Lübnan muhalefet destekçileri, Suriye güçlerine karşı ayaklanmanın altıncı yılını kutlarken Hizbullah’ın silahsızlanmasını talep etti
Pazar günü Kuzey Lübnan'da düzenlenen yürüyüşte toplanan onbinlerce muhalif, 'Şehitler Meydanı’nda sıkı güvenlik önlemleri altında, Lübnan bayrakları ve Batılı politik partilerin flamalarını taşıdı. Göstericiler, “Yaşama evet silahlara hayır; demek için buraya geldik, silahların hükümranlığı son bulmadan Lübnan ulusunun egemenliği olmayacaktır” diyerek Şii militan oluşumu Hizbullah ve onun cephaneliğine olan tepkisini dile getirdi. Ülke çapında yerleştirilen güvenlik güçleri asayişi sağlarken kuzey ve doğudan halk konvoylar halinde Beyrut’a geldi. Konvoylar şarkılar ve 2005’te ağır bombalamada öldürülen Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri’nin resimlerini taşıyarak gösteri alanına ulaştı.
Hariri suikastı sonrasında yükselen ABD ve Suudi Arabistan işbirliği ‘14 Mart Birliği’ olarak tanımlanmıştı. Yoğun gösterilere ‘Cedar Devrimi’ adı verilmişti. Uluslararası baskı ve haftalarca süren gösterilerin ölümlerle sonuçlanmaya başlaması üzerine Suriye 29 yıl sonra kuvvetlerini Lübnan’dan çekmişti.
Yürüyüş bu sene Hizbullah’ın askeri gücünün iyice arttığı ve muhalifleri ile arasındaki durumun kötüleştiği bir döneme denk geldi. 14 Mart muhalif kampının liderleri kalabalığa yaptıkları konuşmalarda "kaderlerinin başkalarının elinde olmasını ve ülke içinde ülkeyi kabul etmeyeceklerini" belirttiler.
Lübnan Güçleri Partisi Başkanı Hıristiyan Lider Samir Geagea coşkulu kalabalığa seslenerek “Lübnan ekonomisinin daha fazla felç edilmesini ve tarihimizin değiştirilmesini kabul etmeyeceğiz. Lübnan’ı bu bataklıktan kurtaracağız. Lübnan’ın İran’ın şahsi çıkarları için sömürülmesine, Hizbullah’a hayır” dedi.
Gösteride bazı göstericilerin ‘Silahların diktatörlüğüne hayır, Tanrı’nın silahları yoktur’ yazan pankartlar taşıması ilgi çekti. Hizbullah Arapçada ‘Tanrı’nın Partisi’ anlamına geliyor. Muhalifler Hizbullah’ın gösterilere şiddetle karşılık vermemesini umuyor.
Muhalif Hıristiyan Lübnan Güçleri Partisi destekçisi Salim Eyit, 1975-1990 iç savaşından sonra silahlarını teslim etmeyen tek partinin Hizbullah olduğunu söyledi. Hizbullah silah gücünü milletvekillerini tehdit etmek ve Hariri’nin tekrar seçilmesini önlemek için kullanmıştı. 14 Mart kampı ayrıca 2008 Mayıs’ında oluşan politik gerginlik ortamında sokaklarda ölen 100 vatandaşından dolayı Hizbullah’ı suçluyor.
