Kahire yönetimi İslamcı örgütlerin artan saldırıları karşısında harekete geçmeyi planlıyor
Mursi yönetimi döneminde sıkı kontrol altında tutulan Mısır-İsrail sınır bölgesi Sina, Mısır’da yönetimin değişmesinden sonra yine hareketli günler geçirmeye başladı.Geçen cuma Mısır askeri helikopterlerinin İslamcı militanların artan saldırıları üzerine Gazze sınırına yakın Sina simalarında uçması, halkın olası bir çatışma endişelerini doğrular nitelikteydi. Militanlar neredeyse her gün Mısır güvenlik güçlerine ve Hıristiyan halka saldırı düzenliyor. Devletin sıkı güvenlik önlemlerinin baskısı altında ve ekonomik olarak ihmal edilmenin de etkisiyle, militan örgütlerin başta gelen liderleri, yarımadadan orduyu tamamen silmek ve bağımsız bir ‘İslami emirlik’ kurmaktan söz ediyor.
Mısır ordu ve güvenlik güçleri yetkilileri bölgede varlığını artırırken, The Associated Press’e verdikleri demeçte yakında geniş çaplı bir operasyon yapmaya hazırlandıklarını belirtti. Yetkililer helikopter uçuşunun Gazze’den Sina’ya militanlara yardım gönderen Hamas yöneticilerine uyarı niteliğinde yapıldığını belirtti. İsrail’in 1979 barış anlaşması uyarınca uçuştan haberi olduğu belirtildi.
2011 başında Mübarek’in devrilmesiyle Mısır’ın en karışık bölgesi haline gelen Sina, Mursi’nin indirilmesiyle daha karıştı. Mursi yandaşları demokrasiyi onarmanın tek yolunun Mursi’ye görevini iade etmek oluğunu söylerken, bunun öncelikleri olmadığını söyleyen Sina’daki örgütler, hiçbir şekilde Mısır Devleti egemenliği altında kalmak istemediklerini belirtiyor. Aşırı uçtaki bu gruplar ekonomik kalkınma vaatlerini tutmayan Mursi’yi zaten fazla ılımlı bulurken, dinci Selefiler’i bile kendilerine yakın görmüyor.
Mısır ordusunun 37 teröristi öldürdüğü pazar akşamı tansiyonun yükselmesiyle, İsrail ordusu alarm durumu ilan ederek halkı evlerinde kalmalarını konusunda uyardı.
Müslüman Kardeşler’in orduyla görüştüğü iddiası
Bir yandan Müslüman Kardeşler’in Mursi yanlısı protestoları, karşıt grubun toplandığı Tahrir Meydanı’na çıkaracağını söylediği bir zamanda öte yandan geçici hükümetin Müslüman Kardeşler’in desteğinin olup olmamasına bakmaksızın planını hızla uygulamaya koyduğu bir zamanda; iki taraf arasında bir diyalogun gerçekleşmiş olması kulağa inandırıcı gelmiyor. Ancak eski bakanlardan Dr. Muhamed Ali Bishr, kapalı kapılar ardında tarafların geçen hafta uzlaşı sağlamak üzere görüştüklerini açıkladı. Müslüman Kardeşler net bir dille görüşmenin gerçekleştiğini inkâr etti. Müslüman Kardeşler’in Mursi’nin yeniden cumhurbaşkanı olmasını talep etmeleri ise ordunun kırmızı çizgisi olduğundan görüşmelerin devam etmesi beklenmiyor. Bishr, “Açık fikirliyiz ve herkesle konuşuyoruz. Ordu bizimle görüştü fakat darbe çizgisinden ödün vermiyorlar, buna karşın biz demokrasi ve anayasa temeline dayalı bir başlangıç istiyoruz,” dedi. Bishr, Mursi’nin gidişini, ancak görevinin geri verilmesinin ardından kendi seçeceği usulle (referandum veya cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi) ayrılması halinde kabul edebileceklerini ve askıya alınan anayasanın yeniden yürürlüğe girmesi gerektiğini söyledi. Müslüman Kardeşler, ordunun protestoları sona erdirme talebini ise “İnsanlar kendilerini ifade etmekte özgürdür,” diyerek reddetti. Geçen hafta gösteriler sırasında 90’dan fazla kişi ölmüştü.
Bu arada Mısır Başsavcılığı, Mursi hakkında yabancı devletler hesabına ajanlık, göstericilerin öldürülmesini teşvik ve ekonomiyi tahribata uğratmak gibi suçlamalardan dolayı dava açılabileceğini bildirdi. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Hazım el-Biblavi kesin olmamakla birlikte hükümette yer alacak bakanların isimlerini açıkladı. Açıklanan listeye göre Nebil Fehmi’nin Dışişleri Bakanı, Abdülfatih el-Sissi’nin Savunma Bakanı ve Emin el-Mehdi’nin Adalet Bakanı olarak atanması ve kabinenin önümüzdeki günlerde kesinlik kazanması bekleniyor.
ABD’den Mısır ordusuna: Mursi’yi bırakın
3 Temmuz’da gözaltına alınan Mısır’ın devrik cumhurbaşkanı Mursi’nin, serbest bırakılması için çağrı yapan ABD, bu sürpriz çıkışıyla Almanya’nın çağrısına katılmış oldu. ABD, Mısır’daki olayı ‘darbe’ olarak nitelendirmekten özellikle kaçınmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki yaptıkları açıklama ile ilgili olarak ABD’nin sergilemiş olduğu duruşunun ani değişiminin sebebini vermekten kaçındı ve başından beri keyfi, siyasal tutuklamalara karşı olduklarını belirtmekle yetindi. ABD’nin Mısır Büyükelçisi Anne Patterson’ın geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur ile görüştüğünü belirten Psaki, geçici hükümetin ortaya koyduğu demokrasiye geçiş planının toplumun her kesimini kapsayacak bir süreç olmasını dilediklerini belirtti.
