Barış ödülü şiddet karşıtı kadınların oldu

Nobel Barış Ödülü, şiddete son vermek için yaptıkları kampanyalardan dolayı Liberya Cumhurbaşkanı Ellen Johnson Sirleaf, Liberyalı Leymah Gbowee ve Yemenli Tawakkul Karman’a verildi

Dünya
12 Ekim 2011 Çarşamba

Kadın haklarının dünya barışı için hayati bir öneme sahip olduğunu belirten Nobel Komitesi, geçtiğimiz cuma günü Barış Ödülü’nü savaş ve zulme karşı kampanya yürüten biri Yemenli, ikisi Liberyalı üç kadına verdi. Ödül verilen Liberyalılardan biri ise ülkenin cumhurbaşkanı…  

Afrika’nın özgürce seçilmiş ilk kadın devlet başkanı olan Ellen Johnson Sirleaf, bir buçuk milyon dolarlık ödülü, yine kendi ülkesinin vatandaşı olan ve Liberya sivil savaşına karşı gösterdiği çabalarla birlikte ülkesinde bir de ‘cinsiyet savaşı’ veren Leymah Gbowee ve Arap aktivist Tawakkul Karman ile paylaştı. Tawakkul Karman da aldığı ödülü Yemen demokrasisinin zaferi olarak aldığını belirtti.

Norveçli Nobel Ödülü Komitesi Yönetim Kurulu Başkanı Thorbjoern Jagland gazetecilere “Kadınlar, toplumların her seviyesindeki gelişmeleri etkileyecek şekilde erkeklerle aynı fırsatlara sahip olmadığı sürece dünya, demokrasi ve kalıcı barışa sahip olamaz,” yorumunu yaptı.

Bir zamanlar muhalifleri tarafından ‘demir lady’ olarak anılan yetmiş iki yaşındaki Johnson Sirleaf, seçimlerde tekrar başkan olmak için yarışıyor. Johnson Sirleaf, sivil savaşın getirdiği bölünmeleri iyileştirmek için yeteri kadar çaba harcamamakla eleştiriliyor. Jagland, verilen ödülün Liberya’da seçim sonuçlarını etkileyeceği yönündeki görüşleri reddetti.   

Norveç eski Başbakanı, Mısır, Tunus ve Libya’nın tersine halen mevcut yönetimden kurtulamayan Yemen’deki protestocuları anarak Oslo’dan, Yemen Başkanı Ali Abdullah Saleh’e ve onun gibi diğer Arap otokratlara yönetimi bırakmaları yönünde mesaj gittiğini belirtti.

Ödül kazanan Yemenli Tawakkul Karman, Reuters’a verdiği demeçte, bu mesajın Arap diktatörlerin devrinin kapandığı yönünde olduğunu belirtti ve aldığı ödülün Yemen ve diğer Arap Baharı başkaldırıları adına bir zafer olduğunu ekledi.

Ödül kazanan bu üçlü, Nobel Ödülleri’nin 110 yıllık tarihinde ödül verilen kişiler arasında 85 erkek dışında kalan yaklaşık 10-12 kadını takip ediyor.

Komite bu üçlü ödülün “birçok ülkede devam eden, kadına yönelik baskının sonunu getirmeye, kadınların demokrasi ve barışın temsilinde ne kadar büyük bir potansiyel taşıdığını göstermeye” yardım edeceğini ümit ediyor.

Arap Baharı

Gazeteci ve anne kimliği taşıyan, başkaldırılar sırasında bir süre gözaltına alınan otuz iki yaşındaki Karman’ın aldığı bu ödül, Norveç Nobel Komitesi’nin Arap Baharı protesto gösterilerinin genel kabulünü gösteren bir hareket olarak tanımlandı. Nobel alıntısında “Arap Baharı ve öncesindeki zor zamanlarda, Tawakkul Karman Yemen’de kadın hakları, demokrasi ve barış için verilen mücadelede yol gösterici olmuştur” diye belirtiliyor.

Afrika’nın tüm kadınları onurlandırılacak

Johnson Sirleaf’ın Afrika ülkelerinde kadınların liderliği konusunda yolu açtığı ve otuz dokuz yaşındaki Gbowee’nin ise Liberya’da savaşı sonlandırmak için farklı etnik ve dini kesimlerden kadınları bir araya getirip seçimlere katılımlarını sağlamak için çok çaba gösterdiği belirtiliyor.

Gbowee’nin erkek kardeşi Alphonso Diamond Gbowee, Reuters’e “Kardeşimin bölgemizdeki kadınlar ve çocukların gelişimini sağlamak için yaptıklarının fark edilmesinden dolayı çok mutlu ve heyecanlıyım. O, özellikle Gana, Liberya ve Sierra Leone’deki kadınlar ve çocuklara yardım etmek için inanılmaz çok çalıştı. Aldığı ödül, daha da fazla çalışması için bir teşvik olacak. Savunmasız insanların hayatını olumlu etkilemeye devam edeceğinden hiç şüphem yok” diye konuştu.

Monrovia’dan telefonla görüşlerini paylaşan Johnson Sirleaf’ın oğlu James ise, “Bunun kutlamamız gereken çok büyük bir haber olduğunu ve inanılmaz heyecanlı olduğunu” söyledi. Johnson Sirleaf, Liberya’nın finans bakanı olduktan sonra, hapse girmiş ve ardından ülkesinden kaçmıştı. Bu sırada ise ülkesi Liberya’da Afrika’nın en kanlı sivil savaşlarından biri gerçekleşti. Johnson Sirleaf, bir süre Dünya Bankası’nda görev aldıktan sonra ülkesine geri dönmüş ve 2005 yılında cumhurbaşkanı olmuştu. Gbowee’nin liderliğinde kurulan Barış İçin Kadın Hareketi, bazıları için 2003 yılındaki sivil savaşı sonlandırmaya katkıda bulunduğundan dolayı büyük önem taşıyor. Bu hareketin tohumları 2002 yılında birkaç kadının bir araya gelerek şarkı söyleyip dua etmesiyle, balık pazarındaki kavganın sona erdirilmesiyle atıldı.