Dostluk’da ‘Dalga’

Yeni oyununuz ‘Dalga’nın konusu hakkında bilgi verir misiniz?

‘Dalga’da II. Dünya Savaşı öncesi ve sırasında Hitler’in önlenemez yükselişinin nasıl başlayıp geliştiğine şahit olacağız. Hepimizin aklını kurcaladığı birçok sorunun cevabını bu oyunda Amerika’daki bir lisede tarih dersi sırasında yapılan bir deney ile bulabileceğiz. Neden, niçin, nasıl, gibi sorular biraz olsun netleşecek.

Ne kadar zamandır çalışıyorsunuz? Oyunda kimler rol alıyor?

Provalara mart ayında başladık. Üç ay gibi kısa bir sürede haftada iki gece yoğun şekilde geç saatlere kadar özveri ile çalışarak hazırlandık. Oyunumuz 4-11-12 Haziran tarihlerinde sahnelenecek. Alfabetik sıraya göre Albi Yani, Can Sarda, Cako Taragano, Deniz Razon Toros, Eser Nifusi, İlay Azuz, Jaki Baruh, Kleri Kapyas, Loni Konuk, Nesli Kohen, Romina Benzeray, Sezen Şerez, Zeki Efraimzade oyunda rol alıyorlar.

Oyunun son hazırlıklarının heyecanını yaşayan Ferit Koen: “Ekibimiz sonsuz bir özveri ile çalıştı. Herkes elinden gelenin fazlasını yapmaya çalıştı. Zaman içinde gözlemlediğim kadarı ile oyuncular rolleri ile adeta özdeşleşip teknik kadro ile uyum içinde çalışıp işimi çok kolaylaştırdılar. Prova öncesi derneğe geldiğimde oyuncuların diyalogları ve replikleri kendi başlarına çalışıp provalara hazırlanmalarını görmek beni mutlu ettiği kadar gururlandırdı da,” diyerek duygularını dile getirdi.

‘Dalga’nın oyuncularından izlenimler

Loni Konuk, “İlk defa bir araya gelen bir ekip olarak, senaryonun ‘Birlikte daha güçlü’ sloganını benimsedik. Hepimiz için, başta tahmin edemeyeceğimiz şeyleri keşfedip öğreniyor olduğumuzu görmek grup olarak tiyatroya olan merak ve hevesimizi arttırdı” dedi.

Zeki Efraimzade, “Ekibe katıldığımda bir kişi dışında kimseyi tanımıyordum. Etraftan sadece ismini duyduğum ya da hiç bilmediğim insanlardı çoğu. Bu ekiple çalışmak beni çok keyiflendirdi. Provaların olacağı günler daha bir keyifliydim. Yönetmen Ferit Koen’in gözlemleri, sabrı ve enerjisi beni hayli motive etti.

Dalga, çok kuvvetli bir yapıt. İzledikten sonra herkese gelişme çağından bu gününe zihin taraması yaptırtacak kadar etkili. İnsanlığı, anne baba kavramını, eğitimi ve sanırım daha birçok olguyu gözden geçirmenizi sağlayacak. İnsanların içsel boşluklarından ne boyutta sorunlar doğabileceğini kimse tahmin bile edemez. Şunu unutmamak gerekir; Her insanın içinde gizlenmiş bir hayvan vardır ve bu bazılarında daha kolay ortaya çıkar. Bazılarının içindeki insan galip gelen taraf olmuştur. T.Roosvelt’in bir sözünü hatırlatmak istiyorum: ‘Bir insanı ahlâken eğitmeden sadece zihnen eğitmek topluma bela kazandırmaktır,’”.

Can Sarda, “Tiyatro çalışmasında bulunmaktan büyük keyif aldım. Çok tecrübeli ve eğlenceli insanlarla tanışma ve sıcak bir arkadaşlık ortamı bulma şansını elde ettiğim için çok mutluyum.”

İlay Azuz, “Sezon başında, gençler tiyatrosu olarak çalışmalara başladığımızda, önümüze birkaç oyun alternatifi geldi. Hiç biri Dalga oyununun bıraktığı etkiyi bizlere vermedi. Aslında Wave “Dalga”, ismini daha önce çok duyduğum, ancak romanını okuma veya filmini seyredebilme fırsatını bulamadığım, yaşanmış gerçek bir olaydan uyarlanmış çok çarpıcı bir oyun. Oyunumuzu izledikten sonra sizlere de aynı etkiyi vereceğinden eminim.”

Sezen Şerez, “Dalga oyununu okuduğumda gerçekten çok etkilendim. İzleyince insanda adeta bir tokat yemiş etkisi yaratıyor” dedi.

Kleri Kapyas, “Gerçek hayattan bir olayı yansıtan ‘Dalga’ eminim benim olduğu gibi, tüm ekip için de unutulmaz Bir deneyim oldu.  Oyunda söz konusu olan tek tek herkesin özgürlüğü, çünkü bir deney, bir oyun olarak başlayan felâket bir süre sonra acı gerçeğe dönüşür. Bir arada olmanın keyfi, farklıyı üretiyor olmanın heyecanı, öğrendiklerimizle birleşince provalar hayattan kaçamağımız haline dönüştü. Gencecik bir ekip olarak kabına sığmayan enerjimiz ile bütün bir senenin emeğinin sonucunu göreceğiz.  Tüm izleyicileri de hayattan bir kaç saat çalarak, heyecanımızı paylaşmaya bekliyoruz.”

Eser Nifusi, “Lise yıllarımda başlayan tiyatro hobime Dalga oyunu ile yıllar sonra tekrar başlamakla ne kadar doğru bir karar aldığımı daha provalarda anladım. Cemaatimizin alışık olduğu, komedi, müzikal oyunların dışında bir oyun çıkarmak bizler için zor olacaktı. Ama bir o kadar da heyecanlı! Yönetmenimiz dışında hepimizde tedirginlik vardı. Değişik bir oyun nasıl karşılanacaktı? Ama yönetmenimizin kararlılığı, isteği, profesyonelliği zamanla hepimize bulaştı ve oyunumuzu çok sevdik!  Yönetmenimizin profesyonel yaklaşımı sayesinde hepimiz oyunculukla ilgili çok önemli detaylar öğrendik ettik. Oyunumuza gelince, ‘Dalga’, faşizmin ne kadar çabuk yayılabileceğini ve dünyanın kötülük yapanlar değil, seyirci kalıp hiç bir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli olduğunu gösteriyor. Dalga ile ilgili okuduğum bir makalenin çok beğendiğim bir bölümü paylaşarak sözlerimi bitirmek istiyorum; ‘Faşizmin ayak sesine suskun kalanlar, bana dokunmaz diyenler, görmezden ve duymazdan gelenler, karşı koymayanlar, Tepki vermeyenler! Dalgaya düşenler, Dalganın girdabında boğulurlar.

Dernek Başkanı Moris Levi; “Kuruluşundan bu güne sanatsal faaliyetlere önem veren derneğimiz, bu yılda 18-35 yaş aralığında gençlerden oluşan bir grup ile oyunu sahneye koymanın heyecanını yaşıyor. Her dönem çıtayı biraz daha yükseklere taşımaya çalışan DYD yönetimi bu oyunla her senekinden farklı olarak gençlerden oluşan bir kadro ile oyunu ile merhaba demenin keyfini yaşıyorlar. Gençlerimizi katılımınız ve alkışlarınızla desteklemenizi bekliyoruz” dedi.

Levi, derneğin çatısı altında üç senedir miniklere verilen müzikal ve drama kursu çalışmaları ile yarının gençlerini sahneye hazırlayan DYD’nin, gençlerle önümüzdeki sene sahnelenecek yepyeni bir projenin hazırlıklarına başladıklarını bildirdi.