TORUNUMA MEKTUPLAR -6/ Kendini bil...

Bu dünyayı yaratan, zihninizdir. İnsanın kalbinde olanı gözleri açıkça belli eder. Gözler kötü bir şeyi asla gizleyemezler. İnsanın içinde doğruluk varsa, gözleri de aydınlıktır. Eğer doğruluk yoksa gözler de donuktur. Birisi seninle konuşurken, gözlerine bak. (1)

Sara YANAROCAK Kavram
27 Ekim 2010 Çarşamba

Canım Guy’cığım, babaannesinin güzel oğlu... Ayna karşısında çekilen bu fotoğrafın bana yine hayatla ilgili bir esin kaynağı oldu. Şimdi sana yazacaklarımı iyice oku küçük adamım!

Guy, hayattaki en önemli şeylerin başında kendini bilmek gelir. “Kendini Bil” oğlum. Kim olduğunu, hislerini, isteklerini, hedeflerini bil. Düşüneceğin, karar vereceğin,  anlatacağın, öğreteceğin ve öğreneceğin zamanlarda hep kendini bil. Ama kendini bilirken, karşındakini de ölçmeyi tartmayı iyi bil.

Dört çeşit insan vardır;

Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen: O aptaldır, uzak dur.

Bilmeyen ve bilmediğini bilen: O basit bir insandır, öğret.

Bilen ve bildiğini bilmeyen: O uykudadır, uyandır.

Bilen ve bildiğini bilen: O akıl insanıdır, onu takip et. (2)

Bu insanlar karşına çıkacağı vakit aralarındaki farkı ayrımsamaya azami dikkat et. Eksikleri olan insanları tamamlamaya çalışırken dikkatli ol. İstemeden de olsa sana zarar verirler. Onlara duygularınla değil, mantığınla yaklaş. Söyledikleri şeylerin etkisinde kalıp dağılma. Hele hele onlarla laf dalaşına hiç girme. Cahillerle ve çarpık davranışlar içinde olanlarla tartışma, fikrini kabul ettirmeye çalışma. Soğukkanlılıkla diyeceklerini de, yaptığının etkili olması için dua et. Çünkü onlarla geleceğin son nokta zaten budur. Neredeyse her mektubumda sana Mevlana’dan birşeyler aktarıyorum:

“Kör cehalet çirkefleştirir insanları,

Suskunluğum adaletimdendir.

Her lafa verecek bir cevabım var

Lakin bir lafa bakarım laf mı diye,

Bir de söyleyene bakarım, adam mı diye...”(3)

Guy David, bazı insanları pek birşey bilmezler, ama bunun farkında olduklarından öğrenmeye açık olurlar. Bu insanlara iyi niyetle yaklaşıp destek olmak, bildiklerini onlarla paylaşmak, elinden geldiğince faydalı olmak boynunun borcu olmalı. İyi ve kıymetli bir adam olmanın ilk şartlarından biri budur zaten.

Bazı insanlar değerlidir, çok şey bilirler, doğru bilirler, ama kendi değerlerinin farkında olmadıkları için veyahut özgüven eksikleri olduğu için kendilerini tam olarak ifade edemezler. Hakettikleri yere gelemezler. Hatta fazla saygıdeğer bile görünemezler. Bu insanlar uykudadır. Onları uyandırmak gerekir oğlum. Hakettikleri yeri kazanmaları için onları uyarman ve destek vermen gerekebilir. Onların değerlerini ortaya çıkarmalarına yardım ettiğin zaman, eminim ki sen de fışkıran yeni kaynaklardan kana kana su içme şansına erersin.

Bilen ve bildiğini bilen insan ise, Tanrı’nın bir armağanıdır. Çünkü o akıl insanıdır. Hayatta akıllı biriyle olmak kadar doyurucu ve tatmin edici hiçbir şey yoktur oğulcuk.

Bu insanlarla çıkacağın hayat yolculuğu seni törpüleyecek, parlatacak, giderek ışıtacaktır. Onların ışığıyla o denli dolacaksın ki, sonunda sen de etrafına ışık saçmaya başlayacaksın.

Sevgili Guy, Buddha (Buda) Uzakdoğu’nun yetiştirdiği bilgelerin bilgesi bir kişiliktir. Ben Buda’nın dünyaya yaydığı din olan Budizm ile ilgili değilim. Sadece bilgece sözleri beni her zaman etkilemiştir. Aslında bu dünyaya gelen herkes görevle gelmiştir diye bir inanışım vardır. İyi kötü herkesin bir geliş nedeni vardır. Önemli olan hepsini bilmek, öğrenmek, ama körü körüne hemen takip etmemektedir. Sen aidiyetini ve kişiliğini ortaya koyarak, akıl ve gönül süzgecinden geçirdikten sonra, bu bilgileri ve öğretileri içselleştirmelisin.  

Sana ilk mektubumda da yazdığım gibi en büyük iman iyiliktir. Çünkü Tanrı’nın kendisi iyiliktir zaten. O vakit yeni arayışlara girip, başka sularda yüzmek yerine, bildiğin sularda yüzüp ona bilgelikler katabilirsin. O zaman çok insan olursun. Çoğalırsın.

Guy, bir de insanların gözleri çok önemlidir. Gözler insanın penceresidir. Ruhundaki fırtınalar, sevinçler, kötülükler, iyilikler hep gözlerine yansır. O yüzden ruhunu hep temiz ve dingin tutmaya gayret et. Çevrendeki insanları da iyi tanımak istiyorsan, konuşurken gözlerinin ta içine bak. Eğer gözlerini senden kaçırmazlarsa, güvenilir olurlar diye düşünüyorum.

Hiçbir zaman bağnaz, karanlık ve tutucu olmanı istemem ama, koşulsuz Tanrı sevgisinin insana ilaç etkisi yaptığını iyi bilirim.

Tanrı’yı eleştirme, sorgulama, itham etme, infaz etme. O ne eylerse güzel eyler. Onu koşulsuz sev, kendini ona teslim et ve iyi bir insan ol. Şimdi 11 aylıkken yaptığın gibi, sık sık aynaya bak, kendinle konuş, gözlerine yansıyan Tanrı’nın ışığını gör. Zaten sen onun aynadaki bir yansımasısın.

Kutsal kitabımız Tevrat’ın en değerli öğretilerinden biri olan Kral Süleyman’ın (Şelomo hameleh) bir özdeyişi ile mektubuma son vermek istiyorum:

“RAB korkusudur bilginin temeli,

ahmaklarsa bilgeliği ve terbiyeyi küçümser.”(4)

Seni çok seviyorum. Tanrı seni ve aileni korusun güzel oğlum.

Babaannen Sara.

26/10/2010

(1) Buddha

(2) Lady Borton

(3) Mevlana (Rubailer)

(4) Süleyman’ın Özdeyişleri Bap 1/7

     (Kitab-ı Mukaddes)