Aykut Kocaman hakkında bir değerlendirme

Futbol en büyük aşkı Antrenmanlar sürerken Aykut Kocaman’ın bir alanda bir grup futbolcu ile 5’e 2 yaparken görebilirsiniz… Futbolu çok seviyor ve hayatında çocuklarından sonra en önemli şey onun için… Eğer kamptalarsa mutlaka bir yolunu bulup TV’deki maçları izliyor… Bunu sadece iş anlamında gelişim için değil futbolu çok sevdiği için yapıyor.

Spor
16 Ocak 2013 Çarşamba

Ahmet Ercanlar'ın yazısı

 

Aykut Kocaman, Fenerbahçe adına çok önemli bir figür… Zaman zaman takımı kötü oynatsa da, yanlış seçimler yapsa da arkasındaki destek hiç bitmiyor. Bunda 3 Temmuz sürecinde boyun eğmeyen duruşu en büyük etken… Teknik direktör bulmak kolay… Lider bulmak ise zor. Fenerbahçe’nin bir teknik direktöre mi yoksa bir lidere mi ihtiyacı var? Bence bir lidere ihtiyacı var. 3 Temmuz süreci sarı lacivertli kulüp adına bitmedi… Hala sıkıntılı günler yaşanıyor. Zaman zaman maddi, zaman zaman ise saha dışı sıkıntılar sürüyor. Başkan Aziz Yıldırım, Yargıtay süreci nedeniyle uzun süre geri planda kalıp saklandı. İşte bu dönemde Kocaman’ı istifaya kadar sürükleyen süreç başladı… Bir de Ali Yıldırım’ın küsüp ayrılması Kocaman’ı iyice yalnızlığa itti.

Ben böyleyim…

Peki, Kocaman nasıl biri? Eminim birçoğunuz için bir sır halinde… Nasıl bir kişiliğe sahip olduğu fikrine birçoğunuz şehir efsaneleri ile sahip oldunuz… Onun adına anahtar kelime: Ben böyleyim... O, topluma yaranmak adına değişmeyi reddeden bir lider...Fazla uzatmadan Kocaman’ı birlikte irdeleyelim...

DÜRÜST

Kocaman ile karşı karşıya geldiğinizde öncelikle dürüst olduğunu hissediyorsunuz… Türk toplumunun genel tavrına göre hareket etmeyi reddediyor ve “ben böyleyim, değişemem” diyor… Bu konuda ısrarları ise kabul etmiyor… Bugüne kadar ailesi ile birlikte bile göremedik kendisini… Bunun nedenleri onun yaşama bakışında gizli... Bunu da aşağıda anlatacağız…

POLİTİK

Yaptığı işte politik anlamı çıkmasın bu başlıkta… Birçoğumuzun apolitikleştiğimiz bu dönemde Kocaman’ın hayat felsefesi ve politik duruşu belli… Bu duruştan asla taviz vermiyor… Bu duruşu sola yakın diye özetleyebiliriz… Adalet duygusu onun için en önemli olgu… Kendisine adaletsizlik yapıldığını düşündüğünde de isyankâr… İşte belki de bu sezon yaşanılan başarısızlığın en önemli nedeni gereğinden fazla bu duruma konsantre olup futbolu unutması.

ÇAĞDAŞ

Kocaman’ı tek kelimeyle böyle ifade edebiliriz… Çağdaş… Neden böyle dediğimi onu yakından takip eden biri olarak şöyle tanımlayabilirim; Aykut Kocaman çağımızın futbolunun eskisi gibi babadan kalma yöntemlerle yönetilemeyecek kadar detaylar üzerine kurulu olduğunu düşünüyor. Bu nedenle dünyadaki büyük kulüplerin çalışma sistemlerini inceleyip buna göre bir sistem oluşturmaya çalışıyor. Teknolojiden faydalanıyor. Bunu yaparken bana göre bir eksiği var. İnsanları ikna etmek. Bunu da yapabilirse başarısız olması çok zor…

SERT

Kocaman ile algılardan biri de yeterince sert olmadığı yönünde… Birebir ilişkilerde yüzü her zaman gülen Kocaman işini yaparken son derece sert. Samandıra’da Kocaman’dan çekinmeyen yok gibi… Bu biraz şaşırtıcı gelse de durum böyle… Aykut Kocaman’ın zaten en büyük eksikliği PR’ının yeterince iyi yapılamaması… Başka teknik adamlar gibi gazetecilere poz vermiyor… Mütevazı ve içe dönük…

Size Aykut Kocaman’ın küçük bir profilini çıkartmaya çalıştım… Türkiye’de insanlara, ‘sinsi’, ‘ikiyüzlü’, ‘hain’, ‘iyi’, ‘kötü’, ‘başarılı’ ve ‘başarısız’ gibi yaftalar kolayca vuruluyor ve istemeseniz de bu üzerinize yapışıyor. Aykut Kocaman farklı bir adam… Alıştığınız tiplerden değil. O iyilerden… O meşhur sloganda olduğu gibi iyiler sonunda mutlaka kazanır…

Ahmet Ercanlar kimdir?

1977 Urfa doğumlu. Şanlıurfa Anadolu Lisesi, Erenköy İntaş Lisesi ve ardından da İÜ. İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümü mezunu. 1998 yılında Cine5’te futbol başlıyor ve 9’da 9 programlarının editör ve yapımcılığını yaptıktan sonra sırasıyla Star TV, CNNTURK, Skyturk, Lacivert dergisi, Kanal 24’te çalıştıktan sonra 2010 yılında Hürriyet’te Fenerbahçe muhabiri olarak göreve başladı ve halen devam ediyor. Evli ve 1 çocuk babası.