İtalya milletvekilleri tek taraflı devlet ilanına karşı

İtalya’da milletvekilleri dünya kamuoyuna açık bir mektupla tek taraflı olarak ilan edilecek bir ‘Filistin Devleti’ne karşı çıktıklarını belirttiler. Mektupta ilanın yol açacağı çeşitli olumsuzluklar değerlendirildi. Gerçek barış için ikili görüşmelerin esas alınması gerektiği belirtildi

Dünya
24 Ağustos 2011 Çarşamba

İtalya Parlamen-tosu’ndan 150 milletvekili, Filistin Özerk Yönetimi’nin (FÖY) tek taraflı bağımsızlık kararına karşı çıkan bir mektuba imza attı. Belgenin hazırlanmasında öncü olan İtalyan milletvekillerinden Fiamma Nirenstein, Jerusalem Post’a verdiği demeçte amaçlarının İsrail-Filistin barış sürecini desteklemek olduğunu belirtti. Nirenstein, tek taraflı bir bağımsızlık ilanının FÖY ve İsrail arasındaki tüm anlaşmalarının ve barış sürecinin iptali anlamına geleceğini söyledi.

Mektup İtalya’daki parlamentonun tatile girmesine üç gün gibi kısa bir sürede, partiler arası bir dayanışma ile hazırlandı ve 630 vekillik parlamentodan 150’sinin imzası sağlandı. Bu açık mektupta İtalyan parlamenterler çözümün ikili görüşmelere dayanması gerektiği bildirildi. Ayrıca “Filistin Devleti’nin erken ve tek taraflı açıklanması sadece çözülmek istenen İsrail-Filistin barış sürecini baltalamakla kalmaz, Birleşmiş Milletleri’nin bütünlüğünü, uluslararası anlaşmaları ve kanunları hiçe saymak olur” ifadeleri yer aldı.  Mektupta daha önce Ortadoğu Barış Dörtlüsü’nün (ABD, AB, BM ve Rusya) şubat ayında yaptığı “taraflardan birinin yaptığı tek taraflı eylemler barış görüşmelerinin sonucuna etki etmeyecek ve uluslararası toplum tarafından kabul edilmeyecektir” görüşü yinelendi; Oslo Anlaşması’nda da tarafların tek yanlı olarak kararlar almaktan men edildiği hatırlatıldı.

Belgede ayrıca ABD ve Avrupa ülkeleri tarafından terörist olarak nitelendirilen Hamas’ın, BM’de yapılacak bir bağımsızlık ilanı ile meşru hale geleceği belirtildi. Bunun yanı sıra FÖY’ün şu anda devletleşebilmek için yeterli şartları karşılamadığı ve altyapısının olmadığı, böyle erken bir ilanın dünyanın farklı yerlerinde de benzer hareketlere yol açarak küresel bir sorun yaratabileceği bildirildi. Son olarak mektupta, kalıcı ve adaletli bir barışın sadece ikili görüşmelere dönülmesi durumunda gerçekleşebileceği vurgulandı.