Macar Yahudileri geçmişin aksine ülkelerinde yükselen antisemitizme anında tepki veriyorlar ve nefret suçlarına karşı sıfır tolerans gösteriyorlar.
Kamplarda katledilen 6 milyon Yahudi’nin pasif bir şekilde yürüyerek ölüme gittiği 2. Dünya Savaşı’ndan sonra gelen nesiller, katliamdan kurtulanlara hep aynı soruyu sormuşlardı; “Neden hiçbir karşılık göstermediniz?”
Yeni nesil Macar Yahudiliğinde bu sosyal psikoloji çoktan değişmiş durumda.
Macar parlamentosunda sağcı Jobbik Partisi üyelerinin Yahudileri fişleme girişimine Macar cemaatinin tepkisi öyle büyük oldu ki sonunda söz konusu nefret söylemini politika malzemesi yapan vekiller özür dilemek zorunda kalmıştı.
Yahudilerin kültürlerine ve kimliklerine sahip çıkmasına diğer bir örnek de Yahudi asıllı Macar Devlet Bakanı Janos Fonogy’nin geçen cuma günü sağcı Jobbik partisi parlamenterlerinin de hazır bulunduğu mecliste yaptığı konuşma oldu.
Fonogy, Macar parlamentosuna şöyle seslendi: “Annem de babam da Yahudi, dolayısı ile ben de Yahudiyim, sevseniz de sevmeseniz de.
İsrail vatandaşı değilim, çok dindar da sayılmam.
Doğarken ne olacağım benim elimde değildi, ama sizin beni Yahudi kimliğimden dolayı sevmek veya sevmemek elinizde.”
