıştı elbette. Uzun yıllar birlikte çalıştığım fikirlerinden, öğretilerinden, şefkatinden kısacası kendisinden cemaatimiz mahrum kalmıştı. Tanrı’nın takdirine elbette söylenecek bir söz yoktu. Sadece onun yargısını kabul etmek mümkündü ve öyle de oldu.

İstanbul’a 2003 yılında taşındım. İzmir’de iken zaman zaman buraya gelirdim. Burada bulunduğum bir Şabat günü “Metsora” peraşası okunmaktaydı. Peraşa’yı sanırım David Banana okumuştu. Çok zor bir peraşayı kusursuz okumuştu. Ribi Moşe Talmud Tora sinagogunda koltuğunda otururken beni yanına çağırdı ve bir deraşa yapmamı rica etti. Beni takdim etti ve buradaki ilk deraşamı o şekilde yaptım.  Ribi Moşe beni ilk kez cemaate tanıtan kişidir.

2003 yılındaki o menfur saldırıdan sonra Ribi Şişli Sinagogu’na gelmeye devam etti. Birlikte uzun yıllar yan yana birçok şeyi paylaştık. Her zaman yanımda oldu. Yanlışlarımı o zeki ve kibar tavrı ile düzeltti.  Doğrularımı alkışladı. Bir öğretmen – öğrenci ilişkisinden daha fazla bir yakınlığımız vardı. Bet-Din görevimde her zaman yanımda oldu. Bir şey rica ederken hep nazik ve sevecendi. Teşekkürü asla ihmal etmezdi. Deraşa hazırlamanın sadece bir metni tercüme etmek veya salt okumak olmadığını konuşmanın öncelikle kişinin kendisi tarafından benimsenmesi gerektiğini ve çok fazla okumak gerektiğini bana öğretmişti. Yaptığım her deraşada onun bu sözlerini hep hatırımda tuttum tutmaya da devam edeceğim.

Hahambaşı Rav Asseo’nun vefatından sonra yapılan seçimlerdeki adaylığından son anda geri çekti. Bunu duyurduğu konuşmasında “Ben sizler için her zaman Rabi Moşe Benveniste olarak kalmak istiyorum”  demişti. Her zaman da öyle kalmaya devam etti. Kendisini kıyasıya eleştirenlere bile sevecen, kararlı ve kibar davrandı. İyi bir insan olmanın önemine her zaman inandı ve vurguladı.  Sohbet ettiğim insan grupları “Rabi Moşe’nin Kipur konuşmasını dinlemek üzere mutlaka Kipur gününü Büyükada’da geçireceklerini” her zaman yinelemişlerdir.

Onun kaybı sevenleri için, şahsım için, cemaatimiz için yeri doldurulamaz bir kayıptır. Ancak kişi öğretileri ve eserleri ile var olmaya, yaşamaya devam eder. Bu bağlamda Rav Moşe Benveniste öğrencilerinde ve öğretilerinde her zaman yaşamaya devam edecektir.

Yei ratson şetiye nişmato tserura bitsror ahayim veaşalom began eden aelyon amen.  

Heşvan 5774 – Ekim 2013

************************************************************ 

Rav Izak Peres: Alınacak çok ders vardı

Bir Şabat gününde bana kürsüsünü açan, Türkiye’ye henüz döndüğümde benim gibi genç bir Rav’a güvenip yolumu aydınlatan ve bugünlere gelmeme vesile olan yegâne insanı, hocamı, dostumu, babam gibi değerli bir büyüğümü kaybetmenin sonsuz hüznü içindeyim.

Her ölüm erkendir derler, ama onun kaybı cemaatimiz için gerçekten çok zamansız oldu. Daha ondan öğrenilecek çok şey, alınacak çok ders vardı.

Min Aşamayim tenuhamu.

 ****************************************************

Büyükada Sinagogu öksüz kaldı

Rafi Habib : (Büyükada HesedLe Avraam Sinagogu Vakfı Başkan Vekili) Yüreğimizi güldürürdü…

 Rav Moşe Benveniste, 50 yılı aşkın cemaat  çalışmalarında sürprizlere hiç yer vermezken, aramızdan  ayrılarak bu dünyayı terk etti, bir sürprizi gerçekleştirdi. Hahambaşılık Bet-Din görevinde, Büyükada Cemaatinde, Talmud Tora çalışmalarında, her zaman bilgisi ve davranışları ile örnek olmuş, toplumumuzu yönlendirdi.

Rav Benveniste, Büyükada Cemaati’ndeki Talmud Tora çalışmalarında yüzlerce çocuğa Tora bilincini ve sinagog sevgisini aşılamak için çalıştı.

Yetişkinlerin büyük bir kısmı onun anlatılarıyla büyümüş ve Tora aşkını kendisinden aldılar.

Ailelere iyi bir Yahudi olma bilincini, gelenek ve göreneklerimize sahip olmamız için gereken  bilgileri, Tora’ya bağlı kalarak verdi.

Daima iyilik, kardeşlik, barış ve sevgi konularını ön plana alır, bizlere ışık tutar, önderlik ederdi.

‘Kalbi sallamak’ ifadesini ilk ondan duydum ve ne anlama geldiğini Rav’ın yüreğimize yazdıklarıyla farkına vardım.

Yüzündeki gülümseme hiç bir zaman eksik olmadı. Yüreğimizi güldürdü.

Ağzından bal damlardı, anlattığı anekdotlarla beynimize işledi ve bu dünyadan ayrılırken yüreğimizdeki sonsuz yaşam kitabında silinemeyecek yerini aldı.

Rav Moşe Benveniste’nin aramızdan ayrılması, nedeni ile üzüntümüz büyüktür.Başta sevgili eşi ve çocukları olmak üzere ailesine, tüm sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Nur içinde yatsın, mekânı cennet olsun.

 *****************************************************************

Kurtuluş Morhayim ν Büyükada Hesed Le Avraam Sinagogu Vakfı Başkanı: Beni yalnız bıraktın!

42 sene dile kolay… 1971 senesinde Rahmetli Şaul Kapeluto sayesinde Büyükada Cemaati’nde göreve başladım. Rav Moşe Benveniste’nin deraşaları yahidlerimize ilham ve huzur vermekteydi. Onunla uzun sürede aldığımız olumlu kararlarla duaya katılım oranını her geçen gün arttırdık. Üst düzey yönetime geçtiğimde dua süresini kısa tutarsak katılımın artacağına onu ikna ettim.  Büyük bir anlayış gösterdi, deneyimli görüşüyle başarıya ulaştık.

Son derece sakin ve görevine saygılı olan Rav Benveniste ne yazık ki bu yıl rekor sayılabilecek 1200 kişilik Kipur duasını göremedi.

Rav’ım sen nur içinde yat, başarılarını devam ettirmeye çalışacağız. Büyükada, esnafıyla, yerel yöneticileriyle, halkıyla seni çok sevdi. Benim fikir Rav’ım zamansız gidişinle beni yalnız bıraktın…

Nur içinde yat mekanın cennet olsun….

****************************************************************** 

Rav Mendy Chitrik: (Aşkenaz Cemaati Hahamı) Bir kalp adamıydı

Haham Şemet Akol Krovav (Talmud Şabat) der ki: “Bir haham vefat ettiği zaman, herkes onun  akrabasıdır.” Bizler de, Rav Moşe Benveniste’nin  Z”L cenaze töreninden ayrılırken bir cemaat ve birey olarak bunu tam olarak içimizde hissettik.

Peygamber Şmuel; Avner’in ölümünü öğrenen Kral David’in, askerlerine ve tüm İsrael halkına şöyle seslendiğinden bahseder: “Şunu çok iyi bilin ki, bu gün Yisrael’in bir Prensi, büyük bir  insanı vefat etmiştir.” Gerek düşünceleri, gerekse davranışlarıyla her zaman özenli ve kusursuz olan Rav Moşe de cemaatimizin bir prensiydi. Rav Moşe, büyük veya küçük, haham veya yahid, sinagoga gelen veya gelmeyen herkesin üzerinde emeği geçmiş, büyük bir insandı.

Onun sabrı, gülümsemesi, sıcak sözleri, içten  ilgisi ve yaptığı harika konuşmalar ile unutulmayan hikâyeleri,  biz öğrencileri tarafından her zaman hatırlanmaya ve yaşatılmaya devam edecek... Yine de bunlar Rav Moşe’nin sadece bazı yönlerini yansıtmayı başarabilir. Çünkü gerçek Rav Moşe, onun “kalbi” idi.

Tora’da Kohen Agadol  Aaron çölde öldüğü zaman tüm Yisrael’in, bu büyük kayıp için ağladığından bahsedilir. Buna karşılık, Tora’nın sonunda, Moşe’nin ölümünden; “Yisrael’in oğulları onun için ağladı.” olarak söz edilir. Büyük hahamlar ve öğretmenler, bunu Midraş’ta açıklarken, Moşe’nin bir kanun adamı olduğunu ve bir yargıç olarak bazen insanların onun verdiği kararlardan memnun olmayabileceklerini, ayrıca herkesin  onun evindeki  Tora çalışmalarına ve eğitimine katılma fırsatı da bulamamış olabileceğini belirtir. Dolayısıyla sadece toplumun belli bir kesimi “İsrail’in oğulları” onun yasını tutar. O bir akıl adamıydı. Aaron ise bir barış adamıydı. Yumuşak konuşmasıyla insanları birbirine yakınlaştırırdı: kocaları eşlerine, insanları Tora’ya.  Aaron, bir kalp adamıydı.

Bizim Rav’ımız, Rav Moşe Benveniste Z”L, bir kalp adamıydı. Her zaman  insanı iyi hissettirecek bir söz bulur, her zaman insanları bir araya getirecek  fırsatlar yaratırdı. O her zaman insanların ve modern yaşamın hassasiyetlerini içinde hissederdi. O her zaman barış peşinde koşar ve bunu hayata geçirirdi. O, asaleti ile birlik ve barış isteği ile  gereken pozitif bakış açısını bizlere emanet etti.

Kral Şlomo Kohelet’te şöyle der: “Veahai Yiten El Libo - yaşayanlar, ölenlerden aldıkları dersleri kalplerinde taşımalıdır.” Biz de, öğretmenimiz  Rav Moşe Benveniste’den Z”L  öğrenmeye devam edelim.

Bizim Ravımızı ebedi yaşamına uğurladığımız tam o anlarda Eretz Yisrael’de de Sefarad Yahudiliğinin en büyük ışık kaynaklarından olan Rav Ovadia Yosef’in Z”L de vefat etmesi bir tesadüf değildir. Rav’ımız Moşe Benveniste; Rav Ovadia’nın öğrencisi olarak Porat Yosef’te eğitim görmüştür, ve ruhani  anlamda öğrenimine artık Yeshiva Shel Maale- Gan Eden- Cennet Bahçesi Yeşivasında devam edecektir...

 

***************************************************************** 

Murat Bildirici:   (Cemaatler Masası Eş Başkanı) Bilge ve öncüydü

(...) Rav Benveniste 40 seneden fazla bir süre bugüne kadar Büyükada Sinagogu’nun Ravı idi.

Ayrıca Şişli Mahazike Tora minyanın hahamı oldu.

Şişli’deki o korkunç patlamanın olduğu gün, yaralıları arabalara koyup hastanelere sevk ettikten sonra, Rav Benveniste  eli ve dizinden,  ona acı verdiği belli olan yaralarına rağmen hastaneye doğru yürürken bulmuştum. Rav’ı ve değerli eşini hemen bir taksiye binmeye ikna edip hastaneye beraber gitmiştik. Rav kendisine bakan doktorlara ilk önce daha ağır olan hastalara bakmalarını rica etmişti.

Bilgeliğini, öncü olduğu birçok yerde sundu bizlere.

- Çok iyi bir hatipti. Şiirsel konuşmalarını büyük bir özenle hazırlardı. Yakın çevremizde birçok kişi onun bu konuşmaları sayesinde Yahudilik ve Tora kapısından içeri girmiştir. Aynı zamanda önemli şairlerin eserlerini tercüme ederek kullanabilecek kadar hâkimdi edebiyata. Onun tabiri ile kalbimizi ve ruhumuzu sallardı.

- Mertti. Söylemesi gerekeni doğru üslupla bütünleştirebilirdi.

- Doğru duruş sergilemeyi bilirdi. Bazen abi, bazen baba, bazen dost, bazen de en önemlisi küçük bir çocuğun arkadaşı olabilirdi. Büyükada’da Şabat duası bitince en çok çocuklar sıraya girip ondan beraha almak için yarışırdı ve her biriyle ilgilenirdi.

- Talmud Tora, kendisi için bir ev, bizler de onun ailesi idik. Tıpkı bir babanın çocuklara verdiği sevgi gibi o da hayatına giren her insana kalıcı sevgi bıraktı. Bu sevginin ayrıcalığını yaşıyoruz hepimiz. Öğretilerini, bize bıraktığı izleri gururla taşıyoruz. Birçoğumuz onun talebesi olmuşuzdur.

- Bir cemaatte en büyük yatırımın çocuklara yapılacağını savunurdu. Her konuşmasında, çocuklara gösterilecek doğru Yahudi yaşam biçiminin önemini dile getirirdi.

- Her bayramda çocukların dünyasında Yahudiği  kimliğini yaşatacak skeçler yazardı ve bunları öğretirdi.

- Bir çoğumuzun bar-mitsva öğretmeni idi. Bunu çok ustaca ve fedakârlıkla yapardı.

- Bir sözün ne kadar yapıcı gücü olduğunu öğretti bize. Negatif bir yorumun Yahudi bilincinde yeri olmadığını söylerdi.

- Devamlılık ve istikrar onun için çok önemli idi. Biz gençleri görev almamız için cesaretlendirirdi. Tevasını genç Rav’larımıza verir, Tora’nın paylaşılması ve öğrenilmesi için olanak sağlar ve gençleri bildiklerini anlatmaya teşvik ederdi.

- Özel hayatında onu kardeş gibi bilen dostları kendisi için, barışçı, insan seven, vericiliği mertlikle besleyen biri olduğunu söylerler. Barışı sever ve barışı yaşardı. Ohev Şalom Ve Rodef Şalom.

- İnsanın en büyük sorumluluğunun kendisine olduğunu söylerdi. Bunu da asil duruşu ve heybeti ile dışa yansıtırdı.

- Başlattığı sohbetlere her yaştan kadın ve erkek katılanların ortak görüşü; onun iyi bir konuşmacı olduğu ve kalbe hitap ettiğidir. Ondan yaşça büyüklerin de saygısını kazanmıştı. .

- Hanımlarımızın Yahudi hayatındaki yerini çok önemserdi. Şabatları onu dinlemeye gelen hanımlar Azarayı doldurur, o da onların kalbine konuşurdu.

- Tora’nın bilimle ve modern hayatla gayet uyumlu olduğuna inanır, bunu dile getirir ve buna örnek bir hayat yaşardı. Tora; hep önde, ama zamanın gerekliliğini de sindirerek yaşamak ve özellikle insan sevgisi Ravı’mınızın mottosu idi.

Torat Yistrael, Erets Yisrael, Am yisrael  ve Medinat Yisrael ise ravımız için ayrı bir sevgi kaynağı idi. Bu dörtlünün önemini hep dile getirir ve yaşatırdı.

Parlak zekası, üstün hitabeti ile, Maggid B İstanbul Rav Benveniste yaptığı mitsvalarla bir çok melek yarattı. Şimdi o melekler ravımızı almaya Gan Eden’e götürmeye geldiler. Leh Be Şalom. Barış içinde git değerli Rav’ımız. Senin bayrağını daha da yukarıya taşımak için çalışacağız.